Dün çarşı meydanında iki Ak Parti Belediye Meclis Üyesi arkamdan laf yetiştiriyor; Neymiş efendim Aydın Üniversitesi konusunda belediyeden yana çıkarak hata yapıyormuşum…
Of, of, of… Mecliste sesi soluğu çıkmayanlar, basının karşısında üç beş kelam edemeyenler sokak başlarını tutmuş öyle bir güzel saçmalıyorlar ki…
Bütün Silivri “Üniversite gelsin” diye can havliyle uğraş verirken, bu meclis üyeleri kime hizmet ediyor diye düşünüp kalıyor insan? Üniversite konusunda yanlış yola giren muhalefet duraksamak yerine gaza bastıkça basıyor. Aklın yolu bir. Zararın neresinden dönerseniz kar olur!
Cuma günkü mecliste yaşananların ardından Karakaş’ın bazı meclis üyelerini ikna edemeyip, Aydın Üniversite oylamasına katılmadığı iddiaları yavaş yavaş su yüzüne çıkıyor…
Şimdi soruyorum size özel ve devlet üniversitesinden mezun olan arasında nasıl bir ayrım var? Özel okuldan mezun olan doktora güvenmiyor da devlet okulu mezunu olana mı gidiyoruz? Çocuğumuzu okula yazdırırken, öğretmenin özel değil de devlet üniversitesi mezunu olmasını mı gözetiyoruz?
Ak Parti politikası değil midir eğitim ve sağlıkta devlet ile özel ayrımını kaldırmak? Sözünü ettiğim Ak Parti Meclis Üyeleri boş boş konuşacaklarına oturup partilerinin devlet politikaları hakkında bilgi sahibi olsun.
Devlet üniversitesi devlete bağlı da özel üniversitelerimizi Patagonya mı yönetiliyor?
Silivri için özel ve devlet üniversitenin ne anlamı var? Hazine’ye ait yeri biz özel üniversiteye tahsis etmezsek, gelir üstüne katı aktarma merkezi, cezaevi yapmayı kalkışmadılar ve yapmadılar mi?
Biz eğitim, bilim aşkıyla yandığımızdan üniversite istemiyoruz Silivri’ye… Bu konuda hemfikiriz sanıyorum. Ekonomimiz çöktü, adımız kötüye çıktı! Bizim eğitim aşkıyla yanıp kavrulan bir durumumuz yok ama Silivri’ye de artık bu konuyla hiç alakası olmayan insanlar değil, eğitim almaya, kültürlü olma kaygısı taşıyanlar gelsin istiyoruz yanlış bilmiyorsam.
Silivri’nin durumunu anlatmaya gerek bile görmüyorum. Maddi ve sosyal yaşam açısından sıfırı tüketmiş durumdayız. Sanki üniversiteler Silivri’yi değil de biz onları seçiyoruz havanızı sevsinler ama gerçek hayatta karşılığı yok!
Devamı 16 Mart 2011 tarihli Hürhaber Gazetesi'nde