Ve gündem değişir…
Milli bayramlarımıza yeni bir vizyon katan Milli Eğitim Bakanlığı Müsteşar Yardımcısı bu konuşmadan sonra siyasetin vazgeçilmezlerinden olacaktır.
Milli Eğitim Bakanlığı Müsteşar Yardımcısı Salih Çelik Bey diyor ki:
-Öğrencilerin, 19 Mayıs Atatürk’ü anma Gençlik ve Spor Bayramı’nda yaptığı gösterilerin bir anlamı yok. Gelenek haline getirilmiş kutlamalar vatandaşa ek yük getiriyor”.
Heee bir de Mayıs ayı soğuk mevsimmiş.!
Geçen yıl 29 Ekim Cumhuriyet Bayramı kutlamaları Van’da meydana gelen deprem nedeniyle iptal edildi.
19 Mayıs soğuk diyorlar..
E ,23 Nisan daha soğuk, o zaman ona da gerek yok, hem ulusal egemenlik kimin umrunda ki!
30 Ağustos Zafer Bayramı. Yaza denk geliyor. Millet tatilde, kim kutlayacak bayramı. Hem kim demiş Büyük Taarruz’u yaz mevsimine getirin diye. Topraklarımız düşman işgalinden kurtarılmışsa kurtarılmış kutlamaya ne hacet?
29 Ekim Cumhuriyet Bayramı. Geçen yıl kutlamadık bişey olmadı. Bu yıl da soğuk der kutlamayız olur biter. Zaten iki gün sonra unutulur.
10 Kasım Atatürk’ü anma günü. Tam kış mevsimi. Hem sap gibi durmaya ne gerek var (1994 Recep Tayyip Erdoğan).
Aradaki dini bayramlar mı?
Yok efendim onlarda bir aksaklık, hepsi günü gününe yapılıyor. Sayın Salih Çelik “dini bayramlarda da yok şeker, kurbanlık, yok çocuklara yeni kıyafetler, ayakkabılar alıyoruz ailelere külfet oluyor gerek yok” deme performansında bulunmazsa bir dahaki seçimlerde kendisini siyasi kulislerde görebiliriz.
Hemen hatırlatayım;
Cumhurbaşkanı Abdullah Gül tarafından Atatürk Kültür, Dil ve Tarih Yüksek Kurumu Yönetim Kurulu üyeliğine atanan Prof. Mümtazer Türköne “Atatürkçülüğü hakaret sayarım” diyen bir muhteremdi!