CHP İlçe Yönetiminin üyelerinden ve partinin aktif simalarından Ebru Akgün Pekel ilegündemi ve siyasi yolculuğunu değerlendirdik. Akgün, “Sorunun değil, çözümün bir parçası olmaya çalıştığımız için kalemizi tekrardan alacağımıza inanıyoruz” diye konuştu.
CHP'yi hedef ve Silivri çalışmalarını partinin gülen yüzlerinden Ebru Akgün Pekel ile konuştuk. Eğitimci kimliği ile siyasi çalışmalara yönelik farklı bakışı ve Eğitim Komisyonu amaçlarını değerlendiren Akgün, okul öncesi eğitimin önemine işaret etti.
Sevginar SALİ: Sizi tanıyabilir miyiz?
Ebru AKGÜN: Ben Ebru Akgün. Mesleğim öğretmenlik. Beş yıllık eğitim fakültesi, Okul Öncesi Öğretmenliği mezunuyum. Öğretmenlik yaptım, akabinde anaokul müdürlüğü göreviyle devam ettim. Şimdilerde ise çocukluk hayalim olan Harikalar Diyarı anaokulunun kurucusuyum. Ortaköylüyüz. Evliyim, Mustafa Kemal adında bir oğlum var.
“15 YILDIR AKTİF SİYASETİN İÇİNDEYİM”
Sevginar SALİ: Aktif siyasete atılma sebebiniz nedir? Ve neden CHP'desiniz?
Ebru AKGÜN: CHP ile 16 yaşında tanıştım. Bilfiil olarak partide görev almaya başladım. 15 Yıldır da aktif olarak siyasette yer almaya çalışıyorum. Halk Lis'te başlayan görevim iki dönem Berker Esen Başkanın Gençlik Kolları yönetiminde devam etti. Akabinde çok kıymetli kadın siyasetçimiz Suna Göçengil'in yönetiminde iki dönem aktif görev aldım. Şimdi de Berber Esen Başkanının ilçe yönetiminde İlçe Eğitim Sekreteri olarak görev alıyor ve Eğitim Komisyonu'nda Komisyon Başkanlığı yapıyorum.
CHP'de olma nedenime gelince; kendimde belirlediğim ideoloji ile hayat görüşüm, felsefemin bütünleştirdiği, kendimi en iyi ifade edebileceğim yerin bu parti olduğuna inanmam. Aktif olarak 15 yıldır kendime bir şeyler katarak ve aktararak bunu devam ettirmeye çalışıyorum.
“ ‘BİR CANA DOKUNMAK, BİR CANA UMUT OLMAK' FELSEFEMLE MOTİVE OLUYORUM”
Sevginar SALİ: Aynı anda hem kadın, hem anne, iş kadını ve siyasetçi olmanın zorluklarını nasıl bertaraf ediyorsunuz?
Ebru AKGÜN: Partide genç, kadın, anne olmak… ama zaten Türkiye'de kadın olmak zor. Bu doğrultuda siyaset de bunun cabası. Siyasette genç olmak, kadın olmak her türlü zor. Siyaset kendi başına bir iş ve zorlukları var. Güzel yanları da olduğu gibi ataerkil bir toplum olduğumuz için erkeklerde hep şu mantık var; güçlü bir erkeğin arkasında güçlü bir kadın var. Biz de bunu siyasette şöyle görebiliyoruz; bir kadrajda, kortejde, yürüyüşte fizyolojik olarak bizden güçlü olan erkeklerimiz ne yazık ki siyasi parti gözetmeksizin hep ön planda olmaya çalışıyorlar. Desteğini yine arkada kadından almak istiyorlar. Kadınları arkada bırakmak istiyor. Böyle anlarda motivasyonum bazen bozuluyor, bazen bozmamaya çalışıyorum ama siyasetle ilgili her kötü anımda aklıma ‘bir cana dokunmak, bir cana umut olmak' felsefem geliyor. Bunu da Atatürk ilke ve inkılaplarını benimseyerek yapmak, dokunduğun kişilerde böyle izler bırakmayı hatırladığımda bu yolları aşındırarak buraya geliyorum.
Eğitim fakültesinde de öğrendiğim gibi giyimimle kuşamımla, diksiyonumla, duruşumla, saygımla topluma örnek olmaya çalışıyorum.
“EĞİTİMDE GELENEKSELCİ SİSTEMDEN MODERN YAPIYA GEÇMEMİZ LAZIM”
Sevginar SALİ: Eğitimci kimliğiniz siyasi kimliğinize nasıl etki ediyor?
Ebru AKGÜN: Öğretmenlik kutsal ve partisi olmayan bir meslek. MHP'de, AK Parti'de, HDP'de her partide öğretmen var. Öğretmen ideolojisini çok net belli etmemesi gerekiyor ama ne yazık ki Cumhuriyet'in ilanından, siyasi partilerin var oluşundan sonra, iktidara kim geldiyse kendi modelini, belirlediği eğitim sistemini bir şekilde empoze etmeye çalıştı. Eğitim siyasetten nasibini aldı. Türkiye'de ne yazık ki gelenekselci eğitim sistemi devam ettiği için, siyaset ve eğitimi ayırmak zor. Türkiye'de modern eğitime geçildiği an siyaset bir kenarda, eğitim kendi kurallarıyla bir kenarda olacak.
“TÜM ÖĞRETMENLERİN FİKRİNE İHTİYACIMIZ VAR”
Sevginar SALİ: CHP'de Eğitim Komisyonu olarak neler yapıyorsunuz?
Ebru AKGÜN: Komisyonumuz çok yeni, 1.5 ay gibi bir süre oldu. 5. Toplantımızı gerçekleştirdik. Çok aktif gidiyor. Herkese açık olan Eğitim Komisyonu'nun tek şartı şu; ya eğitmen ya öğretmen olacaksınız. Komisyon üyelerimiz bunlardan oluşuyor. Partiye üye olmak zorunda değiller dışarıdan katılım olabiliyor. Gönül vererek çalışmak istiyorsanız, fotoğraf karesinde yer almak istemeyebilirsiniz bizim saygımız sonsuz sadece bizim tüm öğretmenlerin fikrine ihtiyacımız var. Siyaset ve eğitimin birleştiği yerde Eğitim Komisyonu oluşuyor.
EĞİTİM KOMİSYONU'NUN AMAÇLARI
Birkaç amacımız var ama en önemlisi fırsat eşitliğini sağlamak. Fırsat eşitliği ne demek? Eğitim hakkına sahip olan her çocuğa aynı imkanlar doğrultusunda eğitim verilmesi. İlk başta sosyal çevremizden başladık. Düşüncelerimiz proje aşamasında. Hedefimiz 22 Ağustos'ta küçük bir projeyle kendimizi tanıtmak, ondan sonra da bu projeyi hayata geçireceğiz. Mesela fırsat eşitliğinde Silivri'nin köy ve mahallelerinde interneti, bilgisayarı olmayan çocukları tespit ederek dokunmak ve çevrim içi eğitimlerine katılmalarını sağlamayı hedefliyoruz.
Türkiye'de zorunlu olmayan okul öncesi eğitimini çocuklara empoze etmek, aşılamak, öğretmek gerek. 6 Yaşına kadar kalemle tanışmayan, okul öncesi eğitiminden, çocuk felsefesinden haberdar olmayan mahallelerimizde, köylerimizde görev alan öğretmenlerle beraber aktif olarak orada projelerle birlikte eğitim vereceğiz.
“TÜRKİYE'NİN REFAH SEVİYESİ 0-6 YAŞ ÇOCUKLARIN GELİŞİMİNE BAĞLI”
Türkiye'nin refah seviyesi 0-6 yaş çocukların gelişimine bağlı. 0-6 Yaş çocukta karakter oluşuyor. 7 Yaşına geldiğimizde 6 yaşta oluşan karakterin üstüne dayımızdan, amcamızdan ekleriz ama bizim karakterimiz 6 yaşında şekillenmiştir. Bu doğrultuda daha verimli şekil olması için öğretmenlerin ya da pedagogların dokunuşlarına ihtiyaç var. Bizler de gönüllü öğretmenler olarak buralarda tespit ettiğimiz çocuklarla birlikte okul öncesi eğitimi yapmaya çalışacağız.
Köy okul öğretmenleriyle iletişime geçerek, siyaseti de arkamıza alarak eksiğimiz neyse onu gideceğiz. Eksik olan bilgisayarı alacağız. Silivri'- deki bütün okullara dokunmaya çalışacağız.
“ELEŞTİRİLERİ DERS OLARAK ALIYORUZ”
Sevginar SALİ: CHP olarak yerelde muhalefet, İBB'de iktidardasınız. CHP'nin Silivri'de daha güçlü ve etkin olması için nelere ihtiyacı var?
Ebru AKÜN: Siyasetin 15 yıllık mutfağında bir şeyler öğrenmeye, aktif olarak görev almaya çalışıyoruz. Çarşıya çıktığımızda buradaki kaybımızla ilgili aldığımız eleştirileri ders olarak alıyoruz. Bu derste de Kadın ve Gençlik Kollarımız ve yönetimimizle beraber ortak bir paydada buluşuyoruz. Partililerimizin desteğiyle tüm eleştirileri göğüsleyip daha iyi olunabilmesi, daha aktif olunabilmesi için son sürat çalışıyoruz. Beklentileri halktan öğrenerek kendimize misyon edinerek yolumuza devam ediyoruz.
“HALKIN MENFAATLERİ ÖNE KONUP BERABER GERÇEKLEŞTİRİLİYOR”
Sevginar SALİ: Sizce Silivri'nin en önemli ihtiyacı nedir?
Ebru AKGÜN: Eğer Silivri Belediyesi ve İBB, halkın menfaatlerini öne koyar ve bu doğrultuda ortak paydada buluşup bir şeyleri beraber yapma kararı alırlarsa çok aktif yol alacaklarını düşünüyorum. Bu dönem bunu gözlemledik. Halkın menfaatleri doğrultusunda ne eksikse birlikte giderildi.
“SEÇİM TEKRARININ ETKİSİ BİZE ÇOK İYİ OLDU”
Sevginar SALİ: İBB'de seçim tekrarını nasıl yorumluyorsunuz? Ekrem İmamoğlu'nun çizgisini nasıl yorumlamamız gerekiyor?
Ebru AKÜN: 16 Milyon insan ikinciye, tekrar aynı kararı ve daha güçlü şekilde verdi verdi. Bazen olumsuz şeylerden çok güzel sonuçlar doğuyor. İlk seçimin kabul edilmemesi Ekrem Başkanı daha da güçlü kıldı ve artı puan yazdı. CHP için güzel bir fırsat oldu. Buna pozitif bakıyorum çünkü bize etkisi halk tarafından çok iyi oldu. Ekrem başkan her kesime, herkese dokunmaya çalışıyor. Çalışan anneler için her mahalleye kreş kuruyor, balıkçılara destek olmak için canla başla çalışıyor, tarıma el atmaya çalışıyor, fidan desteğinde bulunuyor, eğitime önem veriyor ve bu doğrultuda üniversiteye giden çocuklara burs imkânı sağlıyor. Bu çizgiyi yok saymak, küçümsemek doğru olmaz. Benim de siyasette yer alma sebeplerimle örtüşen şeyler. O yüzden ideolojisi ideolojimdir.
“KALEMİZİ TEKRARDAN ALACAĞIMIZA İNANIYORUZ”
Sevginar SALİ: CHP'nin Silivri'de yeniden iktidar olması nasıl mümkün olur?
Ebru AKÜN: Berker Başkanın çok güzel bir motosu var; “Çalışıyoruz ve kazanacağız” diyor. Bunun için ilçe yönetimini ayakta tutuyor. Kadın Kolları Başkanımız Derya Erdim, aktif olarak çalışım iyi işler yapıyor. Gençlik Kolları Başkanımız Metehan Gürsu, aktif şekilde çalışıyor. İBB Meclis üyelerimiz Bora Balcıoğlu ve Melih Yıldız partin içerisinde aktif ve halkın içerisine giriyorlar. Belediye Meclis üyelerimiz halkın sorunlarını çözmeye yardım ediyor. Dört bir elden çalışıyoruz. Sorunun değil, çözümün bir parçası olmaya çalıştığımız için kalemizi tekrardan alacağımıza inanıyoruz.
Sevginar SALİ: Nasıl bir Türkiye hayal ediyorsunuz?
Ebru AKGÜN: Benim hayal ettiğim Türkiye'de okul öncesi eğitim zorunlu hale gelmiş ve Milli Eğitime bağlı. Bunu sağladığımız anda Türkiye çok farklı bir konuma gelecek.
“EĞİTİM KOMİSYONU'NA HERKESİ DAVET EDİYORUM”
Sevginar SALİ: Son olarak ne söylemek istersiniz?
Ebru AKGÜN: Eğitim Komisyonu gerçekten çok kıymetli ve çok önemli. Türkiye'de kadın olmak zor. Elinin değdiği, gücünün olduğu ve çocuğu merkez olmuş her yerde kadının olması gerektiğini düşünüyorum. Eğitmen, öğretmen, pedagogsa çok daha aktif işler yapabileceğini düşünüyorum. Eğitim Komisyonu'na partiye üye olsun ya da olmasın herkesi davet ediyorum.
