Hatta abartıp konumumu Silivri ile
sınırlandırmadan tüm İstanbul'a ve ardından Türkiye'ye yaymak isterim. Bu böyle biline ve böyle davranıla artık.
Hafta sonu Silivri Stadı’nda Silivri Kulüpler Birliği’nin Başkanı Rıdvan
Sırdaş'ı görünce kongre zamanı verdiği vaatlerden biri olan ambülâns mevzusunu
hatırlatınca bana verdiği karşılık sporun düşmanı olduğum yönündeydi. Bu
saatten sonra sporun tek düşmanı benim, kimse benim yerime düşmanlık yapmasın.
Silivri'de spor adına söz verip de yapmadıklarını yüzüne vurduğunuzda aldığınız
karşılık bu yönde olması normaldir. Ben normal karşıladım. Sormak isterim sözde
birliğin başkanına bu zamana kadar ne yaptınız? Silivri'de sportif anlamda
geldiğiniz nokta nedir? Düzenli olarak toplanabiliyor musunuz? Toplandığınız
takdirde yapacağınız çalışmalar hakkında basını da ne zaman bilgilendirmeyi
planlıyorsunuz? Sorulacak o kadar soru var ki anlatamam. Bir havuz sevdasına
bodoslama girdiniz, çakıldınız ve Silivri'deki spor camiasını ikiye, üçe
böldünüz. Makam, mevki, koltuk aşkınız, siyasi beklentileriniz hizmet etme
düşüncelerinizin önüne geçti. Yıprandınız, güvenilirliğiniz kalmadı. Hayrına bir iki kulübün yönetimine girin de
en azından geleceğimiz olan gençlerimize destek verin. Ya da kulüplerimizin
neler çektiğinden haberiniz olsun. İlçemizdeki kulüplerin bihaber çay içip
şenleniyor ve bir o kadar da ilçenin sporunun geleceğini etkiliyorsunuz. Benim
tek derdim çalışma şevkinizi körüklemektir. Çalışın ve yaptıklarınızı da bir
basın toplantısı ile kamuoyu ile paylaşın. Sağda solda laflayacağınıza çalışın
ki Silivri'deki spor camiası sizinle gurur duysun.