Adalet nasıl tecelli edecek?

Yeni bir hafta, öncekinin heyecan dozunu katlamış vaziyette gündemdeki herkes ‘hazır ol’ da beklemede…
Yüklenilen bu kadar ‘elektrik’ nasıl deşarj olur bilen varsa, Allah rızası için bilmeyenlere yardımcı olsun…
AK Parti’nin başkan aday adayları geçtiğimiz hafta da bir araya geldi. Vural Sönmez ve Naif Yıldızlar’ın toplantıya katılmadığı görülüyor paylaşılan resimde. İddia türünden de olsa adaylık heyecanını tatmayanlar da var aralarında, tadanlar da ama değişen bir şey yok. Aynı gizlenmeye çalışılan tedirgin bekleyiş herkesin yüzünde…
Aday ne zaman açıklanır, kim olur artık bu meseleyi tartışmaktan yoruldum açıkçası AK Parti’nin aday adayları içinde çok fena kulis yapanlar olduğu aşikar. Ama siyasetin doğasında da var olanı ortaya koymak kadar, sahip olunmayanı var gibi göstermek de yer alıyor. İşte bu sebepten kimileri gerçekte, kimileri yalandan tarih yazıyor, yazdırıyor…
Çok şey işittim bu son haftalardaki süreçte, ummadığım şeyler gördüm ama düşüncelerimi tartıyorum da halen daha AK Parti’nin Silivri Belediye Başkan Adayı Metin Karakaş olmalı ve olacak diye düşünebiliyorum.
***
AK Parti taraftarı gazetelerde bir anket dolaşıyor hafta sonundan bu yana; İstanbul ilçelerine yönelik Silivri sonucunda AK Parti %44, CHP %41 olarak görülüyor, MHP de %5’ti yanılmıyorsam… AK Parti denildiğinde son 4 yıldır özellikle yoğun olarak, ilçe başkanı Metin Karakaş algılanır yerel ölçüde. 2004-2009 döneminde Hüseyin Turan’ın etkisini yok saymak mümkün değil tabi. Ama bu süreçte de Metin Karakaş vardı. Asıl korkulan nedir? Karakaş aday olduğunda Silivri halkı bunu takdir edip AK Parti’nin iktidar olması için gerekli desteği vermeyeceğinden mi endişe ediliyor, diğer aday adaylarının Karakaş’ın aleyhine çalışacak olması ihtimalinden mi?
AK Parti’de aday adayları çekişmesinden doğacak olan oy kaybı bu partiye has bir durum değil aynı durum CHP’de de var. Diğer parti adaylarının (Saadet Partisi, MHP, DP) oy bazında yansıtacağı kayıplar mevzusu da her iki iktidar iddiasındaki teşkilat için geçerli.
Geçen gün fikirlerine önem verdiğim biriyle konuşuyoruz "Yazılarının etkisi olduğu…” dediği AK Parti’deki son durumu Tülay Kaynarca başkan adayı, Hüseyin Turan ve Metin Karakaş başkan yardımcıları şeklinde paylaştı. Turan’ı bilmem de Karakaş böyle bir yapının içine nasıl girer aklım almadı? İtiraf etmeliyim ki Kaynarca’nın adını özellikle hiç geçirmedim. İlçe Başkanı Kaynarca, Milletvekili Kaynarca, Başkan adayı Kaynarca… Başka insan mı yok AK Parti’de?
Hüseyin Turan’nın iki şansını da kullandığını düşünüyorum; 2004’te kazandı, 2009’da kaybetti! 2004’teki kazanımı aday olarak çıkmasıydı büyük ölçüde. 2009’da sadece seçimi kaybetme şansızlığının acısını arttıran bu noktaya parti oylarını arttırarak gelmiş olması oldu bence.
2014 bu sebepten zor ihtimal. Yani partisi istese bile eli varmaz, akıl erdirmek zor olur.
Dönüp dolaşıp aynı noktaya geliyorum; Metin Karakaş… İyi bir siyasetçi mi? Bence evet. Çok iyi bir insan mı? Kişiye göre değişebilen bir durum. Bu ona has bir şey değil. Kendinizle ilgili beş kişiye sorsanız sizinle yaşadıkları ve sizi tanıdıkları ölçüsünde farklı hissiyatlar aktaracakları kesin. Ama inanın bunlara da takılmıyorum… 20 yıllık siyasetine, son iki dönem başkan adaylığı konusunda başkaları için yaptığı fedakarlık ve feragata, ilçe başkanı olarak büyük ölçüde başkanlık hedefi için harcadığı emeğin üstüne başka bir şey tanımak elimden gelmiyor.
AK Parti’nin adayı Metin Karakaş olmazsa onun ikna edip de motivasyonunu sağladığı teşkilatı aday olan kişi nasıl ikna eder onu düşünsün. İkincisi; emeğin nasıl hiçe sayıldığının açıklamalarını mutlaka hazırlasın…
"Karakaş sevilmiyor” diye bir de söz var… Sanırsınız ki Tülay Kaynarca çok seviliyor (Ben kendisini ilk tanıdığım günden itibaren neden sevilmediğini bir türlü anlayamadım ama sizin aklınızın ermediği şeyleri değiştirme gücünüz de yok çoğu zaman maalesef. Aslına bir fikrim var; yapmacık bulunuyor. Neyse mevzumuz şimdi bu değil…). En çok sevilen başkan aday adayı Emrah Maşalacı onu aday yapın o zaman; bu bir sevme, sevilme yarışmasıysa?!
Ha bir de yıllardır CHP’nin kullanmakla suçlandığı ayrımcılık konusunda eriştiği zirvenin gerekçelerini bir zahmet bulup buluşturup, ezberlesin (akıl alacak bir şey değil diye ezber diyorum)… Ağırlıkta ‘yabancı’ diye tabir edilen kesimin oylarını bugüne kadar alan AK Parti, kökeninden dolayı Karakaş’ı aday göstermeme izlenimini nasıl izah eder seçmene bilmem.
Tahir Sert şıkkının tek gerekçesi ‘yerli aday’ oluşu. Hüsnü Yaşar Yalman’ın bunun yanı sıra ‘temiz geçmiş’ titri de var Allah’tan ama aday olduğu spekülasyonlarına bir gün bile nail olamadı!
Yazılarımın bir şeye etkisi olacaksa "Hak edenin kazanmasına” olsun isterim… Karakaş dememin pek çok sebebi var, "olmasın” diyenlerin de haklı gerekçelerini görüyorum ama emek faktörü emin olun ki en önemlisi.
Bugünlük son itiraf; haklı çıkma isteğimin de etkisi var tabi :)
İyi haftalar!