CHP’nin Referandum çalışmalarından endişe duyanlar, beklentilerin altında olduğunu düşünenler ne kadar çokmuş meğer. AKP’nin konunun üzerine fazla yoğunlaşması mı, CHP’nin ağırdan alması mı sıkıntıya neden olan kestirmek zor. AKP’nin kadın kollarının faalliğine göndermede bulunan CHP’liler, kendi partilerinde aynı mesafenin alınamadığı ile ilgili gözlem ve kaygılarını paylaşıyor. CHP’de asıl hareketlilik ise gençlerde gözleniyor. Büyük bir heyecanla bir şeyler yapma gayretleri hissediliyor.
2007 genel seçimleri ve Cumhurbaşkanlığı Referandumunda CHP’nin Silivri’de birinci parti çıktığı hatırlatmaları ile birlikte önümüzdeki süreçte aksi yönde bir sonucun, örgütün başarısızlığı olacağı yorumlarında bulunulurken, bunu “Belediyeye çalışmalarından dolayı tepki” olarak değerlendirecek olanların da çıkacağını tahmin etmek zor değil.
CHP’de şimdiden başarısızlığın faturası ile kaygıların yerine başarı için birlikte çalışma stratejisi oturtulmalı.
Birlik ve beraberlik sağlanamadığı ve çalışma yapılmadığı zaman başarısızlık tabi ki kaçınılmaz olur.
Siyasette her şeyin para olmadığını en iyi bilen, en son tecrübe eden CHP’dir Silivri’de. Daha 1,5 yıl önce inançlı kitlelerle başarılacakları ortaya koyan kendisi değilmiş gibi hareket etmesi mücadele etmeden, savaşmadan kaybettiğini kabul etmesi demektir. 29 Mart’ın Silivri mimarlarına yakışmayan bir tutum, onlardan beklenmeyen bir özgüven eksikliği. CHP iktidarda kendine olan inancını yitirmiş olamaz!
CHP’de zaferlerin faturası bile ağır olurken, ne CHP İlçe Başkanı Selami Değirmenci’nin ne de Silivri Belediye Başkanı Özcan Işıklar’ın malübiyetinkini sırtlamaya, ödemeye meraklı olduğunu düşünmüyorum. Siyasi olarak o kadar beklentileri ve Silivrili CHP’lilerin onlara kazandırdığı bu kadar yetki varken, buna uygun olmayan davranışlarını kabul etmek mümkün değil.
CHP’de Referandumda Hayır’ların, Evet’lerden çok çıkması değil, fark atması hedef olmalı. Evet’lerin fazla çıkması ve belli bir farkın oluşmaması CHP için başarısızlık sayılabilir. AKP için bir fazla Hayır, muazzam bir başarı olarak değer görecektir. Hatırlatmakta yarar var. CHP’nin Silivri’de avantajları yanı sıra böyle dezavantajları da söz konusu unutmayın.
“Silivri’yi kurtarmanın” rahatlığı mı yerleşti CHP’lilere Referanduma kadar gözlemlemeye devam edeceğiz, sonucuyla kesin karar verecek veriler netlik kazanacak.
Yarının bile geç sayıldığı koşullarda, 12 Eylül’den sonrası için bir şey söylemek istemiyorum. Zaman hızla akıp gidiyor. CHP kendi kendine değerlendirmelerde bulunmak yerine halka inerek durumu anlatıp, giriştiği Hayır konusunda ikna etmeli.
CHP Silivri’de Deniz Baykal yası ile çalışma yöntemlerini bir kenara bıraksın da Kemal Kılıçdaroğlu gibi her fırsatta halkın ayağına giden siyaset çalışma anlayışını bir an önce benimsesin.