Silivri'de 18 Mart Çanakkale Deniz Zaferi'nin 102. yıldönümü ve Şehitleri Anma Günü çerçevesinde ilçe protokolünün şehit mezarlarını ziyareti ile başlayan program, Atatürk Anıtı'nda gerçekleştirilen çelenk sunma töreni ile devam etti.
18 Mart Çanakkale Deniz Zaferi'nin 102. yıldönümü ve Türk Silahlı Kuvvetleri Şehitlerini Anma Günü nedeniyle Silivri'de bir dizi etkinlik gerçekleştirildi. İlçe protokolünün şehit mezarlarını ziyareti ile başlayan program Atatürk Anıtı'nda gerçekleştirilen çelenk sunumu ile sürdürüldü. Programa; Silivri Kaymakamı Ali Partal, Silivri Belediye Başkanı Özcan Işıklar, Silivri Cumhuriyet Başsavcısı Lütfi Dursun, İstanbul Rumeli Üniversitesi Rektörü Profesör Doktor Salih Aynural, Muharip Gaziler Derneği Silivri Şube Başkanı Adnan Gürcan, siyasi parti, kamu ve sivil toplum kuruluşu temsilcileri, şehit aileleri, gaziler ve birçok öğrenci katıldı. Saygı duruşu ve İstiklal Marşının okunmasının ardından Silivri Kaymakamlığı, Silivri Belediye Başkanlığı ve Muharip Gaziler Derneği Silivri Şube Temsilciliği adına Atatürk Anıtı'na çelenk sunuldu. Günün anlam ve önemini belirten konuşmanın yapıldığı programda Silivri Solmaz Tiyatrosu tarafından canlandırılan geri dönmeyi asla düşünmeyen Çanakkale Şehitleri, izleyenlere duygusal anlar yaşattı.
KARDAŞLAR: ÇANAKKALE SAVAŞI ATATÜRK ÖNDERLİĞİNDE TÜRK MİLLETİNİN VE ORDUSUNUN BÜYÜK MÜCADELESİYLE KAZANILMIŞTIR
Günün anlam ve önemini belirten konuşmayı yapan Jandarma Üsteğmen Serkan Kardaşlar, şöyle konuştu: “Değerli şehit ve gazi aileleri, Sayın Kaymakamım, Belediye Başkanım bugün Türk'ün ulusal savaş tarihine altın harflerle yazılan Çanakkale Zaferinin 102'nci yıldönümünü kutlamanın ve mukaddes vatan için canlarını seve seve feda eden şehitlerimin Şehitler Gününü idrak etmenin onurunu ve gururunu yaşamaktayız. Çanakkale Zaferi dünya literatüründe bir dönüm noktasının yaşandığı, güç dengelerinin tamamen değiştiği, olayların akışı üzerinde Türk Milletinin belirleyici ve aktif bir rol oynadığı ve de Kurtuluş savaşımızın ilk meşalesinin tutuşturulduğu, yüce Türk Milletinin Başkomutan Mustafa Kemal Atatürk önderliğinde kahramanlık ve fedakarlıklarının doruk noktasına ulaştığı bir prestij ve azmin mücadelesi olmuştur. Birinci Dünya Savaşı'nı galip bitirmek isteyen ve gemileriyle Çanakkale Boğazını geçip İstanbul'u almak isteyen düşman devletlere karşı kahraman ordumuz, İngiliz ve Fransız donanmalarına karşı Çanakkale Boğazında aylar süren bir dizi deniz ve kara savaşı yapmıştır. 250.000 askerimizin şehit olduğu bu savaşlar sonucunda, düşman donanmaları ağır kayıplar vererek geri çekilmişlerdir. Çanakkale Savaşlarının denizle ilgili bölümü, 18 Mart 1915 tarihinde, düşman gemilerinin geri çekilmeleriyle sonuçlanmıştır. Çanakkale boğazını gemilerle geçemeyeceklerini anlayan düşmanlarımız, bu kez topraklarımıza karadan girmeyi denemişlerdir. İngiliz, Fransız, Avustralya, Yeni Zelanda ve diğer bazı sömürge ülkelere ait askeri güçler, 25 Nisan 1915 günü karadan çıkarma yapmaya başlamışlardır. Böylesi bir günde cephanesi biten askerlerine karşı ulu önderimiz 19. Tümen Komutanı Mustafa Kemal Atatürk -Süngü tak emrini vermiş ve yıllarca Türk ulusunun hafızasından silinmeyecek «Ben size taarruz emretmiyorum. Ölmeyi emrediyorum. Biz ölünceye kadar geçecek zaman içinde yerimize başka kuvvetler ve başka komutanlar geçebilir» sözlerini söylemiştir. Böylelikle tarihin bu en büyük siper savaşı başlamış ve uzun süren mücadeleler sonrası parlak umutlarla karaya ayak basan birleşik düşman ordusu 1916 kışında bozguna uğrayarak çekip gitmek zorunda kalmıştır.
“ÇANAKKALE ZAFERİ TÜRK MİLLETİNİN VE ONUN ŞANLI ORDUSUNUN VATANI ELİNDEN ALINMAK İSTENDİĞİNDE NELER YAPABİLECEĞİNİN EN GÜÇLÜ KANITIDIR”
Türk Ordusu'nun Çanakkale'de vermiş olduğu bu büyük mücadele; sadece dünya tarihi üzerinde yarattığı büyük etkiyle değil, Türk savaş sanatının uygulanış tarzı, başta Büyük Önder Mustafa Kemal Atatürk olmak üzere, kanlı mücadelede ön plana çıkardığı kahramanlar ve askeri dehalar, Türk askerinin doğasında bulunan insani değerlerin savaş sahasında tezahürü bakımlarından da dünya savaş tarihinde örneği olmayan bir olaydır. Çanakkale Zaferi, vatanın bütünlüğü ve ulusun bağımsızlığı söz konusu olduğunda, Türk milletinin neleri başarabileceğinin en güzel kanıtıdır. Çanakkale Zaferi ile birlikte, Şehitler Günü olarak da kutladığımız bu anlamlı zafer gününde, kutsal vatan topraklarını canları pahasına koruyarak şehitlik onuruna erişen aziz şehitlerimizi minnet ve şükranla hatırlıyoruz.
“ŞEHİTLERİMİZİN RUHU ŞAD OLSUN”
Aziz şehitlerimiz yattıkları yerlerde şunu hissetmelidirler ki; temiz kanlarıyla suladıkları kutsal vatan toprakları, bugüne kadar olduğu gibi bundan sonra da Türk Gençliği ve tüm Türk ulusu tarafından en kutsal emanet olarak muhafaza edilecektir. Bu duygularla, bizlere bu büyük zaferin gururunu armağan eden, başta Ebedi Başkomutan Mustafa Kemal Atatürk ve onun silah arkadaşları olmak üzere; bu mücadeleye iştirak eden Türk ordusunun kahraman mensuplarını, onu her şeyiyle destekleyen aziz Türk ulusunu ve vatanları uğruna hayatlarını feda eden bütün şehitlerimizi bir kez daha rahmet ve şükranla anıyoruz, ruhlarınız şad olsun.”
Hazal BAŞARAN