2015’in CHP’si

2015'i geride bırakırken CHP'nin Silivri'de izlediği seyre de bakmak lazım. 2004-2009'da Silivri iktidar devamlılığına bölünmeye gittiği için ara vermek durumunda kalan CHP, geçmişten ders almayı bildiğini unutturmuyor, unutmuyor.
Sıdıka Sarıbekir'den sonra CHP ilk kez bayan bir ilçe başkanına kavuştu 2015'te. Kongrenin sıkıntılı geçeceği öngörüleri boşa çıktı. Bu çokça da parti içi muhalefeti Işıklar'ın usta siyaset politikaları nedeniyle bertaraf etmiş olmasından kaynaklandı. Ancak Suna Göçengil de ılımlı ve uzlaşmacı tutumuyla partinin muhalif ateşini kontrolde sessizliğin aksine etkin bir rol üstlendi.
CHP İlçe Başkanlığı deyince Suna Göçengil'i tek başına düşünemiyor olmamız aslında gerekli olan… Yerelde iktidarın siyasi temsilcisi konumunu kontrol altında tutmamak ciddi bir kan kaybına neden olurdu. 2014 yerel seçimlerin etkisinde siyaset sahnesinden miladı dolanlar ve CHP'nin eteğindeki taşların önemli bir kısmı saf dışı bırakıldı, hükmünü yitirdi bir yerde.
CHP'de seyir 2019'da Özcan Işıklar'ın yeniden adaylığını destekleyen bir süreçte yol almaya başladı. Işıklar'ın koltuğunda ve de daha masum haliyle CHP'den aday olup da belediye başkanı olmak isteyenler rekabet edecekleri konumun gelecek hedefleri doğrultusunda şekillenmeye başladığını bilsinler. Benim söylememe de gerek yok, az çok siyaset ile ilgilenen bilir bunu, görür son derece aleni bir biçimde.
Sürdürme imkânı ve arzusu varken, bunun adına ciddi bir mücadele ve emek ortaya koymuşsa, kimse bulunduğu mevkiiyi terk edip başkasına bırakmaz. Işıklar'ın temsil ettiği gücü muhafaza etmek için yaptıkları başka bir yazının başlı başına konusu olacağı için bu açılımı şimdi yapmayacağım.
Milletvekili ön seçimi, 7 Haziran, 1 Kasım ve ilçe kongresi derken İl Başkanlığını kongresini da sıkıştırdı 2015'e CHP Silivri, Suna Göçengil'in ilçe başkanlığında. E, daha ne olsun demeye kalmadan siyasette yapacak işlerin bitmediğini hatırlatıyor iç sesim. CHP'nin Silivri'de geldiği nokta belki iktidar bakımından önemli bir başarı ama bunun da ötesi var. Zirveye ulaşmakla bitmiyor iş, en zoru bundan sonra; orada kalmayı başarmak!
Kalırken de bir sürü kompleks etki ve kesimin haklarına saygı göstermeyi başarmak lazım tabi; saygınlık ve meşruiyet adına…
CHP'nin Suna Göçengil ile iyi bir yolda ilerleyeceğine inanıyorum. Şunu da hatırlatmadan geçemeyeceğim; siyasi çalışmaların samimiyetle desteklenmesi lazım başarın korunması için. Bir insan her şeye yetemeyebilir veya kimi konularda eksik olabilir. Tamamlamak yerine eleştirileri ile eksikliklerin çemberini genişletip sadece o nokta yerine etrafına da zararı yayanlara iyi dikkat etmek lazım. Kalelerin içten fethedilmesi tabiri boşuna ve durduk yere doğmamıştır. Tarihte bin bir örnek ispatı vardır.
Hemcinsini kayırıyor gibi olacak ama kadınların içindeki adalet duygusuna inanırım da Suna Göçengil'e güvenim bunun da ötesinde. Kişiliğinin siyaset kimliğinin arkasına gizlenmediğini her gördüğümde inancım ve güvenim tazeleniyor. İnşallah hep böyle kalır…
CHP'nin Silivri'ye verdiği sözler çok önemli… Aldığı güven ve desteğin hakkı da öyle kolay ödenmez. Onun için özen ve dikkat ihmal edilmemeli...