AK Parti İl Yönetim Kurulu Üyesi Mahmut Yusuf'tan dikkat çeken emanet vurgusu. AK Parti'nin teşkilat programında konuşan Yusuf, “Nasıl 2019 yılında Mutlu başkanımızın başkanlığında Silivri'de Cumhur İttifakımızın Belediye Başkan Adayı Volkan başkanımızı o koltuğa oturttuysak, bugün de Ekrem başkanımızın koordinatörlüğünde, hepimiz onun yanında tekrar Cumhur İttifakımızın adayı Volkan Başkanımızı o koltuğa oturtmak teşkilat mensupları olarak boynumuzun borcudur. Bu bize Cumhurbaşkanımızın emanetidir, talimatıdır. Bunu yerine getirmek, teşkilat mensuplarının görevidir. Bunu 31 Mart seçimlerinde inşallah yapacağız, bu iradeyi ortaya koyacağız” dedi.
AK Parti İl Yönetim Kurulu Üyesi Mahmut Yusuf, Teşkilat mensupları ile buluşmalarında yaptığı konuşmada şu sözlerine yer verdi: “Toplanmamızın bir sebebi var. Bu sebep malum 31 Mart'ta hasretle beklediğimiz, Silivri'de hizmete devam, İstanbul'da da Cumhurbaşkanımızın ifadesiyle fetret devrine son vermek üzere yola çıkmış bulunuyoruz. Hedefimizi koymuşuz, menzilimiz belli. Bu hedefe en yüksek düzeyde Silivri'den destekle beraber ulaşacağız inşallah.
“BİZE EMANET EDİLEN VOLKAN BAŞKANIMIZA SONUNA KADAR SAHİP ÇIKACAĞIZ”
Volkan başkanımız bir şey söyledi. Cumhurbaşkanımız ve çok kıymetli Genel Başkan Devlet Bahçeli, Volkan başkanımızı burada bize emanet etti, kendileri de ifade ettiler; “Ben size emanetim.” AK Parti teşkilatları olarak, çok kıymetli Silivri'de “Ben Ak Partiliyim” diyen herkese söylüyorum. Emanete nasıl sahip çıkacağımızı size anlatmama gerek yok. Anadolu ve Trakya kültürüne baktığınızda emanete nasıl sahip çıkıldığını bugüne kadar atalarımızdan, dedelerimizden nasıl emanete sahip çıkıldığını bilirsiniz ve görürsünüz. Bunu hiç anlatmaya gerek yok. Cumhur İttifakı Belediye Başkan Adayımız Volkan başkanımıza bir emanet olarak sonuna kadar sahip çıkacağız.
“FETRET DÖNEMİNE SON VERECEĞİZ”
Bunun dışında 5 yıldır İstanbul'un kaybettiği hizmetleri, yeniden kazandırmak için 31 Mart seçimlerinde yine Silivri'den en yüksek düzeyde katkıyla beraber Cumhur İttifakımızın adayı Murat Kurum başkanımızı o koltuğa oturtarak yine Cumhurbaşkanımızın ifadesiyle fetret dönemine son vermiş olacağız.
“CUMHURBAŞKANIMIZA BİR BORCUMUZ VAR”
Volkan Başkanımız, “Benim sizlere bir borcum var” dedi. Borç deyince aklıma şu geldi, Volkan başkanımızın eğer Silivrililere bir borcu varsa, Silivri ve İstanbul halkına ve Türkiye'de yaşayan “Ben AK Partiliyim” diyen, bu ülkenin oksijenini tüketen herkes için söylüyorum, hepimizin Cumhurbaşkanımıza bir borcu yok mu diye aklıma geldi. 22 yıldır tabiri caizse kelle koltukta buralara kadar bu ülkeyi bütün badireleri atlatarak, günde 4-5 saat uyuyarak bu ülkeyi oralardan buralara getirdiyse Cumhurbaşkanımıza da bir borcumuz var diye düşünüyoruz.
Peki, bu borcu hep beraber Silivri'deki AK Partililer olarak özellikle ödemek istemez miyiz? Hepimiz ödemek isteriz. O zaman 31 Mart'a kadar üzerimizde bulunan son damla teri de akıtana kadar çalışıp işte o günün arifesindeyiz. Cumhurbaşkanımıza bir nebze de olsa o borcumuzu ödeyelim lütfen.
“CUMHURBAŞKANIMIZ DAVA ADAMI, PARTİLERİMİZ DAVA PARTİSİ”
Cumhurbaşkanımız ve AK Parti Cumhur İttifakı sıradan bir ittifak değil, Cumhurbaşkanımız sıradan bir Cumhurbaşkanı değil, sıradan bir genel başkan değil aslında bir dava adamı. AK Parti bir dava partisi, Milliyetçi Hareket Partisi de öyle bir dava parti. Bunu nereden görüyoruz? Bakınız 22 yıldan beri eğer Cumhurbaşkanımız ve Devlet Bahçeli bir dava adamı olmamış olsaydı, Cumhurbaşkanımıza kayıtsız ve şartsız destek vermemiş olsaydı ve gerçekten o ittifak bir davayı güden ittifak olmamış olsaydı bugün Taksim'deki Taksim Camisi'ni göremezsiniz. Eğer Cumhurbaşkanımız bir dava adamı olmamış olsaydı, AK Parti ve Cumhur İttifakı da bir dava ittifakı olmamış olsaydı “açamaz” dedikleri, yıllarca kapalı olup sadece bir müze olarak kullanan Ayasofya bugün açılmamış olurdu. Eğer Cumhurbaşkanımız bir dava adamı olmamış olsaydı, Cumhur ittifakı da bir dava ittifakı olmamış olsaydı, bugün çocuğunu askere gönderip de sadece başörtülü olduğu için yemin törenine katılamayan annelerimiz eğer bugün vali, hakim, savcı olabiliyorsa onların sayesindedir. “Kamu alanıdır” deyip başörtülü birisini benim devletimin, memleketimin bir kamu alanına sokmuyor da bugün giriliyorsa AK Parti bir dava partisidir. Cumhurbaşkanı bir dava adamıdır. Devlet Bahçeli bir dava adamıdır. Cumhur ittifakı da bir davayı güden ittifaktır. Bundan hiç şüphemiz yok.
“DAVA PARTİLERİNE VE ADAMLARINA SİLİVRİ'DE BİR OY DAHA KAZANDIRMAK BORCUMUZ”
O zaman bizim borcumuz nedir? İşte seçimler geldiğinde o dava partisine, o dava adamlarına bir oy daha Silivri'de fazla kazandırmaktır. Eğer bütün imkanlarımızı, fedakarlıklarını ortaya koyup AK Parti'ye bir oy daha kazandırabilmiş sorsak, işte o dava adamlarına ve olan borcumuzu bir nebze ödemiş olacağız. Aksi halde oraya borçlu kalmış olacağız. O zaman Silivri'den bütün taşları kaldırarak Cumhur İttifakı'na bir tane daha oy var mı diye bakarak o oy ordaysa onu mutlaka Cumhur İttifakı'na kazandırmamız lazım. Teşkilat mensupları olarak da, Silivri'de yaşayan insanlar olarak da görevimiz budur. Silivri'den bu ittifakın, bu hizmetlerin devamını sağlamak için bunları yapmaya mecburuz.
“VOLKAN BAŞKANIMIZI O KOLTUĞA YENİDEN OTURTMAK, BOYNUMUZUN BORCU VE CUMHURBAŞKANIMIZIN TALİMATI”
Şimdi AK Partili teşkilat mensuplarına da söylüyorum; nasıl 2019 yılında Mutlu başkanımızın başkanlığında Silivri'de Cumhur İttifakımızın Belediye Başkan Adayı Volkan başkanımızı o koltuğa oturttuysak, bugün de Ekrem başkanımızın koordinatörlüğünde, hepimiz onun yanında tekrar Cumhur İttifakımızın adayı Volkan Başkanımızı o koltuğa oturtmak teşkilat mensupları olarak boynumuzun borcudur. Bu bize Cumhurbaşkanımızın emanetidir, talimatıdır. Bunu yerine getirmek, teşkilat mensuplarının görevidir. Bunu 31 Mart seçimlerinde inşallah yapacağız, bu iradeyi ortaya koyacağız.
Tekrar katılımlarınızdan dolayı hepinize teşekkür ediyorum. Hedefimiz belli, yolumuz belli. Allah yolumuzu açık etsin, menzilimizi mübarek etsin, hedefimize ulaşmayı rabbim kolaylaştırsın inşallah. Hayırlı sabahlar.” Sevginar Sali