Başkan Balcıoğlu’nun önündeki en büyük sınav

Şubat meclisi oldukça renkli ve bir o kadar gergin geçti.
Gerilim, Başkan Bora Balcıoğlu ile muhalefet arasında değil de meclis grupları arasında cereyan etti bu kez. Yükselen tansiyonu yatıştırmak da Başkan Bey'e kaldı. O'na nazaran meclis grubu muhalefetin eleştirilerine daha tahammülsüz. Alışa geldiğimiz “muhalefetin yaramaz çocuğu” tanımları bu dönem CHP Grubunda iktidar saflarında Mehmet Keleş olarak kendini istikrarlı bir biçimde hissettiriyor. Keleş'in nazik kişiliği, siyasi kimliğine bürününce ortaya bambaşka bir şey çıkıyor. Muhalefetin damarı üzerinde tepinirken, temsilcisi olduğu iktidarı soktuğu durumun farkında mı değil, Başkanına bir kastı mı var düşünüp kalıyor insan. Özellikle meslektaşı MHP Grup Sözcüsü Sultan Aşkın ile yaşadıkları gerilimlere meclisin AK Parti saflarındaki bir diğer avukatı Semanur Kepenek da eklenince oluşan kördüğüm, bu kez çatışmanın şiddetini iyice yükseltti.
Genel siyasetteki gelişmeler yereldeki muhalefet AK Parti ve MHP'nin zayıf noktaları… Geçmiş yerel iktidarlarındaki kozlar, CHP'nin yönetimi devraldıktan sonra yönünü belirlemeye çalışan taze iktidar adımları muhalefetin güç alacağı alanlar.
Beş yılda genel iktidar gücü ve CHP'nin “ceketini koysa kazanacağı” siyasi algısından yoksun oldukları bilinci ile ciddi bir yerel yönetim, hizmet ve yatırım disiplininde çalışılan MHP dönemi sonrasında yeni iktidarı değerlendirmek gerek.
CHP'nin arkasında bir süre daha genel iktidar olmadığı bilinciyle seçildiler. İBB'nin imkanları az olmasa da Hükümet kadar da kuvvetli olmadığı kimse için sır değil.
Son yerel seçimlerini pek çok açıdan yorumlayabiliriz ama bilinen bir teşbih ile söylemek gerekirse “Kaldırımları altından da yapsanız, insanların gönlüne giremezseniz, seçim kazanamazsınız.” Bu gerçeğin altına Silivri'de bugüne kadarki bütün seçimlerimizi gözden geçirerek imzamızı topluca atabiliriz sanıyorum.
Muhalefetin temel motivasyonunun o kadar çok hizmet ve yatırıma karşın, daha azına razı olunması ile belirlenen iktidara yönelik kızgınlığın olduğunu düşünüyorum. Halka kızamayacaklarına göre Bora Balcıoğlu'na yüklenecekler. İnsanın kendi hataları ile yüzleşip, kabullenmesi de kolay olmuyor çünkü. Suçu kendinde, suçluyu başka yerde aramak zor, senin yerine tercih edilene yüklemek kolay.
Muhalefetin eleştirilerine kendince, tabanında kabul görecek ve tarafsızlarda makul karşılanabilecek cevaplar üretiyor Başkan Bey. Geçen dönemden kalan hiçbir işten/yatırımdan vazgeçmemesi, ama az ama çok üstüne koyma çabası da inkar edilemez.
Son meclis kapsamında CHP'deki çok sesliliği kabul ederek yine de bunun temsil ettikleri iktidarı zayıflatmak, zor duruma sokmak yerine elini güçlendirmeye yönelik olması gerektiğini hatırlatmak gerekir.
Bir de Kültür ve Gençlik Merkezi'nin Silivri Belediyesi tarafından kaba inşaatı tamamlandıktan sonra iç işçiliğinin İBB'ye devredilmesi hakkındaki protokolü komisyonlara havale etmeksizin meclisten geçirebileceğini düşünmek ve bu konuda kısa süreli de olsa ısrar etmesi Başkan Bey'i boşluğa düşürdü. Komisyonda incelemedikleri iş birliği protokolünü muhalefetten de meclisten de oylamalarını bekleme iyimserliği yersizdi.
Başkan Bora Balcıoğlu, muhalefetle kurduğu dengeli iletişimle dikkat çekiyor. Ancak iktidar grubu içindeki uyumsuzlukları gidermek ve daha güçlü bir ekip ruhu yaratmak, önümüzdeki dönemde kendisi için en önemli meselelerden biri. Çünkü en büyük sınav, dışarıdan gelen eleştiriler değil, içerideki bütünlüğü koruyabilmektir. Aksi takdirde, içerideki uyumsuzluklar, dışarıdaki muhalefetten daha büyük bir tehdit haline gelebilir.

YORUM YAP