Sevginar Sali

Aday durumları

Oldukça yoğun bir haftayı geride bıraktık, daha da hareketlileri bizleri bekliyor.
Silivri siyasetini, Türkiye ekonomisine benzettim şöyle bir bakınca. Daha da sadeleştirecek olursak örneğin pazar tezgahında ne zaman patatesin, ne ara soğanın ya da sivri biberin ateşten pahalı olarak karşımıza çıkacağını bilemez ama bekler, hatta “Her an her şey olabilir”e şaşırmayacak durumdayız.
Mevcut başkan, CHP adayı, İYİ Parti'nin desteklediği Özcan Işıklar, oldukça kapsayıcı bir meclis listesi ile yarışın kuşkusuz en iddialı ismi. Işıklar, kolayı başarmakla yetiniyor ama üçüncü dönem için kendini aşmalı.
Cumhur İttifakı (AK Parti ve MHP) Başkan Adayı Volkan Yılmaz, desteğini aldığı partilerin ötesinde şahsi ve kişilik faktörü ile yarışın ikinci favorisi. Zoru başaran olarak azim ve en önemlisi istikrarlı biçimde iddiasını sürdürüyor.
DSP'den “Halkın ittifak” adayı olarak yarışta hız kazanan üçüncü isim ise kuşkusuz Selami Değirmenci; yoklukta varlık!
İlk iki isim seçimlerde en önemli ve etkili olan ‘kazanma psikolojik sınırını' (kararsızlar büyük ölçüde, seçmen de başka daha güçlü gerekçesi yoksa; kazanandan yana tavır alıyor) aşmış olmakla birlikte, Değirmenci (yarışa en son katılan isim olduğunu da belirtelim) bu aşamanın henüz gerisinde.
Her üç adayın birbirini ve taraftarlarını kıskandıracak dehşet artıları varken, “Aman benden uzak dursun” diyeceği eksileri söz konusu. Allah birinden bir şey alırken, başka bir şeyi de bol miktarda vermiş : ) Bir de ne ara sıkışsak “Hayat hiç adil değil” klişesini yapıştırırız. Hayatın adaleti kadar adil bir şeyi insanoğlu kurmayı başaramadığı gibi yaklaşamadı bile… Üstte saydığım üç başkan adayı inanılmaz bir biçimde eşit olarak 31 Mart yarışını sürdürüyor; bu eşitliği görmemek ancak gönül gözünüzün yüzde yüz kapalı olması ile açıklanabilir… Kimsenin moralinin bozulmasına, sızlanmasına, diğerlerinin var'ı ve yok'u ile fazladan uğraşmasına gerek yok aslında.
Bir kişiye, fazladan gelen ne varsa; varlığında başka şeylerin azalmasına, yok olmasına sebep esesen. Azalan alanlarımız yeni kazanımlara yer açıyor; yeter ki kendimizi bilelim. Kendini bilmeyen, sahip oldukları ve yapabileceklerinin farkına varmayanın başarma şansı da olmaz.
Başkan adayı olmak, meclis üyesi seçilmek, seçim kazanmak ya da kaybetmek, şirket batırmak ya da uçurmak, evlilik sürdürmek ve bitirmek bir kişinin insanlığını etkilemedikleri ölçüde kazanımdır, değerdir, kıymetlidir. Yoksa ‘kazandım', ‘başardım' derken hayat sizi tepe taklak etmeye hazırdır zaten!

31 Mart'a bir aydan daha az süre kala başkan adayların ara karnesini oluşturmak gerekirse;
*Özcan Işıklar, kesinlikle daha iyisini yapmalı...
*Volkan Yılmaz, hızını kesmeyip, arttırmalı..
*Selami Değirmenci, mucize yaratmalı...
Herkese iyi haftalar...

YORUM YAP