Sevginar Sali

Balcıoğlu mu, Yılmaz mı?

Silivri'nin 150 bin'e yakın seçmeninin 31 Mart 2024 yerel seçimlerinde cevap vereceği temel soru “Bora Balcıoğlu mu, Volkan Yılmaz ile devam mı?” olacak.
İki aday nitelik açısından çok farklı.
Yılmaz'ın 2. Dönem vaatleri öngörülebilir; 1'incisinde yaptıkları yapacaklarının güçlü bir teminatı. Balcıoğlu'nun son 15 senesi siyaset sahnesinde geçti. İcraattan ziyade alanının daha soft, sıcak kanlı, efendi ve sempatik yaklaşım yönünde seyretti.
Örneğin CHP'nin Adayı Melih Yıldız olsaydı, Volkan Yılmaz ile arasında bir nitelik rekabetinden söz edebilirdik. CHP, Balcıoğlu'nu adaylaştırarak mevcut yönetimin yaptıkları değil, boş bıraktıkları alanlardan iktidar fırsatını yakalamayı tercih ettiğini ortaya koydu. Bu doğru bir strateji mi? Evet. Silivri'ye artı değer katan bir şey mi? Hizmet çıtasını yükselten bir iddia mı? Hayır. CHP adayı mevcut iktidar ile yarışarak değil, çevresinden dolaşarak, kırıp döktüklerini veya ulaşamadıkları, uzlaşamadıklarını toparlayarak bir yükseliş planlıyor.
CHP'nin Silivri'de bölünme endişesi haksız değil ama kaybettiği seçimlerin tek başına nedeni değil bence. Aday olmazsa kimse Melih Yıldız veya Doruk Bulut, Semih Ayeş'in başka partiden aday olacağı kuşkusunu zerre kadar taşımıyordu. Ancak Balcıoğlu için bu risk vardı ve CHP başta bunu bertaraf etmekle angaje oldu. Balcıoğlu, böyle bir yola girmek durumunda kalsaydı destekçi tabanı oluşan mağduriyet tablosu nedeniyle hak da verirdi.
İki adayın benzeştiği tek ortak nokta kişisel oy averajı. Toplayacakları desteği hesap ederken partilerinin oy oranına bağlı kalırsanız çok yanlış bir hesap ve sonuca ulaşırsınız. Yılmaz'ın şahsi oyları temsil ettiği partilerin üstünde bir rakama ulaşırken, ilk seçiminde (Silivri'ye kazandırdığı hizmet ve yatırımların hiçbiri yokken), Balcıoğlu bu hususta ilk kez somut veriler ortaya koyacak. 2019'da “Nereden aldı bu kadar oyu bu adam?” diye şaşırdığımız Volkan Yılmaz vardı, 31 Mart gecesi Balcıoğlu'nun ilk sandık karnesini okurken “O kadar destek vardı oylar nerede?” diye konuşurken kendimizi bulabiliriz.
Mevcut Başkan için daha az değil ama Balcıoğlu açısından seçim kampanyası çok önemli ve bir o kadar hassas bir süreç olarak görülüyor.
Volkan Yılmaz, Silivri ile ilgili heyecanını kaybetmiş bir Belediye Başkanından aldı seçimi. Belediye Başkanlık performansı selefinin kıyasında büyük fark yarattı. Balcıoğlu'nun rakibi, hem çok güçlü, hem de Silivri'ye hizmet heyecanı konusunda herhangi bir azalma emaresi göstermediği gibi her gün azmi ile şaşırtmaya devam ediyor.
Çok hesap yapanlar çok yanılır ama şu algoritmanın önemli noktalar ve kafalarda siyaseten işlediğini biliyorum: “Volkan Yılmaz, 2. Döneminden sonra Ankara'ya gider. Balcıoğlu seçilirse gideceği bir yer olmaz, kazık çakar. Yılmaz kalsın, Balcıoğlu geleceğine…” Tam da bu noktada Balcıoğlu'na siyasi yol arkadaşları da dahil öyle aşım şahım bir destek beklenemez.
Henüz kampanyanın çok başındayız ilerleyen süreçlerde işin rengi değişecek kuşkusuz ancak Volkan Yılmaz'ın koltuğunun sallandığını görmeden kimse Bora Balcıoğlu'nun yanında kolay kolay yer almaz. Ve şöyle de bir durum var ki Yılmaz koltuğunda oldukça sağlam oturuyor, rakibi de öyle bir etki yaratacak nitelikte görünmüyor.
2019'da Özcan Işıklar'a AK Parti'den Metin Karakaş'lar, Hüseyin Turan'lar aday adayı olmuşken Silivri'nin MHP'ye bırakılması sürprizi sonrasında söylenen “Seçimi %70'le aldın hayırlı olsun”lara ilk duyduğum anda “Volkan Yılmaz kolay bir rakip değil” tepkime şiddetle karşı çıkan isim süreci belki en acı ama hakkında da en hayırlı şekilde tecrübe etti.
Demem şu ki Volkan Yılmaz çok güçlü bir rakip, Bora Balcıoğlu'nun ise Allah yardımcısı olsun!

YORUM YAP