Silivri siyasetinin deneyimli ismi Ahmet Refik Bek, 10 yıllık aradan sonra İYİ Parti ile birlikte aktif politikaya dönüş yaptı. Tespit, gözlem ve değerlendirmeleri günümüz siyasetine ışık tutacak niteliği ile dikkat çekiyor.
Sevginar SALİ: İlçe Başkanlığına atanma sürecinizden bahsedebilir misiniz? Aslında biz sizi kurucu ilçe başkanı olarak bekliyorduk. İlçe Başkanlığı iki yıl sonra, nasıl nasip oldu?
Refik BEK: İnsanlarda öyle bir beklenti yaratıldı. Belki de ben yarattım, çünkü Meral hanım Türkiye'yi dolaşmaya başladığında il'lere birlikte gittik. O sırada benim tabi ki böyle bir düşüncem yoktu. İl ve ilçelerde de İyi Parti kurucuları arasında hep birlikte siyaset yaptığımız kişiler vardı. Onlar da ismimizi gündeme getirdi. Sağ olsun basın da bizim gezilerimize ve toplantılarımıza yer verince insanlarda da böyle bir beklenti oluştu. İsmimiz gündeme geldi. O sırada Mustafa Altınkök'ü atadılar, ondan aldılar Ozan Ersaraç'a verdiler. Birçok ilçede kurucu ilçe başkanlarından sonra iki ilçe başkanı daha geldi. O dönem çok kısa bir sürede atamalar yapıldı. Kongreler yapıldı. Amaç seçime yetişmekti. İYİ Parti çok kısa bir sürede teşkilatlandı. Ozan Ersaraç'ın emeği çok büyük. İYİ Parti içerisinde iyi bir ekibi vardı, parti tüzüğünün yazılmasında katkısı oldu. O dönemde kurucu başkan olmasına karar verildi. Daha sonra da benim olmamla ilgili arkadaşlarımız öneride bulundu. Hiç olmazsa bir dönem de biz görev alalım dedik. Ozan bey de anlayış gösterdi. Şu anda birlikte yürütüyoruz.
“MERAL HANIMA DESTEK VERMEK ÜZERE YOLA ÇIKTIK, AMA SÜREÇ BURAYA KADAR GELDİ”
Sevginar SALİ: Aslında aktif siyasete
ara vermiştiniz. İYİ Parti'yle beraber sizi döndüren ne oldu?
Refik BEK: 2008 Yılında bırakmıştım. 10 sene nadastaydım. Anavatan'dan sonra merkez sağ'da boşluk oldu. Anavatan ve Doğru Yol olarak, Demokrat Parti çatısı altında yürümek istedi. Baktım o süreç olmadı. Hatta ben burada 2009 yılında 400 kişilik bir toplantı düzenlemiştim. ANAP'ın üst düzey yöneticilerini davet etmiştik. Buradaki Doğru Yol ve Anavatan eski ilçe başkanlarını topladık. Birleşmeye uğraştık ama baktık birbirlerine düşmanlar. Sonra biz siyaseti bıraktık. Daha sonra hiçbir partiye üye olmadım. Herkes beni kamuoyuna AK Partili gibi yansıtıyor ama partisiz bir insan olarak vatandaşlık görevimi yaptım. O dönem bana kim yakınsa o partiye oy verdim. Beklediğim bir parti olmadığı için kötünün iyisi diyebileceğim partilere oy verdim. Benim tam görüşümü yansıtmıyordu.
İYİ Parti kurulduğunda, bir iki kez Balıkesir Belediye Başkanı ile görüştük. Zaten uzun yıllardır Meral hanım beğenerek takip ettiğim bir isimdi. Bize yakın isimler vardı. Sadece Meral hanıma destek vermek üzere yola çıktık ama süreç buraya kadar geldi.
“MAALESEF Kİ İLÇE
BAŞKANLIKLARI
MÜDÜRLÜK OLDU”
Sevginar SALİ: O dönem ve bu dönem ilçe başkanlığı görevlerine baktığınızda siyasette dikkatinizi en çok çeken değişim ne?
Refik BEK: 2002 Yılında ciddi bir Tayyip Erdoğan rüzgarı esiyordu. Kamuoyu anketlerine, basına göre gümbür gümbür geliyordu. O zaman da bana teklif ettiler. Kafama uymadığı için “AK Parti'de siyaset yapmam” dedim. Bu yüzden siyasete girmeyi düşünmemiştim. Maalesef siyasi partilerde ilçe başkanlıkları müdürlük gibi oldu. İnşallah İYİ Parti'de bu böyle olmaz, olursa ben bırakırım. Böyle bir ortamda siyaset yapmanın mantığı yok.
2004 yılı seçimlerinde hangi beldelerde aday çıkarmamamız gerektiğini genel başkanıma söyleyebilecek kapasitedeydim. Bunu bırakın il başkanını, genel başkanla konuşabiliyordum. Kendisi bana “Komutan sizsiniz, buna siz karar verirsiniz” dedi. Biz bu kültürde yetiştik. Hürbakış'ta gazetecilik yaparken Süleyman Demirel gelecek, gazetemize davet etmek için gerekli görüşmeleri yaptık. Demirel'in ilçe başkanına verdiği cevap: “Buranın komutanı sensiz, nereye istersen ben oraya giderim”. Şimdi bırakın Genel Başkanı, İl Başkanını getiremiyorsunuz. Bu şartlarda ne AK Parti'de, ne MHP'de siyaset yapabilirdim. Genelde tüm partilerde bu böyle gidiyor.
“SİYASİ PARTİLER FABRİKA AYARLARINA DÖNERSE TÜRKİYE'DE DEMOKRASİ OLUR”
İYİ Parti'de bu yapı yok. Allah nasip ederse 25'inde delege seçimleri yapacağız. Çarşaf liste yapıyoruz. Kim isterse aday olsun. Üyeler kimi isterse onu delege seçsin. Türkiye, siyasi partilerin fabrika ayarlarına dönmeli. Bunu tüm partiler yapmalı. Geçmiş yıllarda parti üyeleri milletvekili sıralamalarını belirlerdi. Türkiye o fabrika ayalarına dönerse demokrasi olur.
Şimdi milletvekili neden buraya gelsin? Buradaki halkın hiçbir yaptırım gücü yok. Vekil, Genel Başkanın peşinden koşuyor, o onu nereye koyarsa oradan seçiliyor. Eski ve yeni arasındaki fark bu.
Geçmiş dönem Cumhurbaşkanlarımızdan Turgut Özal'ı Hürbakış'a getirdik. İlçe Başkanı kendisine ziyaret teklifinde bulununca “Hadi kalkın gidiyoruz” dedi adam.
“YEREL BASIN ÇOK ÖNEMLİ”
Sevginar SALİ: Refik bey bu anekdotları üstüne; Meral hanım gazetemize gelmişti ama
milletvekili olarak, genel başkan olarak da bekliyoruz…
Refik BEK: İnşallah, geldiğinde geliriz. Yerel basın çok önemli. İYİ Parti buraya Meral hanımın rüzgarıyla geldi. Şu anda alınan oyun çok büyük bir bölümü Meral hanımın çabası. Teşkilatın katkısı ilerleyen süreçte artacak… Esas şimdi bu kongreler eğer demokratik bir şekilde oluşursa, İYİ Parti teşkilatı halktan gelen insanları da işin içine katabilirse Meral hanıma ciddi katkı sunulur.
Devamı 16 Ocak 2020 tarihli Hürhaber'de...
