Ali Koç'u tanımam 2000'li yılların başıydı. Rahmetli Mustafa Koç'u ise 1995 yılının ortalarına doğru. Babam bir Koç Holding çalışanıydı.1948 yılında Yüksek Ticaret'i bitirdikten sonra Vehbi Koç'un yanına girmişti.
Rahmetli Vehbi Bey çok mütevazı ama bir o kadar da çalışkan ve vefakâr bir insandı. Babamla birlikte 1953 yılında Arçelik'i, 1955'de Beko'yu kurmuşlardı. Tabii başkaları da vardı. Zaman geçti Mustafa Koç şirketlerde yer almaya başladı. Ali ise o aralar İstanbul'da yoktu. Mustafa ile arkadaşlığımız çok sıkı bir şekilde gelişti. Zaman zaman buluşur sohbetler ederdik.
Aziz Yıldırım'ın başkan olduğu dönemde gazetelerde devamlı Ali Koç'tan söz ediliyor ve yönetime gireceği konuşuluyordu. Mustafa'ya “Ali girer mi. Ailenin izni var mı?'' dedim. “Bize sormadan girmez” diye yanıt verdi. Aradan bir ay geçti. Kongre oldu. Ali Koç yönetime girdi. Bir süre sonra Mustafa Koç'la yine karşılaştık. Sordum. “Ali'ye izin vermişsiniz” Mustafa eski neşesinde değildi. “Bize sormadı bile”.
Ali Koç 6 yılı aşkın süre Aziz Yıldırım'la çalıştı. Çalıştı da anlaştıkları pek söylenemezdi. Ama Ali'nin içinde başkanlık yatıyordu. 3 Haziran 2018'de yapılan seçimleri 16 bin oy gibi bir rakamla Ali Koç kazandı. Fenerbahçe camiası büyük coşku içindeydi. Sokaklarda gösteriler vardı. Ali kongre sonrasında konuşmalarında hiç şampiyonluk sözü vermiyordu. Ama görünen o ki, Fenerbahçe'yi bütün imkânlarını kullanarak zirveye taşıyacağı belliydi.
DAĞ FARE DOĞURDU
Seçimden tam dokuz gün sonra 6 yıldır Avrupa'da iş bulamayan Fransız Comolli'yi sportif direktör olarak takımın başına getirdi. Ardından 8 gün sonra da takımın teknik direktörü Barcelona'nın eski oyuncusu PSV'nin şampiyon hocası Cocu oldu. Fenerbahçe ondan sonra da transferler başladı. Gençler, tecrübeliler teker teker Fenerbahçe'ye geliyordu. Ama Cocu Türk futbolunu hiç tanımıyordu. Nitekim tanımamasının bedelini de ödedi. Fenerbahçe yedinci haftada Çaykur Rizespor'a 3 farkla yenilince Ali Koç bugüne kadar kimsenin yapmadığını yapmış ve seyirciden özür dilemişti. İşler iyi gitmiyordu. Ali Koç Cocu'ya 28 Ekim 2018'e kadar dayandı. Ankaragücü maçı sonrası gönderdi. Ama iş çığırından çıkmaya başlamıştı. 9 Aralık 2018'de Ali Koç takıma futbol dünyasında görülmemiş bir ceza verdi.
Fenerbahçe Akhisar maçını 3-0 kaybetmişti. Ali Koç takımı uçağa bindirmeyip otobüsle İstanbul'a göndermeyi tercih etti.
O aralar tribünler “Ersun Yanal” diye inliyordu. Ama Koç'un kafasında Yanal hiç yoktu. Şöyle demişti. “Gündemimizde yok. Bugün de olmadı. Yarın da olmayacak” Ancak “kapıdan içeri sokmam” dediği Ersun Yanal'ı Fenerbahçe teknik direktörü yaptı.
Fenerbahçe geçen sezon zor şartlar altında küme düşmeden kurtularak tamamladı. Yeni sezonda pek heyecanlı başlamamıştı. Aylarca peşinden koşulan Kolarov gelmiyordu. Hasan Ali Kaldırım yine sakattı. Comolli kenara çekilmişti. Sonunda Fransız teknik adamla da anlaşma bozuldu ve o da ülkesine döndü. Devre arasında Zanka ile Moses'de gimek istediler ve Fenerbahçe'den ayrıldılar. Fenerbahçe motoru teklemeye başlamıştı. Galatasaray 23. haftada Fenerbahçe'yi kendi sahasında mağlup edince “havlu” gözüktü.
SUÇLU SADECE ALİ KOÇ MU?
Ali Koç göreve gelirken 50 milyon dolar parayı kasaya koymuştu. Koç şirketleri Fenerbahçe'ye tam destek veriyorlardı. Ali Koç Fenerbahçe'nin bozulan finansal sorunlarını aşmak için organizasyonlara giriyordu. Ersun Yanal için daha geçen yıl “düşünmüyorum” derken, taraftarın olağanüstü baskısı üzerine takımın başına getirmişti. Yani gönlü yoktu. Ama kendi hataları da vardı. Yönetiminde futboldan gelen kimse yoktu. Almaya da pek niyetli değildi. Fakat Galatasaray ile yapılan maçın sonunda birkaç taraftarın “Hesap ver Ali Koç'' sözünü kaldıramamıştı. Doğrusu taşınacak bir söz değildi. Çünkü Fenerbahçe'de bir şeyler yapabilmek için elinden geleni yapıyordu. Ancak o Ali Koç'tu. Kendi şirketini “sert” bir tutumla yönetirdi. Fenerbahçe kendi şirketi değildi ama 16 bin kongre üyesinin desteğini üzerinde hissediyor ve Fenerbahçe'nin başarısızlığı onu çılgına çeviriyordu. Peki, Ersun Yanal'ın hiç mi suçu yoktu. Haftalarca aynı kadroyla sahaya çıkan ve sürekli kadro değişikliği yapmayan Yanal bu “rezilliği” nasıl temizleyecekti. Şimdi Ali Koç kafasını önüne almalı veya bir yönetim değişikliğine gitmeli ve futbol adamlarından destek alıp, medya ile de arasını düzeltmelidir...
