Basın ile ilgili en sık dillendirilen eleştiri ‘tarafsızlık’ üzerinden yapılanlardır. Oysa tarafsız kaldığınız sürece etkinliğiniz azalır. Kamuoyu etkinlik ile oluşturulan bir süreç olduğuna göre ve basını güçlü kılan bu kamuoyu oluşumu ise taraf olmamak çok mümkün değil.
Yerel basın olarak bakıyorum da taraf olmaktan belki maddi kayıplarımız oldu ama manevi olarak güçlendik. Karşı tarafın saldırıları kurumları, insanları inançlı ve çalışkan oldukları kadar güçlü kılar. Bunun için basın olarak doğru bildiğimiz, inandığımızdan yana taraf olmanın ihtiyaç olduğu kanısındayım. Yıllardır süre gelen basın tarafsızdır miti bir yana basın güçlü olmayı önemsemeli. Bunu yaparken de yanlışı savunmamalı, kamu çıkarlarını koruma görevinden taviz vermemeli.
CHP Meclis Üyesi Şenel Yıldırım’a kaçak hafriyattan kesilen cezaların açıklanmasını Belediye Başkanının, yerel iktidarın bir zafiyeti olarak gösterme çabaları söz konusu. Oysa tam aksine; yerel yönetimin “bizden olduğu için kimsenin yanlışını örtbas etmeyiz” anlayışını sergiliyor bu uygulama. “Belediyeye bak kendi meclis üyesine ceza kesmiş, bunu da açıklıyor” diyenler neyi eleştirdiklerinin farkında mı Allah aşkına? Tabi ki yaptığı şey yanlış ise bunu denetlemekle yükümlü merci müdahale edilecek, cezası neyse uygulanacak. Bunu belediye açıklamadan önce bilmeyen çok azdı. Açıkladıktan sonra onlar da öğrendi. Silivri Belediyesi’nin yanlışa müsemma tanımama kararlılığını hissetti.
Konu, Şenel Yıldırım meselesi değil, Silivri Belediyesi’nin yapması gerektiğini yerine getirmesiyle ilgili. Bugün yanlış içinde söz konusu meclis üyesi olur, yarın bir başkası aynı şekilde cezası neyse katlanır. Meclis üyesi oldu diye yaptığı şeye göz yumulursa asıl hata o zaman işlenir.
Meclis üyesi olan insanların sıradan vatandaşlardan daha önemli sorumlulukları vardır. Yanlış uygulamalarda yerel yönetimin yetkisi içerisinde cezalandırılan kişi ve işlemleri takip etme sorumluluğu onlarda olduğu için yanlış yapanlardan olmamak için herkesten büyük gayret sarf etmeliler. Etmiyorlarsa herkesten çok onlar ayıplanır. Sıradan Ali, Veli efendinin yanlışı sadece onu ilgilendirirken, bir meclis üyesi, başkan yardımcısı veya seçilmiş bir başka kişinin hatası daha fazla dikkat çeker, yankı uyandırır. Çünkü bu insanların sorumlulukları da imtiyazları da büyüktür. Tıpkı sıradan bir insan ile yaşadığınız münakaşa ve kamu görevlisiyle aranızda cereyan eden kavganın sonucunun aynı olmaması gibi.
Hak ve hukuku bilerek, doğru olanın ışığında yürür, işlerinizi yaparsanız sıkıntı yaşamazsınız. “Yok ben hatamı yaparım halkın bana verdiği yetkiye dayanarak, ilgili merciler buna göz yumsun diye beklerim” derseniz ve o merciler bunu yaparsa içinden çıkılmaz bir yanlış yaşanır. Silivri’yi temsil etme görevini üstlendiyseniz, halk adına karar verme yetkisini paylaşıyorsanız herkesin hakkınızda laf söylemesini, sizin davranış ve işlerinizi sorgulamasını göze almışsınız demektir. Tıpkı şöhret bedeli gibi herkes payına düşeni yaşar. Hatalarınızın görmezden gelinmesini beklemek yerine, hata yapmamaya özen gösterin hayatınız emin olun daha kolaylaşır.
HAYDİ SİLİVRİ,
EMNİYETİNE SAHİP ÇIK
Silivri Emniyet Müdürü Tahsin Fidan, rutin çalışmalarının yanı sıra teşkilata yeni bir merkez kazandırma gayretiyle kararlı bir biçimde mücadele veriyor. İlk etapta kiralama ile ilgili onay beklenen süreçte, taşınma ve yeni yerin düzenlenmesinde gerekli imkanlar için organize edilen tiyatro etkinliğine destek verelim. Asayiş sorunu kimsenin ‘beni ilgilendirmiyor’ deyip de kenara çekileceği bir gündem değil. Birlikte çalışarak, dayanışma ve elbirliği ile yaşanan sorunlara çözüm bulabiliriz. Emniyet, eksikliklerini telafi etmek için uğraşırken, Silivri halkı olarak bu sürecin dışında kalmamız haksızlık olur. Tahsin Fidan bugün var yarın yok. Emniyet hizmet binası ile ilgili yaptığı çalışmaları da sırtına alıp gittiği yere götürmesine imkân olmadığına ve Silivri halkı olarak bizler faydalanmayı sürdüreceğimize göre, Fidan’dan daha çok duyarlılık gösterme zorunluluğumuz ortada. Kimin imkanı, gücü ne kadar ve neye yetiyorsa. Hem gidip bir tiyatro oyunu izleyelim hem de Silivri’nin asayiş içerisinde, güvenli geleceğine katkı sunalım. Haydi Silivri, Emniyet’ine sahip çık.
AVRUPA ÜNİVERSİTESİ
HAZIRLIKLARI SÜRÜYOR
Silivri Belediye Başkanı Özcan Işıklar’ın ekibi ile birlikte, Selami Değirmenci döneminde temelleri atılan, Türk-Alman Üniversitesi’nin Silivri’ye yapılması konusunda alt yapı hazırlıkları sonrasında gelişmeler devam ediyor. Ekim 2011’de start vereceklerini belirten vakıf yetkilileri, kuruluş çalışmalarını planlı, programlı bir şekilde sürdürüyor.