Hikayesi basit ama çok anlamlı…
Van’a evindeki montunu, kazağını, botunu gönderen bir genç, montun cebine “Ben de 1999’da Gölcük depremini yaşadım. Seni çok iyi anlıyorum. Bir sıkıntın, ihtiyacın olursa ara.” yazılı bir not koyar, altına da cep telefonunu ekleyerek…
Üç gün sonra cep telefonuna, tanımadığı bir numaradan mesaj gelir :
“Şu an senin gönderdiğin montla ısınıyorum. Sana söz, bir gün sen düşersen, ben de seni kaldıracağım.”
Geçtiğimiz gün, tam da depremin ilk günü, “oh oldu, iyi oldu” diyen beyni yıkanmış, vicdanı körelmiş birisiyle tartışırken de aynısını ben söyledim…
Evim Belediye Konutları’nda… Beklenen İstanbul Depremi’nde, olur da bina çöker, altında kalırsam, beni kurtarmak için enkazı eşeleyecek adam, büyük ihtimalle Mimarsinan’dan, Yeni Mahalle’den, Samsun Mahallesi’nden, Garden Arkası’ndan, tek katlı evine bir şey olmamış, kendini dışarı atmış bir Kürt olacak…
Karşı kapı komşum, bir Kürt aile… Zira büyük ihtimalle, evler odalar birbirine girmiş, aynı betonun altında yatıyor olacağız.
Ne Kürt’ü, Ne Türk’ü ne ayrımından bahsediyorsunuz Allah aşkına? Lütfen, kalan son vidan kırıntılarınızla, iyi düşünün, Van’dan gelen mesajı… Bir gün siz düşerseniz…
AZRA BEBEK…
Daha 14 günlükken, enkaz altında kaldı. Cennet ayakları altında olası anası, iki gün beton yığınları altında, tükürüğüyle besledi. Ölümüne ramak kala kurtarıldı…
Enkazdan doğdu Azra Bebek… Hepimizi ağlattı. Öldürmeyen Allah öldürmüyor, daha alacak nefesi varmış dedirtti.
Hani “oh oldu, iyi oldu” diyenler var ya…
İşte onlara ders oldu mu Azra Bebek?
Sivas’tan Van’a misafir gelmişlerdi… Kürt değillerdi… Terörü en az sizler kadar lanetliyorlar, PKK’dan, destekçilerinden en az sizin kadar nefret ediyorlar, bir şehit tabutu geldiğinde, en az sizin kadar kan ağlıyorlardı…
Deprem onları, Van’da buldu, Van’da vurdu…
Depremin yeri, zamanı mı var? Deprem adam seçer mi? Enkaz altındaki el kadar bebeğin milliyeti mi olur a gerizekalı faşistler, a soysuzlar?
Ozan Arif’in sevdiğim bir cümlesidir, bebek öldüren PKK’lılara sorar, “Vatan mı istediniz lan, kundaktaki bebekten?” diye…
Şimdi ben de sözde milliyetçilere, faşistlere, kafatasçılara soruyorum, “İntikam mı istediniz lan, kundaktaki bebekten?”
Haberin devamı 28.10.2011 tarihli Hürhaber Gazetesi’nde…