Renginar Sali

Aynı tas aynı hamam...

2014-2015 eğitim-öğretim yılına şöyle bir göz atarsak öncelikle geçmişte eski dönem Silivri Kaymakamı Salih Keser ve Milli Eğitim Müdürü İkram Kayapınar’ın o alıştığımız uyumunu, günümüzde İlçe Kaymakamı Faruk Bekarlar ve Milli Eğitim Müdürü Ahmet Ay arasında ne yazık ki göremiyoruz. Kendilerini programlarda bile bir arada görmek zor. Aralarındaki soğukluk sürüyor.
En son Kavaklı İlk ve Ortaokulu’nun düzenlediği, derneklerin sergilerini bile solda sıfır bırakan, olağanüstü zenginliğiyle ilçemizde bir ilke imza atılan "3 İklim 7 Bölge Canım Ülkem Türkiye” adlı başarılı programa Silivri Kaymakamının davet edilmemesi yadırgandı ve İlçe Milli Eğitim Müdürü sorumlu tutuldu.  
Ben de AK Parti İlçe Başkanı Dilek Demiral ve birçok kişi gibi, Kaymakamımız Faruk Bekarlar’ın Silivri için bir şans olduğunu düşünüyorum. Salih Keser’in verdiği rahatlıktan sonra Bekarlar, he-pimizin bir silkelenmesini sağlayacak gibi. Titizliğini, ilgisini ve duyarlılığını takdir ediyorum. İlçe Milli Eğitim Müdürlüğü yöneticilerine bin dereden su getirtiyor, iyi de yapıyor. Henüz olumlu bir gelişme bu taraftan görünmüyor, anlaşılan bize yansıması zaman alacak.
Asıl başka bir tehlike kendini gösterdi; çift başlı bir yönetimin tohumları yeşeriyor gibi. Geçtiğimiz günlerde Eğitim Bir-Sen Silivri Şube Başkanı Yusuf Güven, haddini öyle aşmış ki kendini ilçe yöneticilerin yerine koyup Kurum Net aracılığıyla bazı okullara maaş işlemleri hakkında yazı bile yazmış. "Rica ederim!” demiş. Hükümet yanlı sendikanın  temsilcileri kendilerini kaybetmeye başladı bile. Müdürlük ayrı, sendika ayrı telden çalıyor. Yalnız sendika tellerinin akordu bozuk, müdürlüğünki ise tamamen kopuk. Orkestrayı yönetecek şefe Allah kolaylık versin.
 İlçe Müdürlüğümüz sanırım hep aksayan bir ayağımız olacak. Seke seke adeta gün geçiriyor. Sıradan etkinlikler için bile okullara ne denli zorlukların çıkartıldığını bir bilseniz… Bundan dolayı bazı okul yöneticileri örneğin Çanakkale konulu programa veya Atatürk konserine okulunda izin vermedi. Bu oldukça düşündürücü.
İlçe Müdürlüğümüzde projeler çok ama icraat yok. Sizler Hijyen Projesi dışında hangi projenin gerçekleştiğini gördünüz? Yıllardan beri devam eden Yazarlar Okullarda Projesi vardı. Onda da ilçemiz bu sene yerinde saydı. İyi ki ilçemiz yazar öğretmenleri vardı.  Okullarımız kendi imkanları ve başka kurumlar aracılığıyla bazı yazarları da dışarıdan davet etti. Öğrencilere kitap almak için ilçemiz esnafı bile seferber olurken, İlçe Müdürlüğümüz gidip yine Belediye’nin kapısına dayanarak ciddi miktarlar istemeyi tercih etti. Ret cevabı da alınca ellerini kollarını bağlayıp oturdu. Oysaki Eğitimi Güçlendirme ve Geliştirme Derneğimiz var. Ancak ne işe yarıyor bilmiyoruz! Belediyenin 50 bin TL maddi destek verdiği Hijyen Projesine onların da katkısı oldu, ondan sonra da kendilerini göremedik. O da sanırım makam aracı rezaletinden sonra imaj değişikliği amacını taşıdı. Orada elde edilen gelir nereye gidiyor, nasıl kullanılıyor, birilerin özel ihtiyaçlarına mı gidiyor? Söyleyin de biz de bilelim. İnisiyatifin tamamen İlçe Milli Eğitim Müdürlüğünde olduğunu biliyoruz. Doğru değilse, düzeltin, kamuoyu da bilsin.
Projeler demişken, 2014-2015 eğitim-öğretim yılı sona ererken "Kardeş Okul-Kardeş Kurum” projesinin tanıtımı yapılmış ve protokoller imzalanmış. Müdürlüğümüz henüz basınla iletişime geçemediği ve belki de biz istenmediğimiz için davet edilmedik. Önemli değil, yeter ki doğru işler yapılsın, eğitime katkı sunulsun. Biz kamuoyu ile paylaşmasak da olur. Sizin küçük hesaplarınıza takılmak yerine biz doğru yolumuzda devam etmeyi tercih ederiz. Sizler gelip geçicisiniz, bizler hep buradayız. Yalnız gelip geçerken nasıl izler bırakacağınıza dikkat etmeniz sizin faydanıza. Şube müdürü Murat Karipçin, arayarak kendi adına özür diledi.
Biz asıl projeye dönelim. Okullarımız seçtikleri kurumlarla kardeş olmak adına protokol imzalamışlar. Fikir çok güzel, onu baştan söyleyelim ancak uygulama hiç umut verici görünmüyor. Örneklerini bir yıldır yaşıyoruz. Örneğin, Silivri İş Adamları Derneği, Silivri Kariyer ve İstihdam Ofisi ve İlçe Milli Eğitim Müdürlüğü’nün birkaç yıldır süren Mesleki Eğitim Tarama Testi Projesi var. Ancak bu sene ne oldu biliyor musunuz? İlçe Müdürlüğümüz bu projenin sağlıklı yürütülememesi için elinden geleni yaptı. Kısacası bu sene bu projede gençleri-mizin yoluna taş koyuldu, istikballeriyle oynandı. Onlara sunulan imkanlar reddedildi. Çalışma oyalandı, diğer kurum temsilcileri resmen çileden çıkarıldı.
 Şimdi söyleyin bana bu zihniyetteki müdürlüğünüz hangi okula kurumuyla işbirliği yapmak adına izin verecek? Yaşayıp göreceğiz. Eğitim-öğretim dönemi bitmiş proje yapmak aklınıza gelmiş. Göstermelik işler bunlar, geçin... Aynı tas aynı hamam dönem boyunca sürüp gitti.  
***
Bu arada kaç aydır Yetkili Sendika olmak uğruna çetin bir "savaş” veriliyor. Sendikalar sahadaydı. Eğitim Bir-Sen, eğitimcileri müdür odalarına kapatıp onlara saatlerce adeta psikolojik baskı uyguladı. Sadece üye yaparken değil, sendikasından istifa edenlere da aynı şekilde müdürün odasına çağırtıp "Nasıl istifa edersin?” hesabı soruldu. Diğer sendikaların böyle bir baskı uyguladığını ne duyduk, ne gördük. Eğitim Bir-Sen gün geçtikte kabalaşıyor. Tabi hedefleri yüksek. Bu uğurda yapamayacakları şey yok. Başkanları vekil adaylığına kadar yükseldi, neyse ki bizim temsilcimiz henüz ilçe müdürlüğü hayaliyle yanıp tutuşuyor. Ateşi daha hafif ama yakıcılığı yerinde.
Geçen dönem usulsüzlük yaparak Yetkili Sendika olan Eğitim Bir-Sen umarım bu sene aynı yönteme başvurmamıştır. Biliyorsunuz geçen dönem sürenin dolmasına rağmen fazla dört üyeyle Yetkili hakkını aldı, Türk Eğitim-Sen’in yargıya başvurması ve kazanması üzerine kaybetti.
Bu sene genel seçim havası eğitim camiasında erken başladı. Ne vaatler ama… Yöneticilikten tutun okula çeşitli hizmetlere kadar… Hem de bir telefonla her şey halledildi. Bir saatte karar verildi, bir günde yönetici olundu. Sendika temsilcileri vekil adaylarını bile geride bıraktı. Trajikomik olaylar birbirini takip etti.
İlçe Milli Eğitim Müdürü Ahmet Ay bile, makamına gelen benim bildiğim bir eğitimciye, "Yöneticiliği neden düşünmüyorsunuz hocam? Hemen Eğitim Bir-Sen’e üye olun sizi yönetici yapalım” dedi. Bilmediklerim kaç Allah bilir. Sendikaya makamdan çalıştı yani!  Niye çekinsin ki, göğsünü gere gere sendikanın değerlendirme toplantılarına katılıyor, hem hesap soranı da yok!
Biz böyle nazik nazik soruyoruz sonra kin ve nefretle suçlanıyoruz!!! Neyse ki yargı sessiz kalmadı. Bizi de bir anlayan çıktı. Umarım suçlayanlara da anlatabilmiştir. Gerçi anlamak istemeyene ne kadar anlatsan boş.
Gazetemiz yayına hazırlandığı saatlerde sendikaların üye dağılımıyla ilgili bilgiler de ulaştı. Eğitim Bir-Sen 435 üye sayısıyla yetkili sendika seçilirken, Türk Eğitim-Sen 315, Eğitim Sen 271, Eğitim İş 226 ve Aktif Eğitim Sen 32 üyeyle takip etti. Beklenen bir sonuçtu. Rüzgar onlardan yana. Hayırlısı olsun.
***
Özel Hazırlık Liseleri’ne gelince, daha önce de haberimizde yer verdiğimiz gibi Milli Eğitim Bakanlığı velileri erken kayıt yaptırmamaları konusunda uyardı. Eğitim Öğretim Desteği şartları, ödenecek tutar, ödeme ve müracaat şekli ile hangi Özel Okulların ve ne kadar öğrencinin bu destekten yararlanacağı Ağustos ayı içinde bildirileceği duyuruldu. İş ve işlemler de bu bildiriye göre yapılacağı açıklandı.
Öğrenci ve velilerin mağdur olmamaları için, kayıt yaptırmak istedikleri Özel Temel Liselerin Milli Eğitim Bakanlığı’ndan izin alıp almadığını araştırarak kayıt yaptırmaları gerekmekte. Açılmış olan Özel Temel Liselerin listesi Özel Öğretim Kurumları Genel Müdürlüğünün http://ookgm.meb.gov.tr web sayfasında  yayınlandı. Söz konusu listede henüz bir ilçemiz kurumunun adı yer almıyor.
İlçemiz dershanelerinden Sınav, Anafen, Uğur, Fen Bilimleri, Fem ve Final başvuruda bulundu. Aralarından Fen Bilimleri, Fem ve Anafen Dershaneleri’nin işlemlerini tamamladığı ve Özel Öğretim Kurumları Genel Müdürlüğü’nün web sayfasında yer almak üzere olduğu, Uğur’un da işlemlerinin tamamlanmakta olduğu öğrenildi.
Ancak moralinizi bozmak istemem ama yaklaşık bir ay önce ulusal eğitim sitelerinde yer alan ve yeni kriterlerin getirilerek her ilçeye bir Özel Hazırlık Lisesi’ne izin verileceği haberi ortalığı karıştırdı. Dershaneleri kapatmak üzere herkese söz veren hükümet, Türkiye genelinde yoğun başvuru üzerine anlaşılan sadece lise öğrencisi başına 3.500TL’yi de düşününce caymak için neden aradığı yorumları yapıldı. Özel okula verilen teşvik ciddi maddi bir yük oluştururken, diğer taraftan devlet okullarının son sınıflarının boşalacağı, öğretmenlerinin ise norm kadro fazlası durumuna düşeceği tahmin ediliyor. Özel Hazırlık Lisesi’ne 8-10 Bin TL veremeyecek durumda olan aileler ise başka tarafta. Bir bilinmeze doğru yol aldık gidi-yoruz, öğrenci ve velileri oldukça endişeli. Ancak karar vermek için erken kayıt ye-rine Ağustos ayını beklemek gerektiği unutulmamalı.
***
19 Mayıs Atatürk’ü Anma, Gençlik ve Spor Bayramı kutlu olsun.  Ulu Önder Mustafa Kemal Atatürk’ü minnet ve saygıyla anıyorum.
Gençlerimiz çok daha iyi bir gelecek hak ediyor. Onlara iyi bir miras bırakmak elimizde.

YORUM YAP