Selimpaşa’da bir büfe konusunda anlaşamayan Silivri Belediyesi ve İBB’nin olur verdiği Alibey Mahallesi’ndeki inşaat olayını görünce insan devlet kurumlarına karşı güven ve adalet duygusunu yitiriyor.
***
Arsanızı kat karşılığı veriyorsunuz gerekli yeşil alan ve yol terklerini yaparak. Birkaç yıl sonra kamuya terk ettiğiniz alanın belediye tarafından bir müteahhide satıldığını öğreniyorsunuz. Bu kadarla bitse iyi müteahhit bir inşaata başlıyor öyle ki oturma odanızın önüne duvar örülüyor aynı şekilde balkonunuzun yarısı yeni bina balkonuyla kapanıyor…
Silivri Belediyesi, İBB’ye müracaat ediyorsunuz "Her şey yasal” deniyor…
Göz var nizam var, akıl var mantık var imarın ‘i’sinden anlamayan bir insanı koysanız bina üstüne istif istif bina yapılamayacağını size söyler. Eee peki İBB ve Silivri Belediyesi buna nasıl izin veriyor? Öyle bir veriyorlar ki kılları bile kıpırdamıyor?
Şimdi bir empati yapalım herkes kendini konuyla ilgili isyanını dile getiren hanımefendinin yerine koysun. Bir gün evinizin önünde bir inşaat başlıyor önce salon sonra balkonunuzu kapatıyor… Ne düşünür ve hissedersiniz bir kendi kendinize sorun… "Yasa bu boynumuz kıldan ince” demeyin kimse bunu yemez… Eski imarmış, yeni imar durumuymuş da demeyin…
Silivri’nin göbeğinde bunlar oluyorsa gözden uzak yerlerde neler oluyor diye inceden bir endişe kaplıyor insanı…
Selimpaşa’da avuç içi kadar büfeyi yıkmak için ordu geliyor ama bina üstüne bina yapan müteahhide kimse dokunamıyor…
Utanç verici bir durum… Bu binayı görüp müdahale etmeyen yetkilileri tebrik ediyorum! Bir vatandaşın çaresizliği ve mücadelesiyle bu çarpıklık düzelir veya düzelmezse de her durumda bu utanç size yeter her halde…
Ama yetmeyebilir de aynı kafada devam edin… İnsan odaklı yönetim, adaletle işleyen sistem; buyurun, lafla peynir gemisi yürüseydi..
***
Selimpaşa ve büfe demişken… Hafta sonu 34 yıl sonra mahallede yeniden Topatan kavun ve bamya festival geleneğini canlandırdı Silivri Belediyesi… Başkan iftarda da festival etkinliği kısmında da halka hitap etti… Cuma sabahı İBB Zabıta ekipleri tarafından yıkılan büfe ile ilgili Işıklar ve Karakaş’ın karşılıklı eşkıyalık suçlamalarının devamını bekleyenler hayal kırıklığına uğradı. Işıklar neden sustu? Bir gün esip gürleyen Başkanın yerine, Cumartesi günü hiç bir şey olmamış gibi davranan Işıklar geldi…
Belediye "Büfe yasal ayrıca da İBB yetkisinde bile değil” diyerek sabahın köründe hiçbir uyarı yapılmadan gerçekleştirilen yıkımı eleştirmişti.
Karakaş da "Tespit edilen 62 büfe dışında yeni yapılan olursa yıkım olacağı Işıklar’a söylendi buna rağmen insanları mağdur ediyor, büfe yeri vermeyi sürdürüyor” diye çıkıştı…
Açık söylemek gerekirse yıkım haberini alır almaz; "AK Parti kendi ayağına kurşun sıkıyor” diye düşündüm. Işıklar da genel algının bu yönde olduğunu öğrendiğinden olayı kaşıyıp, kör göze parmak sokmamak adına festival havasında bunu deşmenin yeri olmadığını düşünmüş olabilir.
AK Parti, İBB’nin gerçekleştirdiği yıkımın yasallığını anlatamaz, kendi taraftarları inanır da kararsız kesim üzerinde ve nazarında bu gibi uygulamalar oy kaybettirir. Verilen büfenin yasal olmadığını kabul etsek bile, bir tebligatla önce sahibinden kaldırılması istenmez mi? Yıkım olayı çok sevimsiz… Bu sevimsizlikler, sempati getirmez…
İyi haftalar...
