BBP’den AK Parti’ye toplu transfer
BBP kurucu ilçe başkanı, mevcut ilçe başkanı ve yönetimi, kadın kolları başkanı ve yönetimi, Alperen Ocakları başkanı ve yönetimi, 2014 yerel seçimleri belediye başkan adayı 15 Ekim Perşembe günü düzenlenen rozet takdim töreni ile AK Parti safında yerlerini aldı. "Osmanlı’nın torunu Alperenler geliyor” sloganı eşliğinde parti binası önüne Türk boylarını temsil eden bayraklarla gelen BBP yönetici ve üyeleri sık sık tekbir getirdi. AK Parti Silivri İlçe Teşkilat Başkanı Rıfat Kutlu, AK Parti İlçe Kadın Kolları Başkanı Nuray Albayrak, İlçe Gençlik Kolları Başkanı Orhan Koç ve ilçe yöneticileri tarafından alkışlarla karşılandılar. AK Parti Konferans ve Toplantı Salonu’nda kaydedilen rozet törenine; AK Parti İstanbul Milletvekili Tülay Kaynarca, İstanbul 3. Bölge Milletvekili Adayı Mehmet Emin Ertekin, İstanbul İl Yönetim Kurulu Üyesi Metin Karakaş, Silivri SKM Başkanı Hüseyin Turan, belediye meclis üyeleri ve partililer katıldı. Aziz şehitlerimizin anısına yapılan Saygı Duruşu ve okunan İstiklal Marşı'nın ardından programa geçildi.
YILDIRIM: GÜN BİRLİK OLMA GÜNÜDÜR
Alperen Ocakları İlçe Başkanı Hüseyin Yıldırım, rozet töreni öncesi kısa bir konuşma yaparak düşüncelerine açıklık getirdi. "Burada olmak bizi hem onurlandırıyor hem de gururlandırıyor. Bugünlerde ülkemizde yaşanan olaylar birlik ve beraberlik için bir araya gelip tek yürek olmamızı gerektiriyor. Ebedi liderim şehit Muhsin Yazıcıoğlu’nun da dediği gibi, "Davama son nefesime kadar hizmet edeceğim. Ben Türk’üm Türk esir düşmez. Ben Türk’üm Türk vatansız olmaz. Ben Türk’üm Türk devletsiz olmaz. Ben Türk’üm Türk ezansız olmaz. Ben Türk’üm Türk hürriyetsiz olmaz.” Ben Türk’üm vatanımız ve milletimiz için ay yıldızlı bayrağımızla gelin birlikte yürüyelim.” diye konuştu.
PARTİ ROZETLERİNİ AK PARTİ YÖNETİCİLERİ TAKTI
Büyük Birlik Partisi Silivri İlçe Teşkilatı ve Alperen Ocakları Silivri İlçe Başkanları ve üyelerinin rozetlerini AK Parti İstanbul Milletvekili Tülay Kaynarca, AK Parti İlçe Başkanı Rıfat Kutlu, SKM Başkanı Hüseyin Turan ve ilçe yöneticileri ile Gençlik Kolları Başkanı Orhan Koç, Kadın Kolları Başkanı Nuray Albayrak taktı.
EREL: DÜŞMANLARA KARŞI MÜCADELE ETMEK İÇİN KENETLENMEK GEREKTİĞİNİ DÜŞÜNDÜK
BBP Silivri Kurucu Başkanı Zafer Erel AK Parti’ye geçme kararlarının gerekçelerini açıkladığı konuşmasında, "2010 yılında BBP ilçeyi kurduk, o gündür Türk İslam davası neferleri Muhsin Yazıcıoğlu'nun yol arkadaşları olarak davamız için Silivri’de çok yol kat ettik. Gittiğimiz her yerde davamızı anlattık, 60’ın üzerinde gencimiz eğittik, nasıl Alperen olunur onu göstermeye çalıştık ve başardık. Bugün baktığımız zaman güzel Türkiye'miz dışarıdan ve içeriden her türlü kötülüklerle savaşa sürükleniyor. Ülkemizde barış içinde yaşayan vatandaşlarımız birbirine düşman etmek için çalışmalar yapılıyor. Biz de yönetim olarak, iç ve dış düşmanlar için elimizden geleni yapmak için kenetlenmek gerektiğini düşünerek bu çalışmaları ancak AK Parti’de yapabiliriz dedik ve AK Parti saflarına katılma kararı aldık. Rahmetli Şehit Liderim Muhsin Yazıcıoğlu'nun dediği gibi, "Haksız bir davada zirve olmaktansa haklı bir davada zerre olmayı tercih ederim.” dedi.
"KİRLİ İTTİFAKLARA KARŞI TEK BAŞINA SAVAŞAN CUMHURBAŞKANIMIZA OMUZ VERECEĞİZ”
İsmet Develioğlu’nun ‘Bu Vatan Bölünmez, Bu Bayrak İnmez’ şiirini seslendiren Erel, konuşmasını şöyle sürdürdü: "Bizler 1999 yılında olduğu gibi yine Türk milletin tarafındayız ve tüm kirli ittifaklarla tek başına savaşmak zorunda kalan AK Parti’ye, Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan'a omuz vermek için artık AK Parti saflarındayız. Hep birlikte daha müreffeh yarınlara yürümek için Allah birliğimizi beraberliğimizi, kardeşliğimizi daim etsin. Bizlere kucak açan AK Parti Silivri İlçe Başkanı Rıfat Kutlu ve yeni ailemiz AK Parti Teşkilatına teşekkür ediyorum.”
KUTLU: MUHSİN BAŞKANIN DEĞERLİ TALEBELERİ GÖNLÜMÜZE HOŞ GELDİNİZ
BBP Silivri Kurucu Başkanı Zafer Erel’in üyelik rozetini takan AK Parti İlçe Başkanı Rıfat Kutlu’nun, duygu ve düşüncelerini belirten selamlama konuşması şöyle: "Muhsin Başkanımızın çok değerli yol arkadaşları, Ahmet Davutoğlu’nun ve Recep Tayyip Erdoğan’ın yol arkadaşları olarak hepiniz hoş geldiniz, sefalar getirdiniz. "Zulüm Azrail olsa hakkın yanında olurum” diyen Muhsin Başkanın çok değerli talebeleri, "Öleceksek adam gibi ölelim” diyen Recep Tayyip Erdoğan’ın talebelerinin ocağına hoş geldiniz. "Firavunun karşısında yer almak yetmez, Musa’nın yanında yer almak lazım” diyen Muhsin Başkanın çok değerli yol arkadaşları AK Parti’mize, gönlümüze, yolumuza, yolculuğumuza hoş geldiniz, şerefler verdiniz. Allah hepinizden razı olsun böyle bir tabloyu bize yaşattığınız için.
"KARDEŞ KAVGASI ÇIKARMAK İSTEYENLERİN OYUNUNU BOZDUK”
Türkiye’mizin içinde bulunduğu süreci değerlendirdiğimizde görüyoruz ki ülkemiz etrafı ateş çemberiyle çevrilmiş, istikrarı ve gücü olan tek ülke. Bakıyoruz Yunanistan bir ateş bombası; keza Ukrayna, İran, Irak, güneye indiğimizde Suriye aynı şekilde. Böyle bir coğrafyanın üzerinde Türkiye için de geçmişte yapıldığı gibi bugünde planlar yapılıyor. Bu ülkede alevi-sünni kavgası çıkarmaya çalıştılar. 1980’lerde sağcı-solcu kavgası çıkarmaya çalıştılar. 1990’lı yıllarda lail-antilaik kavgası çıkarmaya çalıştılar. Bugün Kürt-Türk ayrımı yapmaya çalışıyorlar. Hem BBP’den gelen arkadaşlarımızın hem içimizdeki doğu ve güney doğulu kardeşlerimizin AK Parti’ye, devletine, milletine vermiş olduğu bu destekle, elhamdülillah, bu oyunu bozduğumuzu ve bundan sonra bu mayanın Türkiye’de tutmayacağını büyük bir gururla ifade etmek istiyorum. Bu zihniyet geçmişte CHP ve MHP’yi karşı karşıya getirmişti. Hem CHP’li hem MHP’li yurttaşlarımız maalesef 1980’li dönemlerde birbirinin kanını akıtmışlardı. Bugünün Türkiye’sinde CHP’yi, MHP'yi, HDP’yi, PKK’yı, paralel örgütü, yetmedi Suriye’yi, İran’ı, İsrail’i bir araya getirip bu ülkede yeniden kardeşlik kavgası yaşatmaya çalışıyorlar. İfadelerimi yine Muhsin Başkanın sözü ile tamamlamak istiyorum, "Biz Türkiye coğrafyası üzerinde yaşayan yurttaşlar olarak Fatih Sultan Mehmet Han kadar Türk, Bediüzzaman Said Nursi hazretleri kadar da Kürdüz!” Ne Kürdü ne de Türkü kimse bu noktada bölemeyecek.”
GÜNER: BBP YAZICIOĞLU’NDAN SONRA DIŞ GÜÇLERİN EMRİNDE HAREKET ETTİ
2014 yerel seçimlerinde BBP’den Belediye Başkanı adayı olan Hasan Güner, çarpıcı açıklamalarda bulundu. "BBP, şehit liderimiz Muhsin Yazıcıoğlu’nun bıraktığı parti değil, Yazıcıoğlu milli ve yerli bir kişiydi, biz bu nedenle onunla siyaset yapıyorduk. Ama 2014’ten sonra dış güçlerin emrinde olan paralel yapıyla ortak hareket eden bir parti oldu.” dedi.
"TÜRKİYE’Yİ KARIŞTIRMAK İÇİN ALGI OPERASYONLARI YÜRÜTÜLDÜ”
Türkiye’nin üzerine kurulan tezgâhlar olduğunu söyleyen Güner, bu amaçla yalnızlaştırılan AK Parti’nin yanında yer almasının vatani bir görev olduğunu belirttiği konuşmasına şöyle devam etti: "Ülkemiz 2013 Mayıs ayından beri büyük bir sınavdan geçiyor. Birinci Dünya Savaşı'nda güneyimizde cetvelle çizilen sınırları değiştirilmek üzereyken, Türkiye güneyine dönüp bakamayacak, müdahale edemeyecek durumda olsun isteniyor. Medeniyet coğrafyasında enerji ülkesi Türkiye'yi yeniden dizayn etmek istiyorlar. Bölgenin tek sağlıklı ülkesi Türkiye ama Türkiye'yi karıştırmak için ağaç deyip sokakları harekete geçirmek, kutu deyip yolsuzluk var algısı üzerinden iktidar ve millete operasyon çekmek istiyorlar. Vatanın geleceğine göz diken dış mihraklar ve yerli işbirlikçileri ne zaman saklandıkları yerden çıksa karşılarında Büyük Birlik'in dik durduğunu görürdük.
"YAZICIOĞLU’NUN KURDUĞU BÜYÜK BİRLİK RUHUNDAN ESER YOK!”
Çünkü şehit liderimiz rahmetli Muhsin Yazıcıoğlu bizleri böyle yetiştirmişti. Ancak şu anda üzülerek görüyoruz ki BBP şehit liderimiz Muhsin Yazıcıoğlu’nun bıraktığı parti değil; Yazıcıoğlu milli ve yerli bir kişiydi biz bu nedenle onunla siyaset yapıyorduk ama 2014’ten sonra dış güçlerin emrinde olan paralel yapıyla ortak hareket eden bir parti oldu. Üç benzemez bir araya gelip AK Parti ve özelde Recep Tayyip Erdoğan'ı devirmek için ittifak oluşturdu. İstiklal Marşı’mızı dahi okumayı bilmeyen Ekmeleddin İhsanoğlu çatı adayı yapıldı. Bugünlerde artık Muhsin başkanımızın kurduğu Büyük Birlik ruhundan eser kalmadı.
"VATANINI SEVEN HERKES ERDOĞAN’IN YANINDA OLMALI”
Muhsin Başkanımız 28 Şubat'ın en zor günlerinde, "Namlusunu millete çeviren tanka selam durmam” diyerek safını belli etmişti. Şimdi de safını belli etme zamanı bizde. Vatanını milletini seven herkes, kurulan dış merkezli ittifaka tepki göstermeli ve safını Recep Tayyip Erdoğan ve AK Parti’nin yanında tutmalı diye düşünüyoruz. Hep birlikte daha müreffeh yarınlara yürümek için Allah birliğimizi beraberliğimizi kardeşliğimiz daim etsin. ”
KAYNARCA: 1 KASIM BÜTÜN MAZLUMLARIN UMUDU
AK Parti İstanbul Milletvekili Tülay Kaynarca, partisinin başarısına dikkat çekti. Kaynarca, şunları söyledi: "BBP, Alperen Ocakları’ndan gelen kardeşlerim hoş geldiniz. Allah razı olsun. 1 Kasım seçimlerinde oluşacak hükümet ve iktidar sadece bizim vatandaşlarımızın umudu değil, Kafkasların, Balkanların, Kuzey Afrika’nın, Orta Doğu’nun bütün kardeşlerimizin umudu. O yüzden bu dönemki seçimlere bakış tarzımız çok farklı.
"VATANDAŞIMIZ UMUTLARINA SAHİP ÇIKMADIĞINI DÜŞÜNDÜK-LERİ HÜKÜMETİ SANDIĞA GÖMMESİNİ BİLDİ”
AK Parti 11’inci kez girdiği seçimde %41 oy alarak yeniden birinci parti olduğunda o gün balkonda konuşma yapan diğer siyasi iradelerin her biri sevinç çığlığı attı. Oyları hayali bile %30’un üzerinde olmayan partiler. Çünkü kaybettirmek üzerine kurulmuş bir siyaset. Türkiye Cumhuriyeti’ne hayır getirebilir mi? Türkiye, koalisyonların ülkeyi nereye getirdiğini yaşamış en canlı örnek. 1999’a kadar dört farklı koalisyon olmuş. Her birinin ömrü geri dönüp baktığınızda 1 yıl 2 ayları geçmiyor. En yüksek olduğu dönem 1999-2002 dönemi 2,5 yıl. Aziz milletimiz öylesine sağduyulu ki; önce iktidar yaptı, ANAP, MHP ve DSP hükümeti vardı. Ama 2002’de sandığa gömdü! Çünkü o süre içerisinde umutlarına, hayallerine, emanetine sahip çıkılmadığını düşündü.
"1 KASIM’DA YENİDEN İSTİKRAR DİYECEĞİZ”
7 Haziran’da 19 milyon seçmenin oy verdiği AK Parti, 81 vilayetin 76’sında var. Bunun 56’sında birinci parti. "Ben sana güveniyorum. Sandığa giderken umutlarımı bırakıyorum.” diyor milletimiz. AK Parti iktidarı yaklaşık 13 yıldır eğitimden sağlığa aklınıza gelebilecek her alanda önemli hizmetler yaptı. Bugün dünden çok daha iyiyiz ama yarın daha iyi olacağız. Kalbimize huzur veren ve bu anlamda nasıl doğru bir hak davada birlikte ilerleyeceğimizin güzel fotoğrafını gösteren bu süreçten sonra biz Allah’ın izniyle 1 Kasım’da yeniden istikrar diyeceğiz. Yuvanıza hoş geldiniz. Kardeşlik içinde tek devlet, tek bayrak, tek vatan, milletimizin hayalleri ve umutları için çalışmaya devam edeceğiz ve yeniden birileri uykusuz kalacak çünkü biz sadece İslam ümmetinin değil bütün mazlumların umudu olacağız.”
Haber:
Hazal BAŞARAN