CHP Belediye Meclis Üyesi Aday Adayı Yüksek Mimar Aykut Batur, Silivri yönetimine yönelik çözüm önerileri ve gelişim fırsatlarıyla ilgili projelerini Hürhaber aracılığıyla anlattı.
CHP Belediye Meclis Üyesi Aday Adayı Yüksek Mimar Aykut Batur, Silivri'nin kent mimarisinin geliştirilmesi, ulaşım ve turizm alanındaki eksikliklerinin giderilmesine yönelik önerilerini anlattı.
KENT ESTETİK KURULU
Sevginar SALİ: Kentsel dönüşüm şehir mimarisi için de bir fırsat olabilir mi?
Aykut BATUR: Bu konuda ayrı bir planım var; Kent Estetik Kurulu gibi. Tekrar işlev kazandırmamız gerekiyor.
Sevginar SALİ: Nasıl işleyecek mesela?
Aykut BATUR: Orada yine konusunda uzman insanlar… Kimdir bu konusunda uzman olan insanlar? Şehir planlamacısı, mimar, iç mimar. Bunlar illaki meclis kadrosunda olmak zorunda değiller. Belediyede çalışan teknik personellerimizde iç mimarı, mimarı, şehir planlamacısı hepsi var. Olmadığını varsayalım. Mutlaka bu konuda destek olacak üniversiteden hocalar dahi olacaktır. 6 yıldır akademisyenim. Üniversitede pek çok hocam, mesai arkadaşlarım var. Kent Estetik Kurulu'nun ayda bir kez toplanması yeterli olacaktır. Her türlü kararı değil, kentin estetiğini etkileyecek önemli kararlarda mutlaka ki görüş alınması gerekiyor. Tek insanın elinde olmamalı bu.
Sevginar SALİ: Bu sadece binaları ilgilendirmiyor değil mi?
Aykut BATUR: Hayır. Mesela renkli renkli boyunuz binaları, bunlarla ilgileniyor. Hangi renkleri boyamalıyız? Yani o renk diyagramları ile ilgili profesyonelce karar verilse çok daha iyi olabilirdi. Proje güzel ama çok daha iyi yapılabilirdi. Ağaç ekilecek mesela hangi ağaçlar, neye göre ekilecek? Orada bir peyzaj mimarı ve ziraatçimiz “Ya bu ağaçlar burada büyümüyor. Onların yerine şunlar şunları kullanalım” diyebilirler. Ya da tarihi bir köprünün yanında neler olmaz, neler olmalı?
“KÂĞIT ÜZERİNDEN KARAR VERDİĞİNİZ ZAMAN ŞEHRİN DİNAMİKLERİNİ KAÇIRIRSINIZ”
Şehir içi yol düzenlemelerimizi yanlış buluyorum, geliş gidiş yol düzenlemelerimiz de yanlış. Kağıt üzerinden karar verdiğiniz zaman şehrin dinamiklerini kaçırırsınız. Hangi sokağın yani akışının hızlı olduğunu, daha fazla sirkülasyon olduğunu kağıt üzerinde belirleyemezsiniz. Burada yaşamayan insan, kağıt üzerinde İstanbul'dan bunu belirleyemez.
“OTOGAR ORADAN MUTLAKA TAŞINMALI”
Kent içerisindeki trafiğimiz çok kötü. Giriş çıkış saatleri, büyük araçların mutlaka kontrol altında olması gerekiyor. Otogarının mutlaka oradan taşınması gerekiyor. Yeni otogar alımımız var, planlarda var mevcut. Orası şehrin çıkış noktası. Bazı planlar açıklandı Volkan Başkan tarafından bu yol düzenlemeleriyle ilgili ama otogar hala orada duruyor. Otogarın orada olması bence hatalı.
Sevginar SALİ: Yeni Otogar yeri var dediniz, nerede?
Aykut BATUR: Bildiğim kadarıyla Yeni Mahalle civarlarında. Otobandan direkt çıkabileceğiniz bir güzergah oluşturulması gerekiyor.
“EN BÜYÜK EKSİKLİĞİMİZ OTOPARK”
Artı bizim en büyük eksikliğimiz otopark. Şehrin 3 girişi var. Yani üçüncü giriş Vega AVM ile Devlet Hastanesinin arasında. Orada yaya kaldırımları biraz fazla geniş bırakıldı. Yaya önceliğimiz ama yollar tek şeride düşürüldü düzenlemelerde.
Sabahları Devlet Hastanesi'nin oradaki otoparktan araçlar yoğunluktan ve kargaşadan çıkamıyor.
Peki biz doğrudan şehir içerisine o trafiği nasıl vereceğiz, vermeli miyiz? Ne yapıyor insanlar? Bazıları özel araçlarıyla geliyor sabah erkenden Kiptaş konutlarında oturduklarını düşünün, Mimar Sinan mahallesinin aşağısını yani mezarlığın altında oturan insanları düşünün, şehrin yakınından, içeri girmeden o bölgede park edip yürüyerek geçecekler. Ne yapılması gerekiyor burada? Bu arazi zaten Büyükşehir'de dere kenarı. Orada, her yerde bina yapılabilir önlemler alındıktan sonra, katlı otopark yapabilirsiniz. Otogarın yerine bodruma - 5 kat dahi inebilirsiniz. Yukarıdan geldi insanlar belediyeye, çarşıya, Adliyeye otogarın orada katlı otoparka üstü tamamen geniş bir rekreasyon alanı olarak düzenlendiğini düşünün. Otogarı orada bırakacağız dediğiniz durumda. Yıkalım otogarı 5 kat inelim, - 6 kat inelim arazi ona uygun. Orada katlı otopark yaparız otogarın olduğunu varsayalım. İnsanlar çok rahatlıkla oraya gelecekler park edecekler aşağı yürüyerek gidecekler. Hayır yürüyerek gelmezlerse de onu şöyle yapabiliriz bazı belediyelerde gördüm akülü bisikletler var. Yolcu taşıyabiliyor.
Otopark ücretini ödeyen ve yaşlı çoğunlukla hani 50-60 yaş üzeri ve hamileler diyebilirsiniz onlardan on tane koyun. Özel bireyler için diyelim. Minibüs hatlarını burada etkilemek istemem onların da kazançları, hakları var. Toplu taşıma araçlarına binmekte zorlanabilecek, beklemek zorunda kalmasın diye öyle bir proje geliştirebiliriz. Görevlileri de üniversite öğrencilerinden seçebiliriz. Şehir içerisinde de trafik yoğunluğunu azaltırız.
Hasan Özvarnalı'nın orada eski festival alanına Belediye otopark, Buz Pisti Alanı yaptı. Orada zemin özelliklerine bakarak tabi oraya yine otopark yapmamız gerekiyor. Şehrin üç girişine mutlaka ve mutlaka girmeden önce insanları park ettirelim, orada minibüs hatlarımız olsun, özel ulaşım sağlayalım.
Bir de şehir içerisinde de bazı yerlerde sokaklar, bir önceki dönem çok canlandırılmaya çalışıldı Özcan Başkan tarafından. Yemeniciler sokak, onun yan sokakları yukarıya doğru, onları geliştiremedik. Bu dönem o durdu.
Bunları sokak kültürünü geliştirmemiz gerekiyor, esnafı canlandırmak lazım. Niye? Biz son 5 yıldır ekonomide mahvolduk. Esnafı nasıl destekleriz, nasıl dışarıdan kaliteli, para harcayacak yerli yabancı turist getirebiliriz, turizm adı altında neler yapabiliriz? Bunu da şöyle ayırabiliriz; bir sayfiye yeri olarak deniz kenarında hafta sonu geçirmek isteyen çay, kahve içmek isteyen ya da eğlenmek isteyen insanlar var. Evet, gündüz çay, kahve içecekler ama gece eğlenmek istiyorlar. Gençlerin hani eğlenebileceği kafe, bar tarzındaki yerlerden bahsediyorum. Bizim bunları artırmamız gerekiyor.
En azından eğlence alanlarımız olmalı.
Turistik olarak insanların aileleriyle gelebileceği, çay kahvesini içebileceği hatta kahvaltı edebileceği yerleri artırmamız gerekir. Her zaman söylüyorum, bu Silivri'de sadece belediyenin yapacağı bir şey değil. Parkköy'e kadar bizim sahilden yüzme alanları, bağlantı yollarımızı yapmamız gerekiyor. Klasis'in önüne kadar da bunu devam ettirmemiz gerek. Yani orada bir kopukluğumuz var. Yar Kafe'nin, Boşnak Bahçe'nin olduğu yerden Parkköy'e kadar tertemiz sahilimiz var.
Sevginar SALİ: Bu yıllardır konuşuluyor…
Aykut BATUR: Ama hiç kimse bir şey yapmıyor. En kötü ihtimalle insanların yaya yolu olarak ulaşabileceği bir imkan olsun ki orayı plaj olarak kullanabilsinler. Plajımız çok kısıtlı. Selimpaşa'da, Gümüşyaka'da ve bizim burada biliyorsunuz halk plajı var. Villaların önünde insanlar girmeye çalışıyor ama orada Yarların altında, çok büyük, uzun bir sahil şeridimiz var. Orası mutlaka ilk yaya trafiğine açılmalı. Kumsalları da kaybetmeden, özel belki iç, küçük girilebilecek (Klasis'in olduğu yere düşünün orada mesela bir iç liman, iskele yapılmıştı) iskeleler yapılabilir. İnsanların denize girebileceği, güneşlenebileceği yerler. Bunlar zor şeyler değil ama sadece belediyeye ait değil. Bu hükümetle birlikte izin alarak yapılması gereken şeyler. Büyük aralıklarda bunların yapıldığını düşünün. Hepsine cankurtaranlar konulduğunu, şezlongların olduğunu, sadece halk plajı bakımından, tuvaletler ve soyunma kabinleri yapılacak ihtiyaçları için belediyeye ait olan büfeler olacak. Belediye işletecek. Bunlar çok önemli şeyler.
Bir de oradan düşünsenize tren konuluyor. Tren derken tekerlekli Büyükçekmece'de var örneği. Sahil şeridinden oradan oraya gitmek isteyen insanlar diğer ucundan diğer ucuna onunla gidebilir. Düşünsenize Parkköy'den aralıklarla, 4 tane 2 gidiş, 2 geliş olsun aralıklarla. Ve oradan Klasis'e kadar gidebileceğimizi düşünün.
Deniz turizminin yanında bir de gençlerimiz için eğlence, sosyalleşebilecek alanlar olması gerekiyor. Yazları İstanbul'dan buraya eğlenmeye geliyorlardı. O kültürü de esnafları canlandırabilmek için yapmamız gerekir.
“KARAVAN KÜLTÜRÜ VAR”
Onun dışında bizim göletlerimiz ve ormanlarımız var. Turizm sadece deniz değil. Karavan kültürü vardır, karavancılar vardır, çadırcılar vardır. Silivri'de var mı? Sadece Semizkumlar'da var ama onlar da bir özel işletmenin belirlediği kıstasta devam ediyor.
“GÖLET KENARLARINDA KARAVANCILARA YER AYARLANABİLİR”
Gölet kenarlarında karavancılara yer ayarlanabilir. Bunun içinde imara gerek yok. Karavancılar grubu, özel insanlardır. Motosiklet grupları gelir, onlar için yerler ayarlayabilirsiniz. Hem deniz kenarında onlara özel yer ayarlarsınız plaj olarak hem de göl kenarında bir de ormanın içerisinde bir yer ayarlarsınız. Onları da çekmeye başlayabiliriz. İnsanlar Ege'ye, Akdeniz'e, karavanlarıyla ya da çadır kurmaya gidiyorlar.
“TARİHİ YERLERİMİZ VAR”
Tarihi yerlerimiz var. Bunları ön plana çıkartarak, restorasyonlarını uluslararası desteklerle çok rahat çözebiliriz.
“BİSİKLET YOLLARINA İHTİYACIMIZ VAR”
Onun haricinde de bisiklet yollarına çok ihtiyacımız var. Bu dönem gördüğümüz 1-2 nokta var. Yine şunu teşvik etmeliyiz, kamu kurumlarında, özel anlaşma yaparak bisikletle işe gelenlere bir takım pozitif ayrımcılıklar yapılabilir. Yeni Mahalle düzlükten oluşuyor.
“VİYADÜKTE EKSİK NOKTA”
Bir de viyadüğün eksik olduğu bir noktayı söyleyeceğim. Yaya nereden geçecek? Altındaki geçişlerde yan yollar ne olacak? Kesilecek daimi akışı sağlanamayacak. Ne yapılması gerekirdi? Bir alt geçit. Yapılamayacak diye bir şey yok. Her yerde her şey yapılabilir. Ama projeyi ucuzlatmak isterseniz maliyetini ve zamanını kısaltmak isterseniz, sebebi vardır zamanın kısaltılması için biliyorsunuz, bunu böyle yaparsınız. Hem maliyet hem zaman ama yapılamayacak bir şey değildir.
Bu yaya geçidi benim dediğim iki tane noktaya yapılsa, yan yollar kesilmez.
Sonradan yapılması çok daha zor artık. O yüzden orada da yan yolların kesileceğine emin olun. Yan yollar her zaman iki tarafta da sıkışık olacak, çünkü yayalar geçmek isteyeceği için orada ışık konulacak. Işıklarla her iki taraf da kesilecek. Bu gerçeği de söylemek istedim.
Sevginar SALİ
