Engin Akın

Biraz zamana ihtiyacımız var

Geçtiğimiz hafta sonu oynanan ve doksan dakikanın sonunda 3-1 yenildiğimiz Bandırmaspor maçının ardından Silivri'yi bir sessizlik aldı. Kaybedilen bir üç puanın ardından yaşanılan bu sessizlik oldukça uzun soluklu oldu.

Kaybedilen her puanın bir telafisinin olduğu kaçınılmaz bir gerçektir.
Her oyun üç ihtimallidir ve geçen maçta bize düşeni ise yenilgi oldu.
Bu her şeyin sonu değil.
Çabuk toparlanıp iyi konsantrasyonla ligin kinci maçı olan Karşıyakaspor maçına hazırlanmak zorunluluktur.

Bu lig ne rehaveti, ne de moral bozukluğunu kaldırmaz.
Anında cezayı keserler.
İlk maçın, ilk haftanın günahı olmaz.
Sahada ileriye dönük haftalar için olumlu bir oyun vardı, öne çıkan oyuncular vardı.
İlk hafta için kaybetmek olumsuz gibi görünse de oyuncuların birbirlerine olan güveni ve destekleri iyiydi.

Bandırma maçı için teknik analiz yapmak istemiyorum.
Ligin ilk maçı olduğu için sineye çekilebilir.
Bandırma maçındaki performansın sonraki maçlarda sahnelenmeyeceğine emin olmak isterim ki olmayacaktır da zaten.

Gerçekçi konuşup anlatmak zorundayız.
Her ne olursa olsun bu kulüp bizim kulübümüz ve kötü olmasını kesinlikle istemez ve düşünemeyiz bile. Bunun için ben de dahil yapacağımız eleştirilerin dozunu iyi ayarlamak zorundayız. Aksi takdirde kırılan umutları ve bozulan moralleri düzeltene kadar çok uğraşmak zorunda kalırız.

Bandırma maçından sonra hemen hemen herkes fikrini paylaştı.
Ben de bir paylaşımda bulundum.
Bu paylaşımımda takımın kalecisi Atacan ve kanattaki isim olan İsmail'i beğendiğimi ve destekçileri olduğumu yazdım. Bu paylaşımımın arkasındayım.

Şunu anlatmak isterim ki; Kaleci Atacan, ilk yarıda üstüne gelen şutta eğilmesinin sebebini anlayamayanlar futbolu kesinlikle bilmeyenlerdir. Evet, burada Atacan'ın eğilmesini anlayamayanlar benim nazarımda futbolu gerçek anlamda bilmeyenlerdir. İlki bu pozisyonda atış öncesinde hakemin eli havadaydı yani atış çift vuruştu. Buna bile dikkat etmeyerek takımının kalecisine sallayabilenlerin futbol bilgisini kontrol ettirmelerini isterim. Oyunun genelinde yerinde müdahaleleri ile bana güven veren bir yapısı vardı Atacan'ın.

İsmail konusuna gelince... Onunla ilgili bu zamana kadar o kadar çok yazı yazdım ki. İsmail gol yüzdesi yüksek bir oyuncu. Bir oyun içinde girdiği pozisyonlar ile şansı oldukça yüksek. Bandırma maçında İsmail Düzgün maça girene kadar Silivrispor'un kaç pozisyonu vardı, İsmail oyuna girdikten sonra kaç pozisyonu var? Bunları tartışın. Bunları anlatın. Sallarken de oyuncunun hakkını verin.

Kötü bir takım değiliz.
Zamana ihtiyacımız var o kadar.
İhtiyacımız olan bu zaman da öyle uzun uzadıya değil.
Bir iki haftaya kadar kendimizi toplar ve yolumuza devam ederiz.
Biraz sabır bizim en iyi ilacımız olacaktır. Buna en azından bu dönem çok ihtiyacımız var. Ligin daha ilk haftası ve sallamak için çok erken onun için sabır en iyi ilaçtır ve bu ilaç bizi tedavi edecektir.

YORUM YAP