CHP Silivri İlçe Başkanlığı ile birlikte Hayır çalışmalarını yoğun bir şekilde yürüten Silivri Belediye Başkanı Özcan Işıklar, Küçükkılıçlı, Büyükkılıçlı ve Alipaşa Mahallelerinde vatandaşlara seslendi.
Silivri Belediye Başkanı Özcan Işıklar, referandum programları kapsamında geçtiğimiz akşam Küçükkılıçlı, Büyükkılıçlı ve Alipaşa Mahallelerinde vatandaşlarla bir araya geldi. Başkan Işıklar'a ziyaretlerinde CHP Silivri İlçe Başkanı Suna Göçengil, yönetim kurulu üyeleri ve belediye meclis üyeleri de eşlik etti.
“ANAYASA DEĞİŞİKLİĞİNE GEREK YOKTU”
Diğer mahallelerde olduğu gibi Büyükkılıçlı'da da Anayasa Değişikliği Kanununun denge ve denetleme açısından doğru değerlendirilmesinin önemini vurgulayan Işıklar, şunları söyledi: “Cumhuriyet tarihinin en kötü dönemini yaşıyoruz. Müthiş bir kaosun içerisindeyiz. Suriyeli sığınmacı sayısı 4 milyonu aştı. 100 katrilyon para harcamışız. O kafa tuttuğumuz Hollanda sadece tarımdan 115 milyar dolar kazanıyor. 80 milyonluk Türkiye ise 12 milyar dolar kazanıyor. Üretimi konuşacağımıza, dışarıda yaşadığımız tehlikeye karşı birlik ve beraberlik içinde onlara kafa tutacağımıza, güç gösterisi yapacağımız bir zamanda ayrışıyoruz. Onu dersen PKK'lısın, bunu dersen IŞİD'lisin, FETÖ'cüsün gibi yaftalamalar yapılıyor. Bu bir siyasi partimi seçimi değil. Bir referanduma gidiyoruz. Hayır demek suç oldu. Burada siyaset propagandası yapmıyoruz. Ben burada doğmuş, büyümüş, hizmet etme şerefine nail olmuş, bu memlekete aşık bir kardeşiniz olarak söylüyorum; buraya inandığım şeyleri söylemek için geldim. Hangi parti olursa olsun burada önemli olan Türkiye'nin kaderinin değişecek olması hususudur.
Türkiye'nin 200-300 yılı bağlanacak çünkü anayasalar öyle kolay değişen metinler değil. Anayasalar, toplumun ortak mutabakat metinleridir. Türkiye Cumhuriyeti kimliği taşıyan hiç kimsenin diğerine üstünlüğü yoktur. Ama bugün devletin işleyişi, adalet ve gelir dağılımı karşısında öyle mi? Bir referanduma gidip ayrışmak hiç gerekli değildi böylesine bir dönemde. Değişmesi öngörülen anayasa maddeleri meclise gelmeden boş kâğıda imza atıldı.
Tarihte böyle bir şey görülmedi. Böyle bir baskı altında yapıldı. 15 senedir ne istedilerse yaptılar zaten, buna hiç gerek yoktu. 16 Nisan'dan sonra Türkiye üçe katlayacakmış. 15 senedir niye katlatmadın? Anayasa değişikliği teklifi, yasama, yürütme, yargı kuvvetlerini fiilen tek kişinin elinde toplamaya yönelik.
“MECLİSİN TASFİYESİNE HAYIR!”
Cumhurbaşkanına Meclisi fesih yetkisi veren madde de ilk defa gündemimize girdi. Meclis, bütün halkın temsil edildiği bir yerdir. Meclis, kurucu idaredir. Meclis, egemenliğin temsil edildiği yerdir. Meclis, bütün hakkın hukukun vücut bulduğu yerdir. Duvarında, “Egemenlik kayıtsız şartsız milletindir” diye yazar. Bir kişi Başbakan, Cumhurbaşkanı, Anayasa Mahkeme Başkanı, Meclis Başkanı, Parti Başkanı olmak istiyor. Allah geçinden versin işte bir kazayla Özal gitti, seçilmemiş yardımcısına tek başına bırakacağı bir yetki. AK Partili birçok vicdan sahibi arkadaşım da bundan hoşnut değil, sadece söyleyemiyorlar. Anayasa maddelerinin içinin detayını inanın çoğumuz bilmiyoruz. Mevcut anayasanın 123. Maddesinde, “Tüzel kişilik kurma yetkisi meclisindir” diyor. Devletin en birinci kurumu muhtarlıktır ondan sonra belediye, kaymakamlık, valilik, başbakanlık, cumhurbaşkanlığı olarak sıralanır. Bunu kurma yetkisi meclisindir. Şimdi değişiklik yapılan anayasa maddelerinin 16'ncısında “Cumhurbaşkanı ve Meclisindir” diyor. Yani 17 Nisan'da evet geçerse Cumhurbaşkanı birkaç ili toplayıp eyalet yapabilir.
PEYGAMBER BİLE ETRAFINA DANIŞIRDI”
Siyaset yapan ya da kendini toplumda ifade eden insanlara saygımız sonsuz ama sadece bu maddelerin doğru anlaşılmasını, vereceğimiz kararın bundan sonraki geleceğimizi bağlayacağının bilinmesini istiyoruz. Kim olursa olsun kaderimizi bir kişiye emanet etmeyeceğiz. Peygamber efendimizin bile böyle bir yetkisi yoktu, etrafına danışmadan bir şey yapmazdı.”
Haber
MERKEZİ