" Yolsuzluk iddialarında kaybeden Türkiye oldu "
" Bu iş İstiklal Mücadelesine dönüşmüştür. "
Bu sözlerin Türkçe meali :
" yolsuzlukları yapmak değil ama konuşmakbatırır bu ülkeyi "
Sözlerin sahibi de …
Çiçeği burnunda AKP Silivri İlçe Başkanı Dilek Demiral …
Bu sözleri daha önce AKP’nin tepe yöneticilerinin ağzından duymuştum onları tekrarlıyor…
Hatta , sözlerin devamı var …
" Bunlar komplo, kirli oyunlar, uluslar arası sermaye,yerli işbirlikçileri, Amerika Birleşik Devletleri , İsrail v .s. "
17 Aralık "Büyük Yolsuzluk Operasyonu " sonrası . Haber bültenlerinde gördüklerimiz " ayakkabı kutuları içinde saçılan paralar çıkıyor. Bakanın oğlunun yatak odasında etrafa saçılı dolarlar.Para kasaları v.s. "
Sayın Başkana inanacak olursak …
Bütün bunlar " iddia " …
Komplo …
Kirli oyun …
Bunları konuşmak doğru değilmiş…
Türkiye bunları konuştukça kaybediyormuş …
O nedenle de …
"tekrar İstiklal Mücadelesi " hedefini ortaya koyuyor…
***
Ve…
Bölge Milletvekili Tülay Kaynarca ;
" Sert rüzgarlar estiğinde çürük kuru yaprakları dökülür.Ama çınar dimdik ayakta kalır " demiş…
Belli ki …
Partisi içinde de yolsuzlukların yapıldığına inanan var. Onlara " inanmayı bu günlerde geçer " diyor…
***
İstanbul Milletvekili Ünal Kaçar :
" Bu millet bu kirli oyunları tezgahlayanları da, kirli oyunların oyuncuların da çok iyi biliyor " demiş…
(En azından ben bilmiyorum ama neyse )
Bütün bunlar oyunmuş , serapmış meğer …
Bakar mısınız ?
ODA SEÇİMLERİ
-------------------------
Silivri’de Partilerin adayları tamamlanmamış olsa bile yerel seçimler yapılacak ve az kaldı …
Yalnız …
Bu arada Odaların seçimleri gündemde …
Adaylar …
Harıl,harıl çalışıyorlar…
Gözlemim …
Ne hikmetse …
Geçmiş yıllara bakınca Esnaf Odasında adaylar fazla …
Şoförler ve Otomobilciler Odası da öyle …
Şunu söyleyeyim…
Aday fazlalığı kötü bir şey değil …
Adayları kutluyorum…
Ve…
Başarılar diliyorum …
***
Aday kişi , herhangibir partiye üye veya sempati duyabilir,bu gayet normal. sakıncası da yok…
Da …
Şu kadarını söyleyeyim …
Aday, "neden aday olduğunu " seçilirse "ne yapacağını” söylemekten ziyade "şu partinin adayıyım " " arkamda şu kişi var.”" beni şu destekliyor " gibi sözlerde kendisine destek sağlamaya çalışırsa, hanesine kazanç değil kayıp yazar …
17 ARALIK
-----------------
Bunları yazmak insanın içinden gelmiyor ama yazmadan da olmuyor…
Geçen hafta , Özel İdare binası önünde bir dostla karşılaştım …
Dostum , yazılarımı okuyormuş ama hep " bir tarafın yaptıklarımı yazıyorsun " diye sitemde bulundu…
Ben de " ne yapayım , yapılan bunca yolsuzluklara karşı tarafsız olamam ki " diye ona sitemde bulundum ….
İnanın her hafta bunları yazmaktan zevk almıyorum ...
Bu gazete "yerel " gazete olduğunun farkındayım ama şunu da biliyorum " yolsuzluklara her hafta bir yenisi ekleniyor, onlardan bahsetmezsem , o zamanda vatandaş " memlekette bu kadar yolsuzluklar varken sen kalkmış , neyle uğraşıyorsun " diyor…
Kısaca…
Genel haberlerden yerelde olup bitenler güme gidiyor…
İlçe örgütlerinin yaptıkları etkinlikler ilgi çekmiyor…
Neredeyse…
Yerelde siyaset yapılamaz hale geldi…
***
Bu hafta , yine rüşvet yolsuzluk meseleleri ile boğuşarak geçirdik…
Ve, şu an ,yolsuzlukları yok sayan, yolsuzlukları perdelemeyeçalışan bir iktidarla karşı karşıyayız Bu da ülke tarihinde bir ilk …
Ve ..
Bu güne kadar…
Olaylarda adı geçen kişilerden görüntülere " yok böyle bir şey, o paraları oraya polis koydu " diye itiraz edeni duymadım ama " görüntüleri ,niye televizyonlara dağıtıldı " diyenlerin olduğunu duydum …
Hükümet kanadının da henüz " o gördükleriniz yalan, görüntülere inanmayın " diyen yok…
Öbür taraftan , operasyonları yapan polis ve yargı hallaç pamuğu gibi atılıyor ilk operasyonların yapıldığı (17) Aralık’tan bu yana…
HER YER YOLSUZLUK
--------------------------
Ve,Savcının Dubai seyahati meselesi …
Burada ilginç olanı …
Rüşvetse eğer "rüşveti " verenin itirafı var.
"Kim ? "derseniz …
Hemen söyleyeyim …
Adı geçen Savcının daha önce toplattığı kişilerin içinde bulunan bir iş adamı . Ülkenin en büyük inşaat şirketlerinin sahibi .Ve, adı geçen Hükümetle de , adı geçen Bakanlıkla da içli dışlı . Bu iş adamının şirketlerini Ülkenin bir çok yerinde "TOKİ " ile yapmış olduğu inşaatları görüyoruz…
Bu Ünlü inşaatçı ; rakam da vererek " Savcının Dubai masraflarını ben ödedim " diyor. Bir gün sonra "masraflarını ben ödedim " dediğiSavcı " yok öyle bir şey , ben kendim ödedim " diyor. Ve, Başbakanın kendisi için söylediği bilmem kaç kere yurtdışına gidiyor laflarına karşılık " ispat ederse anında istifa ederim, şayet ispat edemez ise kendisi istifa etsin " gibi cevaplar veriyor.Ve, Savcımız devam ediyor
" Başbakan ,iki saygın hukukçu vasıtasıyla Bursa’da bir otelde beni tehdit etti "diyor. Başbakan anında " yok öyle bir şey " diye yurtdışından yanıtlıyor…
Bu arada , Başbakanın yandaş medyası , her gün savcıyı yalanlama telaşı içinde çırpınıyor,Başbakanın oğlunun niye ifadeyi gitmediğini sorgulamadan ..
Ve, sanki , daha önce Ergenekon ve Balyoz davalarında " davalarında yargının işine karışmayın " diyen başkalarıymış gibi.
***
Dubai meselesinde Rüşveti Veren itiraf ediyor …
"Rüşveti veren de alan da suç işlemiş sayılır " derler …
İşte burada o kural işlemiyor…
Yani…
Adı geçen bu ünlü iş adamına " bu bir rüşvettir ,sen de suç işledin, gel bakalım " dendiğini duymadım…
***
Al işte …
Bi daha …
Yer : İzmir Limanı …
Olaysın içinde eski bir Bakanın , Bacanağının adı geçiyor. Bacanak,operasyonun ilk günleri yakalanamıyor, (4) gün sonra teslim oluyor. Gazeteciler , AKP’nin İzmir Büyük Şehir Belediyesi adayı olan bu eski Bakana "ne iştir ? " diye soruyorlar , eski bakan ne hikmetse , soruya bozuluyor. Yüzündeki ifadeden ne kadar kızdığı anlaşıyor. Hayret bir şey…
***
Al işte …
Bi daha …
Bu defa yolsuzluk operasyonunu adresi Mersin Gümrüğü …
Haber kanalı , öncesinden şekilde " operasyona karar Gümrük Bakanından çıktı " diyor,ne hikmetse …
***
Sahi…
O "Büyük Yolsuzluk Operasyonu sonrasında ikinci dalga operasyonda düğmeye basıldı , içinde Sayın Başbakanın oğlu da var. " dendi. Sorması ayıp ama " ne oldu o mesele ?.”
***
Evet …
Gördüğünüz gibi …
Her gün bir yolsuzluk haberi …
Her yer yolsuzluk …
UNUTTURMAYACAĞIM
------------------------------------
AKP yöneticilerine söylüyorum …
Tam (12 ) yıldır iktidardasınız …
Bu güne kadar …
Bu kadar zaman içinde …
İki satırlık bir düzenleme ile çözebilecek " TAPUSUZ KÖYLER " sorununu çözemediniz …
Unutmayacağım …
Ve …
Önümüz seçim …
Sandıklar kuruluyor …
Bu sorun …
Şimdi Mahalle olan her köyde ve köyün her kahvesinde karşınıza çıkacak …
Unutturmayacağım …
BİR KUTLAMA
----------------------
"10 Ocak Çalışan Gazeteciler Günü " geçtiğimiz haftaydı ve her yerde olduğu gibi Silivri’de de kutlandı…
Gecenin adı " Çalışan Gazeteciler Günü " idi ama adeta " çalışmayan ve çalışamayan " gazetecilerin hatırlandığı bir güne döndü …
Gazetecilik gerçekten zor iş…
Kutluyorum …