
Silivri minibüs esnafı, Ulaşım Koordinasyon Merkezi’nin (UKOME) 10. maddesinde; ‘Taşımanın başladığı il, ilçe, beldeden yolcular alındıktan sonra gelinecek il, ilçe ve beldenin sınırları içerisinden asla yolcu alınmayacaktır. Ancak yolcu indirilebilir. Yolcu alınmasının tespiti halinde cezai işlem uygulanacaktır’ kaidesinin belirtilmesine rağmen kanunun göz önünde bulundurulmadığını, bir nevi yasak hatlarda korsan taşımacılıkla haksız rekabet ve kazanç sağlandığını sitemkar dolu ifadelerle gazetemiz Hürhaber’e anlattı. Sorunun çözüme kavuşturulmaması halinde mesleğe ve minibüsçülere büyük zarar geleceğini belirterek yetkililerden tedbir almalarını istediler. Büyük otobüs firmalarının yazıhaneler açıp, minibüsçülüğe soyunduğunu dile getiren esnaf, ‘küçük ölsün, büyük yaşasın’ anlayışının rant kavgasında minibüsçüleri ezerek, yok ettiğini vurguladı. Bölge Trafik Müdürlüğü’nden denetim otoritesi bekleyen esnafın, kendi yolcularını alan market servislerine de isyanı büyük.
"ESNAFIMIN ALACAĞI KARARIN SONUNA KADAR ARKASINDAYIM”
Zafer Aşkın- Şoförler Odası Başkanı: İlçemizde yaşanan ulaşım sıkıntısının esnafıma zarar vermesini önlemek amacıyla tedbirler almak amacıyla toplanmış bulunmaktayız. Batı istikametinden gelen minibüsçü esnafının sıkıntısı; D4, D1 belgesi adı altında taşımacılık yapan firmalarla ilgili. Kimsenin ekmeğiyle işimiz yok. Biz kendi ekmeğimize sahip çıkmaya çalışıyoruz. Bölgemizde D4 taşımacılığı adı altında Marmara Ereğlisi çalışmaktadır. Onların garaja giriş-çıkış izin süreleri dolmuş. Tam bir bilgim yok bu konuda ama daha önce UKOME kararıyla buraya başladılar ve şu anda D4 belgesine dönüştürdüler. O şekilde çalışıyorlar. Bir ara bazı çalışmaların neticesinde 2 ay kadar çalışmamışlardı. Sonra yürütmeyi durdurma kararı alarak tekrar Silivri’ye çalışmaya başladılar. UKOME’nin aldığı kararın 10. maddesi der ki; Bulunmuş olduğu ilçeden çıkar, kendi ilçe sınırları içerisinde yolcu alıp, indirip-bindirebilir ama bizim sınırlarımız içerisine girdikten sonra yolcu indirebilir, alamaz. Dönüş istikametinde de yolcuyu alır ama kendi bölgesine giden yolcuyu alır. Burada böyle bir sıkıntı yaşanıyor ve bazı olaylar da meydana geldi. Olayların olmasını istemiyoruz, tasvip de etmiyoruz. Esnafımızın ekmeğine sahip çıkmaya uğraşıyoruz. İlçemizden geçmekte bulunan şehirlerarası D1 belgesiyle taşımacılık yapan bazı firmalar Gümüşyaka bölgesine yazıhane açmak istiyorlar. Ofis açmalarının sebebi sadece bilet kesmekmiş. ‘Bizim araçlarımız girmeyecek, geçmeyecek’ diyor. İlgilendiren bir kanun çıkar, onlar da o kanundan faydalandıktan sonra bizi rahatsız ederler. Esnafımız zarar görür. Mücadelemizin sebebi, esnafımıza zarar gelmemesi için. Bu durum bizi bugün ilgilendirmez yarın ilgilendirir. Biz ekmeğimize sahip çıkamayız, önlem alınmadığı takdirde. Bugün Gümüşyaka yarın Çanta, Değirmenköy, Selimpaşa’ya… Bu bölgede çalışan 7 hat ve 60 minibüsçü esnaf var. 7 hatta çalışan esnaf ileride çok büyük zarar görür ki şu anda da zarar görüyor. Yeri geliyor mazot parasını bile çıkaramıyorlar. Asli görevimdir, mesleğimize, esnafımıza oda başkanı olarak sahip çıkıyorum. Esnafımın alacağı kararın sonuna kadar arkasındayım.”
"MAHALLELERDEN GEÇMELERİ YASAKKEN YOLCU TAŞIYORLAR”
Gündüz Eryılmaz- Gümüşyaka minibüs esnafı: Gümüşyaka, Çanta, Değirmenköy mahalle oldu. Biz İstanbul’a bağlı bir mahalleyiz. İstanbul Seyahat, Metro, Kale Turizm, Keşan Birlik yani Trakya’dan doğuya doğru gelen firmaların eskiden D100 Karayolu olarak geçen yol boyunda hatları vardı. Şehirlerarası otobüslerin mahalle arasından geçip mahalle içlerinden yolcu alması yasal mı? "Bilet satışı için yazıhane açacağız” diyorlar. İstanbul Seyahat’in gücü var. ‘Açarım oraya bir dükkan, koyarım bir işçi’ diyorlar. ‘Metro’ya ve ya Keşan Birlik’e binecek yolcu yolda beklemesin, gelsin yazıhanemde otursun, biletini alsın, otobüsüm de geldiği zaman çıkar yola alır’ bu da kanunen yasaktır, otobüs yazıhanenin önünde durup alamaz. Çünkü orası bir mahalle, geçiş hakkı yasak. Durup orada yolcu alıyorsun. Diyecek ki "Ücretsiz servis koyacağım”. Buradan Gümüşyaka 25 kilometre. Bir servis aracının gidip gelmesi 25 TL yakar, günde 10 kez gidip gelse 250 TL’yi bulur yakıt masrafı ve bu masrafı karşılayamaz. Kaç yolcu götürüp getirebileceksin ki!? Telefonlaşıyorlar aralarında, Gümüşyaka’ya yaklaştığını söyleyince firma yolcuyu yola çıkarıyor hemen yoldan bindiriyor. Onların amacı; yolcuyu ellerinde tutmak. Televizyonda yayınlandı, İspark’ın İstanbul bölgesi için cep otoparkları olacak. Bunlar Silivri, Selimpaşa, Bahçeşehir, Esenler Otogar. Bunların haricinde hiçbir otobüs yolda yolcu indirip-bindiremez. Kanun çıktı da gelip denetlesinler. Gümüşyaka’dan Silivri’ye kadar olan yol boyunda beklesinler, otobüsleri görsünler. E5’in ortasında, mahalle aralarında mı durmuyor, baksınlar. Gümüşyaka’da üstgeçidin altı, minibüs duraklarının olduğu yerde duruyor, minibüs durağındaki yolcuyu alıp götürüyor. Gümüşyaka-Silivri ücreti 3,5 TL ise adam zaten o yoldan geçtiği için 3 TL’ye alıyor. Alır, zaten boş gidiyor ama haksız rekabet oluyor. Bizler 10 dakikada bir dur kalk yaparak gidiyoruz. Otobüs gibi hızlı gitmiyoruz. Gümüşyaka’dan kalkıp Silivri’ye gelmemiz 20-25 dakika sürüyorsa, otobüs 10 dakikada götürüyor. Çanta, Değirmenköy de aynı şekilde. Olan esnafa oluyor. Değirmenköy, Çanta, Gümüşyaka esnafına da vuruyor. 5-6 yıldır Ereğli’yle uğraşıyoruz. Bunun yüzünden kanlar döküldü, cezaevine girildi, Çorlu Durağı’nda yollar kapatıldı.
"MEB’İN İHALESİ MAĞDUR ETTİ”
Feridun Akartuna- Çeltik Köyü Yolçatı minibüs esnafı: Toplu taşımacılıkta büyük darbeler alıyoruz. Bu güzergahta mağdur oluyoruz. Bilhassa Ereğli’yle çekişiyoruz. Maxi, Efor, Kipa’nın olsun esnaflar ücretsiz servisler nedeniyle mağdur. Arkadaşlar iyi kötü öğrenci götürüp, getiriyorlar. Ben ikinci dönemden beri öğrenci taşıyamıyorum. Milli Eğitim Bakanlığı ihale çıkarmış, ücretsiz toplu taşıma yapıyor. Bu noktada fazlasıyla mağduriyet yaşıyoruz.
"RANT DÖNGÜSÜNDE BİZLER YOK OLACAĞIZ”
İsmail Vardar- Gümüşyaka Minibüs Durak Başkanı: 2006’dan bu yana Marmara Ereğlisi’yle uğraşıyoruz. UKOME’ye şikayet ediyoruz. UKOME en sonunda bezdi ve bunlara izin vermedi. Anladı ki, biz haklıyız, verdikleri taahhütnameyle yolcu taşımıyorlar, Ereğli’den buraya kapasite yok. Tek kapasitesi bizim arabaların önüne vurarak; Gümüşyaka’dan başlayarak Silivri- Kınalı- Anadolu Hastanesi’nden yolcu toplayarak gitmesi. UKOME’nin 10. maddesi; ‘Taşımanın başladığı il, ilçe, beldeden yolcular alındıktan sonra gelinecek il, ilçe ve beldenin sınırları içerisinden asla yolcu alınmayacaktır. Yolcu alınmasının tespiti halinde cezai işlem uygulanacaktır’. Ancak indirebilirler’ diyor. UKOME’nin 100 kilometre altı D4 belgesinde vermiş olduğu izin yetkisinde çalışan arabalarında biz hiç görmedik. 6 senedir çalışıyorlar. Bölge Trafik Müdürlüğü’nün de İstanbul Büyükşehir Belediyesi zabıtalarının da ilgilenmesi gerekiyor. Bunları Bölge Trafik’in denetlemesini istiyoruz. Radar koymuşlar 55 km beni çekiyorlar, ceza da geliyor. Ama Marmara Ereğlisi bölge trafik polisi önünde yolcu alıyor, polis biliyor ama ne bir evrak kontrolü, ne bir sorgulama. D4 belgesi alınırken karayolları kurallarına uyulacağına dair kendileri de taahhütname vermiş. Buna rağmen uyulmuyorsa ruhsatların iptal olması gerekiyor. Kurallara uyulsa bizler de şikayetçi olmayacağız. Bunlar D4’le 100 kilometre altı taşımacılık yapan araçlar. Yazıhane açacaklar yarın öbür gün de diyecekler ki; "Yazıhanem var burada. Yenibosna’ya gideceğim. 100 kilometre altı taşımacılık yapacağım” oldu, izin aldı UKOME’den. Aynı taşımacılık başlayacak ve bu sefer Silivri otobüslerini de vuracak. İstanbul Seyahat, Kale geldi, Metro gelecek. Daha faaliyette olmasalar da yazıhaneleri tamam ve tabelaları asılı. Yarın öbür gün diğer firmalar gelecek. Taşımacılık Arap saçına dönecek ve biz arada yok olacağız. Ücretsiz taşımacılıkta en çok vuran KİPA sonra Gökkuşağı, yazın Maxi. Bildiğim kadarıyla markete yolcu götüremez ama marketteki poşetli yolcuyu belirli güzergah ve saatlerde dağıtabilir. Toplayarak yolcu götüremez. Sadece minibüsçü değil, bakkalı da tuhafiyecisi de nalburu da mağdur oluyor. Bunları da yan yoldan gidip geldikleri için Jandarma Trafik’in denetlemesi lazım.
"GÖKKUŞAĞI’NIN SERVİSİ BEDAVA DOLMUŞÇULUK YAPIYOR”
Oktay Yaz- Çantaköyü minibüs esnafı: Derdimiz AVM’lerin servisleri. Çağdaş Kent sitesinden Gökkuşağı marketin servisi kalkıyor. Bizden daha dakiktirler ve hiç de şaşmazlar. Çağdaş Kent’ten alıyor köy içine bırakıp, Gökkuşağı’na gidiyor. Gökkuşağı’ndan alıyor yine köy içine bırakıyor, köy içinden Çağdaş Kent’e götürüyor. Adam bizden daha iyi çalışıyor. Resmen bedava dolmuşçuluk yapıyor. Çok mağduruz. Servis müdürüyle de görüştüm. "Ben ilgileneceğim” dedi. Ne ilgilendiği var ne bir şey yaptığı. Bizim köyün ana arteri yok. Ana caddeden 2 kilometre sonra Çağdaş Kent. Oraya inmesi, gelmesi kesinlikle yasak. Jandarma’yla da bu konuyu görüştük. Jandarma Komutanı bana; "Ana arterin krokisini getir. Bu ana arterdir yazsın. Ben onu oraya sokmam. Benim öyle bir yetkim yok” diyor. Belediye de veremiyor. Marmara Ereğlisi’nden de büyük sıkıntımız var. Kınalı’da ortak bir yolu kullanıyoruz. Bizden yolcu almak için aşağıya çekiyorlar ücreti. Bu sefer vatandaşla biz karşı karşıya geliyoruz. Düzeni bozan onlar. Tarifesi yok, hiçbir şeyi yok. Şu an İstanbul’un en göbek minibüsçüsüne verilen zamla bizlerin aldığı zam eşit. Köyde, kırsal çalışmak bir anlam ifade etmiyor. Yasal olarak İstanbul’a alındıysak da hakkımız korunmuyor.
"ÇORLU-SİLİVRİ ARASI ÇALIŞAN DOBLOLAR FİYAT KIRARAK YOLCU TOPLUYOR”
Cihat Paksoy- Değirmenköy minibüs esnafı: Çorlu-Silivri arası çalışan doblolar var. Çorlu’dan müşteri almadan çıktığı zaman benim köyümdeki müşteriyi almaya çalışıyor. Fabrika önlerinde bekleyen yolcular var. Kapısını açıp nereye diye soruyor sonra da minibüsten aşağı götüreceğini söylüyor. Ereğli ve ücretsiz servisler bizi de vuruyor. Kınalı’ya geldiğimiz zaman 15 kilometrelik yolu hepimiz paylaşıyoruz. Sıkıntılarımız bu yönde.
"ADRESE TESLİM ÇALIŞAN DOBLOLAR SIKINTIMIZ”
Salih Güler- Çanta minibüs esnafı: Şikayetlerimiz hep aynı. Doblolar evlere teslim çalışıyor, evden de alıp yolcuyu ulaşacağı yere götürüyorlar.
"BU KADAR ADALETSİZLİK OLMAZ”
Cemalettin Gürcan- eski minibüsçü: Minibüs üzerine bu kadar rezalet bir yönetim görmedim. Zafer Başkan’dan önceki başkan Ereğli’nin buraya girmesine sebep oldu. Gökkuşağı, Çağdaş Kent dediğimiz sitede insanları evine tek tek götürüyor. Utanmasa bayanların çantasını evlerine çıkaracaklar. Bu kadar adaletsizlik olur mu? Yakışmaz. Zafer Başkan, çok yardımcı oluyor bizlere, inkar edemeyiz. Zafer Başkan’ımız daha önceden olsaydı belki onlar bugün çalışamazlardı. Hepimiz mağdur olacağız. Zamanında bunları yaşadık. Doblolardan önce Çorlu’ya 25’lik arabalar vardı. Onlar da yolcu alırdı. Minibüs esnafı olarak birbirimize destek olmuyoruz. Bana ne diye diye bugünlere geldik. Eskiden kalma hatamızdı.
"MARMARA EREĞLİSİ BİZDEN FAZLA YOLCU ALIYOR”
Hasan Vardar- Gümüşyaka minibüs esnafı: Marmara Ereğli’si bizden daha fazla indi- bindi yapıyor. Basınkent’ten, Gümüşyaka’dan merkezi yerden kalkan servis arabaları yan yolu kullanıyor. Bizim kullanmadığımız yan yolu onlar kullanıyor. Bizden fazla yolcu alıyorlar. Ereğli’nin çalışması yanlış. Yeniçiftlik de gelsin. Sultanköy’den gelen dolmuşlar da başlasın o zaman.
"BEKİR ÇAKIR, MARMARA EREĞLİSİ’NE SESSİZ SEDASIZ İZİN VERDİ”
Erdoğan Bilmez- Şoförler Odası eski başkan vekili, Gümüşyaka minibüs esnafı: Başkanımızla 2008’den bu yana çok mücadele ettik ve hala ediyoruz. AVM’ler, Marmara Ereğlisi ve ilden ile taşımacılık hepsiyle uğraşıyoruz. 2008’in 10. Ayında Ali Aslan müdürümüz Silivri Belediyesi’ne geldi. Marmara Ereğlisi’nin durumunu sordum. Bana "Noter tespiti getir, iptal edeceğim” dedi. 3 tane noter tespiti yaptık, götürdük ama bana "Noter geçersiz, sen bunu bilerek yaptın” dedi. Noter nasıl geçersiz olur, Türkiye’nin her yerinde geçen şey. Ama o zaman bunu kabul etmedi. 3 senedir AVM’ler için Başkanımızla karayollarına yazdığımız dilekçeler bini geçmiştir. Silivri Belediyesi’nin de 4 senedir yardımları çok büyüktür. Allah razı olsun her şeyimize ‘evet’ diyor. Marmara Ereğlisi büyük sorun. İstanbul Seyahat de yarın başımızın belası. Kale de kuruluyor. Önlemi şimdiden alınmazsa geleceği ben de düşünemiyorum. Bunların bir an evvel çözülmesi şart. Bekir Çakır Başkan’a sormuştuk, inkar etti. "Biraz da onlar ekmek yesin” demişti. Kimseye söylemeden vermiş imzasını Marmara Ereğlisi’ne izin verdi. Sağ olsun Başkanımız şu ana kadar hiçbir yere imza vermedi, bu saatten sonra da vermez.
"ESNAFIMIZIN MENFAATLERİ DOĞRULTUSUNDA HAREKET EDERİZ”
Recep Akıncı- Silivri Şoförler Odası Başkan Vekili: Esnaf arkadaşlar gereken açıklamaları yaptı. Esnafımızın menfaati neyi gerektiriyorsa sonuna kadar arkasındayız.
AŞKIN, ESNAFI DÜŞÜNEN YÖNETİCİLERE TEŞEKKÜR ETTİ
Şoförler Odası Başkanı Zafer Aşkın, esnafın modern ve sağlıklı hizmet verebilmesi için taksi duraklarını yenileyerek daha güvenli bir yapıya dönüştüren Silivri Belediyesi Başkanı Özcan Işıklar’a teşekkür etti. Duraklara ve otogara yapılan hizmetlerden dolayı teşekkür konuşmasını yapan Aşkın şunları kaydetti: "İlçenin genel anlamda ulaşımıyla ilgili bizlerin her zaman yanında olan Silivri Belediye Başkanı Özcan Işıklar ve başkan yardımcılarına, birim müdürlerine, İlçe Emniyet Müdürlüğü’ne, Bölge Trafik istasyon Amirliği’ne, emeği geçen herkese teşekkür ediyorum. Gecekondu gibi taksi durakları vardı malum, şimdi villa gibi lüks taksi duraklarımız var. Havadan konulmadı ya bu duraklar. İlla ki bir mücadele verildi, bizler bunu başlattık. Sağ olsun belediye başkanımızın destekleri bizleri lüks duraklara kavuşturdu. Otogarda taksi durağı yoktu, onu da kurduk. Artık bugün otogardaki arkadaşlarımız da belli bir ekmek yiyor. Geçmiş dönem belediye başkanı Hüseyin Turan ve o dönem yardımcısı Metin Karakaş’ın da otogarda emekleri geçti. Kamyonet duraklarıyla ilgili güzel çalışmalarımız oldu. Minibüs durakları peronlara ayrıldı. Esnafımız da her zaman bizi destekledi ve yanımızda oldu bundan dolayı onlara yönetim kurulundaki arkadaşlarım adına teşekkür ediyorum. Ben de her zaman esnafımın alacağı kararların arkasındayım.”
Hazal BAŞARAN