Her işimiz mi ayarsız arkadaş.
Yaz geldi, 1 Temmuz itibariyle tüm kısıtlamalar kalktı.
Sonra, hurra her yer üst üste.
Hayır, bunu daha önce iki kere yaşadık.
Artan vakalar yüzünden, hep kısıtlamalar oldu.
Yok arkadaş, bize illa yasak lazım.
Restoranlara bakıyorum üst üste.
Çarşı, iğne atsan yere düşmez.
Geçen bir marketteyim, arkadaş amca ensemde, bir adım ilerliyorum, hop o da geliyor, bir adım daha, hop amca dibimde, en sonunda döndüm, amca dedim; “Bak yerde işaretler var görmüyor musun” , amca ne dese beğenirsiniz; “Korkma ben aşılarımı oldum”.
Aşı olma işi hızla ilerliyor, bu ülkemiz adına iyi bir gelişme muhakkak ki, ancak aşı olmak ile önlemleri bırakmak farklı durumlar, bunu bir türlü anlamıyoruz.
Biliyorsunuz varyant üstüne varyant çıkıyor.
Artık eski covid virüsü out, varyant in.
Sürekli yeni telefon modeli gibi varyant çıkıyor.
Hayır Allahtan buna kafayı takanlar yok.
Korkuyorum, “Arkadaş ben geçen sene Covid oldum, bu sene yeni modeli çıkmış, kaçırmadım onu da hemen oldum” gibi saçma sapan geyiklere muhatap olabiliriz.
Uzmanların hep ne anlatıyor, aşı olanlarında maske, mesafe, temizlikten ödün vermemeleri gerekiyor.
Ancak yine bakıyoruz, plajlar, eğlence mekânları, yaz etkinlikleri, öyle üst üste ki, öyle insan seli ki, umarım sonradan bu durum başımıza iş açmaz.
Sanatsal etkinlikler başladı.
Uzun zamandır işsiz olan, özellikle müzik sektöründe açık hava konserleri ile çalışmalar başladı.
Bu konuda da yazılarımızda destek vermeye, online etkinlikleri tanıtmaya çalıştık.
Sektörün ne kadar yanında olsak da bir eleştiri yapmadan geçemeyeceğim.
Geçen oturdum yaz etkinliklerinin fiyat skalasını inceledim, ya arkadaş dört kişilik bir aile 700-800 TL den aşağı gidebileceği bir konser yok...
Buna yoldu, yemek içmekti dahil değil.
Valla yuh dedim.
Sanırım birçok sanatçı, yeni bir kapanma öncesi kazanacağımızı kazanalım modunda.
Yine pazartesi sendromum başladı.
İş için değil yanlış anlatmayayım.
Şu pazartesileri İstanbul'a gitmek, Allah'ım kabus.
Hadımköy gişelerden başlıyor trafik.
Öyle ya da böyle bir Kuzey Otoyolu alternatifi var, o da Silivri - Başakşehir 37,5 TL.
Yani paran var ise 50 dk, paran yoksa 2,5 saat.
Silivri'nin yaz sezonunda en sevmediğim durum bu.
Akılda kalan:
Güzellik göreceli, ona göre, buna göre, şuna göre.
Senin güzelliğim, bana göre.