Sevginar Sali

Aday olmayanlar sevinecek bu gidişle


Türkiye’yi sarsan operasyon dalgasının AK Parti’ye yansıması ciddi boyutta olur. Operasyona sebep olan olaylar ve görüntüler kendi tabanında bile ciddi bir demoralizasyon yarattı. Taksim olaylarının etkisi güç bela yatıştırılmışken, bakanların çocuklarına yönelik suçlamalar bağışıklık sistemi göçen bir insanda en ufak bir rahatsızlığın yarattığı yıkıma yol açma potansiyeline sahip. Türkiye’de geniş bir çoğunluk cüzdanına koyacak para bulamazken, ayakkabı kutularından tomarla fışkıran döviz desteleri manzarası unutulacak, hazmedilecek gibi değil.
Bu gidişle ne Metin Karakaş üzülür, ne Hüseyin Turan sevinir!
Ne garip bir dünyada yaşıyoruz Yarabbi…

"GENÇLER BAŞKAN OLSUN DİYE, İLK OYUM EMRAH ABİ’YE”
Bu çocuk kabına sığamaz oldu iyice. Aday olduğu iddiası bir güne bir gün çıkmadı ama yarışı elden bırakmıyor, yaratıcılığının ise sınırları yok. Yaş itibariyle slogandan etkilenmem mümkün değil ama bu azmi takdir etmemi hiçbir şey engelleyemez. Yürü be Emrah kim tutar seni!
AK Parti’nin genç başkan adaylarında çok güzel bir potansiyel ve umut var, değerlendirilmesi dileğiyle…

EMİR’İN AKROSTİŞ AŞKI
Türkiyemizin güzel tüm il ve ilçeleri ile,
Ankara’mız
Hatay’ımız
İstanbul’umuz
Rize’miz ile, bir başkadır bizim güzel ülkemiz

Sevgi ve saygı; samimiyet ile,
Eşitlik ve etkinlik; elbirliği ile,
Rekabet ve rasyonellik, reformlar ile
Tek noktada buluşacak inşaallah…
***
AK Parti Belediye Meclis Üyesi Sezgin Emir’in yaratıcılığının ürünü yukarıda paylaştığım akrostiş tarzında yazılan şiir. Vallahi ben yazmadım. En son öğrencilik yıllarımda şiir yazdım ama zaten bu kadar kötü yazsam yayınlamaya falan kalmazdım, karaladığım defterin sayfalarında kalırdı…
Şaka bir yana AK Parti’nin on başkan aday adayından hiç birine nasip olmayan bir şey; Kendisini destekleyen meclis üyesinin oturup da şiir yazması. Niyet önemli, şekle takılmak doğru olmaz. Sezgin Emir’i yazmamın başka bir sebebi var, aslına bakarsanız çok da geç kalınmış bir konu. AK Parti’nin görevdeki meclis üyelerinden büyük bir çoğunluğu yeniden aday olurken Sezgin Emir’in, o zaman partinin en güçlü başkan adayı olarak görünen Metin Karakaş’a "Ben sizinle çalışmam” diyerek dosya vermedi. Tahir Sert’ten ekibinde değerlendirilmek üzere söz aldığını tahmin etmek zor değil. Ancak diğer söz alanlara bakarsanız hepsi de her ihtimale karşı başvurusunu yaptı. Emir’in, Metin Karakaş ile yerel gazete işbirliğini hatırlarsınız. Aslında çok sıkı bir ilişkileri vardı aynı ölçüde, artık neler yaşandıysa tamir olunmaz bir biçimde koptu demek ki…
Yine de Karakaş’ın en güçlü zamanlarında yanında yer almak yerine, karşısında olduğunu ifade etmesi bana garip bir şekilde son derece onurlu bir davranış gibi geldi.
(Bunları yazıyorum bir taraftan da sevgili Adil Sirkecioğlu’nun "Çok küçük olaylarla insanlara güveniyor ve basit sebeplerden yok sayıyorsun” sözleri yankılanıyor. Elden ne gelir? Ben de böyleyim işte...)

YORUM YAP