Ali Gülcü

Ahh bu yuvarlak dünya

Limanda ağları onaran genç irisi balıkçıdan ve benden başka kimse yok, kasım güneşi tepede, ıslak keskin rüzgar, hafif iyot kokusu, mavi deniz, mavi gökyüzü, yeleğimi alıyorum arabanın arka koltuğundan... Hafta içi tenha oluyor demek buraları, en son on beş yıl evvel gelmiştim bu limana, her şey gibi değişmiş tabi!
Motorsuz bir balıkçı gırgırı lokanta haline getirilmişti, akşamları papyonlu, beyaz gömlekli piyanist şantör, seksenlerin, doksanların eğlenceleri daha mı farklı oluyordu?
Sanki başkası ne der diye o kadar da düşünmüyorduk.
Ya kaybedeceklerimiz azdı ya kaygılarımız?
Ya?
Ne bileyim işte belki öyle hatırlıyorum!
Hoş hatırlarken de hile yapıyor insan, masadaki herkes tanıdıkken taş çalabiliyor, kötüleri unutuyoruz mesela, bir keresinde diye başlayan cümlelerde kahramanlık hikayeleri, aldatılmalar, kandırılışlar, çaresiz kalınca yanlış yola sapmalar, pişmanlılar saflıktan hep (!)
Hepimiz iyiyiz de ah bu dünya yuvarlak işte!
Lokantanın yaşlı sahibinin ismi Ali idi, tepede ateş yakmış, battaniyelere sarılıp, sivrisinekler ne kadar müsaade ediyorsa o kadar uyumuştuk...
Ne sebepten bilmem yerini değiştirmeye karar vermişler gırgırın, çeke çeke götürürken kayalıklara bindirmiş oracığa batmış, dün gece sohbet ederken Mustafa ağabey anlattı yoksa nereden haberim olacak.
Liman olurda çay ocağı olmaz mı?
Burada yok!
İnce bellide çay keyfi yapamıyorum anlayacağınız...

Kayalıklarda yürümeye başlıyorum, deniz insana dair ne varsa iade etmiş, rengarenk kadın terlikleri, üzerinde yunanca yazılar olan şarap şişeleri, don gömlek, boşuna; kendi kendini temizleyen deniz demiyorlar buralara...
Gözüm sallanan teknelere takılıyor, eskiden olsa; almak lazım şunlardan bir tane diye geçirirdim içimden, şimdi; balığa çıkmak iyi de kışın kim uğraşacak diye düşünüyorum, tekne alınca iki kere sevinirmiş ya insan!
Bir alırken bir satarken...
Eskilerin dediği gibi; en iyi tekne arkadaşının teknesi!
Yıkık dökük kartalı olan bir ağabeyle olta atmıştık tam şuradan, uzun uzun neden AMATEM'de yattığını sonra balıkçılığa başladığını anlatmış, muhabbetin en koyu yerinde iri bir mercan yakalamış nasıl da keyiflenmişti, bıçağı kalmıştı bende...
Denizden daha iyi doktor mu var be yahu!
Hem ücretsiz...

YORUM YAP