Başkan Işıklar ve bazı meclis üyeleri Muhtarlarla, Bulgaristan’da kardeş belediye Aytos’a ziyaret programını gerçekleştirmek için dün sabah itibariyle yollara revan oldular. Belediye Başkanlığına süreç içerisinde CHP Belediye Meclis Üyesi Zafer Bıyıklı vekalet edecek. Bıyıklı’nın ilk vekilliği hayırlı olsun!
Belediye kendini kültür ve kardeşlik gezilerine adamışken, CHP’de bir tatlı vekillik heyecanı var. Milletvekili adaylığı Silivri koşullarında büyük bir medeni cesaret örneği sayılabilir; ya da benim gözümde öyle. Ama gösterilmediği sürece de olma ihtimalini hep ıskalamış gibi hissedersiniz. Belediye başkanımızın meşhur bir sözü vardı hani; "Piyango bileti almadan ikramiyenin size çıkmasını bekleyemezsiniz”. Aday adaylığı başvurusunda bulunanlar en azından işin bu kısmını ve de üzerlerine düşen en önemli aşamayı halletmiş olurlar. Dilruba Önal tekrardan şansını deneme kararını ilk açıklayan isim oldu. Mümin Tuğlu’nun aynı çizgide ilerlemesine kesin gözüyle bakılıyor. Selami Değirmenci’nin de özellikle ön seçim olması durumunda şansını deneyeceği kanısındayım. Bölgemizde yakından tanınıp, bilinen İl Yöneticisi Bayram Ali Çeşmeci de İl Başkanı Oğuz Kaan Salıcı gibi vekil adaylığı nedeniyle istifa eden isimlerden. Ve mevcut vekiller konumlarını korumak isteyecektir muhakkak.
***
AK Parti’ye gelecek olursak… "Kim kazanır?”a benim bin yanıtım yok. Çok garip şeyler dönüyor. Böyle bir keşmekeş hayatımda görmedim. Bir ilçe başkan adayının yönetim listesinde olup da diğerine oy vermeye yemin edenler mi istersiniz, dün övdüklerine bugün sövenler mi, gün aşırı ismi bir listeden diğerine geçen mi… Bir de aday adaylık sürecinde aynı kulvarda ‘ölümüne’ mücadele kararlılığı içinde olanlar bugün farklı listelerde karşı karşıya… Bu kongreden bir anlam çıkarmaya çalışanlar, sonucu ile yol almak zorunda kalacakların Allah yardımcısı olsun!
Bu gibi süreçlerde kişilerin kazanıp kaybetmesine odaklanmak yanlış olur. MHP’nin kongresini hatırlayın daha birkaç hafta önce bunu konuştuk, tartıştık, değerlendirdik… AK Parti’nin güçlenmesine ve itibarını koruması olarak genel yaklaşım gösterebilmeliyiz Pazar günü yapılacak genel kurula; işler daha sağlıklı ve mantıklı yürüyecektir.
Kişi endeksli siyaset kaybetmeye ve kaybettirmeye mahkumdur… Grup siyaseti ile bile yol alınamazken, kişilere odaklanmak genel çerçeveyi ıskalamamızı kaçınılmaz kılıyor. Bazı şeyler vardır onlar yaşandıktan sonra ilgisi olan kimse aynı kalamaz. Hayatına farklı şekilde devam etmek veya kimi davranışlarını yeniden düzenlemek zorunluluğu gündemlerinde kesin yer alır.
AK Parti’de ikinci bir liste çıkarmak tarihi bir olaydır. İl Başkanlığının iradesinden daha etkili bir tavrı ortaya koymak güç gösterisidir. 2009 yerel seçimlerinin ardından hızla dibe vuran bir AK Parti vardı Silivri’de… Karakaş’ın gelişi ile şaha kalktı. Kimi zaman iyice dibe vurmadan sıçramak mümkün olmuyor. 2014 yerel seçimlerden sonra AK Parti’nin güç bela ayakta duran teşkilatını daha fazla hırpalamaya gerek yok. Kimin kimi sevip sevmediği değil bu teşkilatı ayağa kaldıracak, yitirdiği heyecanı yeniden ateşleyecek lider ve kadro iş başına gelmeli. Var ve yok olma mücadelesi veren AK Parti’den, iktidar alternatifi iddiasını ortaya koyan kimliğe geçiş zorunlu.
Uzun lafın kısası ben bu AK Parti kongresi keşmekeşinin nasıl neticeleneceğini kestiremiyorum. Her iki listenin mimarı da fark atarak geldiği iddiasında. Hangisi bu durumun kahramanı olursa olsun benim için sürpriz olacak.
Dünkü yazımla ilgili arayan bir arkadaş, "Yusuf Köroğlu’nun listesi yerli ağırlıklı değil” dedi. Delegelerin ‘yabancı’ ağırlıklı olduğunu teyit etti.
Tozu dumana katan bu yarışın galibini sonrasında da çok zorlu bir süreç bekliyor. Siyaset sadece uzun bir maraton değil, aynı zamanda sürekli olarak güç ve etkinizi istikrarlı bir şekilde sürdürmenizi gerektiren bir uğraş.
Her kongre öncesinde tanıdığımızı sandığımız insanların ne kadar farklı yönleri ve özellikleri olduğunu keşfetmek de keşke her yönüyle eğlenceli olsa. Kimi zaman çok tatsız olabiliyor maalesef. Gülün hatırına dikenlere katlanmak farz…
Adil bir yarış olsun ve hak eden kazansın yoksa galibiyetin kimseye faydası olmaz.
İyi hafta sonları...