AK Parti’nın 13. yıldönümü
AK Parti dün 13. kuruluş yıldönümünü kaydetti. 2002 senesinde Ağustos’ta kurulup, Kasım’da yapılan seçimlerde tek başına iktidar olduğu dönemden bu yana siyasi gücünden taviz vermedi, aksine güçlenerek yoluna devam etti… Çok kızanlar, çok tutanlar ve istikrar için, "Kalsın”, "Başka alternatif var mı?” diyenler bugüne kadarki iktidar yolculuğunun güzergâhını çizdi...
İlçemizde AK Parti’nin 13. kuruluş yıldönümü dolayısıyla ilgili herhangi bir atraksiyon yoktu gerçi. Malum teşkilat Cumhurbaşkanlığı seçimi yorgunu… Bizler neden %40’ın üstüne çıkamadıklarını sorgularken, onlar bu oranın altına düşmedikleri için şükrediyorlar sanki… Adı üstünde yerel basın olduğumuz için siyasi sonuçları çok genel eksenli değerlendirme yoluna gitmiyoruz şu da inkar edemeyeceğimiz bir gerçek; AK Parti’nin bugünkü halinin asıl sorumlusu ne şimdiki ilçe başkanı ne önceki ne de yönetimde görev alan isimler… İl Başkanlığı ve Genel Merkez odaklı kararların yansıması ilçede öyle bir etki yarattı ki Silivri sorumluluğunu Superman’e versinler yine toparlayamaz öyle kolay kolay… Hele bir de mevcut yerel koşullarda; "Burası Trakya buradan AK Parti’ye oy yok!” Aslında var da çok zor… Seçmenin vermesini beklemekten ziyade ne yapıp, edip almanın yolunu bulması lazım AK Partili siyasetçilerin; işleri CHP ve MHP’liler gibi değil.
AK Parti’nin Silivri’deki macerasını gözümün önünden geçiriyorum da Vural Sönmez’le başlayan bir yolculuk… Ardından Tülay Kaynarca’nın ilçe başkanlığı… Sonrasında Halit Girgin, Ender Gezici derken Metin Karakaş aldı sazı eline… Olurdu olmazdı görüş ekseninin çatışmasında ortalığın tozunu attırdı… Genelde "Kendine çalıştı” diye eleştirilir de AK Parti’ye bir şey olmadı (%40 baki) da Karakaş yalan oldu biraz… Kendi gerçeğine kavuşma durum ve ihtimalleri tartışılır gelecekte…
Şimdilerde ikinci kez bir bayan ilçe başkanı var AK Parti’nin kaptanlık köşkünde… Ne kadar sürer durum belirsiz ve çokça endişe söz konusu açıkçası…
Zor büyük ve tüm gözlerin üzerinde odaklandığı bir gemi ile yol almak… Hem zor hem de etkinliği açısından keyifli… Bir güce sahip olmak onu kontrol yetinizle çokça alakalı yalnız. "Kontrolsüz güç güç değildir” söyleminin eyleme dönüşme halini asla terk etmemek farz...
Türkiye genelinde baktığınızda böyle bir partiye ihtiyaç olduğunu inkâr edemiyorsunuz. İktidarda kalma konumlarına yönelince siyasi başarılarının, hele Türkiye coğrafyasında, tesadüf olduğunu iddia etmek haksızlık olur. Silivri ekseninde de farklılık ve farkındalık yarattılar. İktidar alternatifleri çok sevilip, destek görmese de muhalefet konumlarının yararları zararlarını aştı diye bakmak yanlış olmaz.
Önümüzdeki süreçte Tayyip Erdoğan’ın Cumhurbaşkanı olması ve sonrasındaki genel seçim atmosferinde Türkiye siyaseti yeniden şekillenirken, yerelde de bunun etkilerini ziyadesiyle hissedeceğimizden emin olabilirsiniz. Siyaset mola kaldırmıyor, hareket durmaksızın sürecek… Bu hızlı maratona ayak uyduran, uyum sağlayan tarih yazmanlığını devreye sokacak.
ELEŞTİRİ HAKKI
Demokrat Parti İlçe Başkanı Halide Avlu’nun MHP’nin Cumhurbaşkanlığı seçim sürecinde yeterince çalışmadığına ilişkin yorumu kamuoyundan daha büyük etkiyi muhatabında yarattı. DP, MHP’den daha çok çalışsaydı yine bir parça tahammül imkânı olurdu Avlu’nun değerlendirmesi ile ilgili ama öyle bir durum yok biliyoruz ki… MHP tepkisinde haklı, Avlu eleştirisinde haksız. Her iki parti de özeleştiri hususuna yönelirse asıl haklarında en hayırlısı olur; deyip konuyu noktalayalım...
YAZARLAR
ÇOK OKUNANLAR
1. SAYFAMIZ
