Silivri çok renkli bir seçim kampanyası yaşayabilirdi.Ağız tadıyla bir seçim kampanyası izleyebilirdik.
Olmadı …
Olmuyor …
Nedenini, herkes biliyor.
En başta …
Seçim kampanyasının Genel Başkan üzerine kurgulanması . Bu güne kadar para eden bir yöntemdi.Çünkü,AKP Genel Başkan Erdoğan’a endeksli bir parti.Onun sırtında yürüyor.O varsa var.O yoksa yok.Ama, gün o gün değil. Genel şartlariç açıcı değil. Ayakkabı kutuları ,para kasaları , ağzına kadar dolar dolu çantalar, telefon görüşmelerine ait kayıtlar v.s…
***
CHP’nin adayı her ne kadar kampanyayı yerel motiflerle yürütmeye çalışsa da tek taraflı olmuyor. AKP’nin kampanyasının ana gövdesini de Genel Başkan üzerine kurguladığından , kampanyanın tadı tuzu kalmıyor .Gerçi, kampanyanın Genel Başkan üzerine kurgulanacağı herkes tarafından bekleniyordu.Ama, amatörce değil profesyonel,işini çok iyi bilen şirketle yürütüleceği beklentisi yaratıldı. Tahir Sert , kampanya başlamadan önceçıtayı yüksek tuttu . Öyle olunca beklenti arttı. Bu güne kadar da ortaya koyulan herhangi bir şey çıkmayınca müthiş bir hayal kırıklığı yaşandı. Kulağımıza gelen kadarıyla , şu an mahallelere ulaşmak için bayanlar eliyle "kahve , fincan” gibi şeyler dağıtılıyormuş . Bana göre de ,ne kadar gizlerse gizlesinler Metin Karakaş ve Hüseyin Turan’ın meydana getirdiği o büyük boşluk doldurulamıyor…
Belde Belediye başkanı iken Silivri Belediye Başkanlığına soyunduğu 1999 Yılında da ayniydisanki. Şu an Filmi ikinciyeizliyorum gibi…
***
CHP’nin İstanbul Büyük Şehir Belediye Başkan adayı Mustafa Sarıgül hafta içinde Silivri’deydi…Dikkatinizi çekerim.
"Hafta içi " Silivri’deydi …
Bu ne demektir ?.
"İşyerleri açık ,herkesi işinde gücünde " demektir …
Tatil günü olmamasına rağmen böylesine bir kalabalık…
İnanılır gibi değil …
Bunca yıldır Silivri seçimlerini izlerim.Böylesine bir kalabalık görmedim.
Ve…
Her halinden belli oluyor ki bir günde biriken bir kalabalık değil bu…
Bu kalabalık …
Öyle, arabalarla başka ilçelerden gelen insanlardan oluşmuyor.Yani, "şişirme " değil. İnsanlar,saatler önce meydanda beklemeye başladı …
Aralarına girdiğimde duyduklarımdan çıkardığım , kimi , Silivri içinde, çalıştığı işyerinden izin almış.Kimi, fabrikalardan , vardiya değişimi olmuş çıkanlar soluğu meydanda almış.Kimi, mahallesinden minibüslere atlayıp gelmiş…
Meydana giren ilk olarak "bayrak nerede dağıtılıyor ? " diye soruyor …
Müzik sesi . Yapılan anonslar . Her şey bir birine karışmış…
Ne var ki…
Yüzler gülüyor…
Değişik mahallelerden gelmiş o insanların , gülen yüzlerini görmek insanın içini açıyor…
Ki, O gülen yüzler, son günlerin o kabus gibi çöken umutsuzluğunda , ışık saçıyor sanki...
Uzak illerden gelmiş tek bir insana rastlamadım…
Ayni yerde .
Yakın zamanda Kadir Topbaş’ı da ağırlamıştık …
Ayni meydanda Silivri içinden çok az insan rastlamıştım .Keza, Mahallelerinden de öyle …
Kısaca …
Yakın zamanda böylesine bir kalabalık görmemişti Silivri …
AKP’nin iktidarda bulunduğu 2004-2009 Yıllarda Sayın Kadir Topbaş ‘ın Silivri ziyaretleri olmuştu.Ayni şekilde yine ilgi çekmemişti.Yine "fiyaskoydu "
***
Evet …
CHP’nin İstanbul Büyük Şehir Belediyesi adayı Mustafa Sarıgül , hafta içinde Silivri’deydi …
Ve, bu etkinliğin ,CHP’nin Silivri Belediye Başkan adayı Özcan Işıklar’a katkısı tartışılmaz …
***
Meydanın ortak kanaati …
Henüz erken olmasına rağmen
Silivri’de de …
İstanbul’da da bu İş bitmiş …
UNUTTURMAYACAĞIM
------------------------------------
Silivri’de 35 Mahalle var.
( 3) tanesinde…
Doğrudan …
TAPU meselesi var…
İktidar sorunu " gayet iyi biliyor …
O nedenle …
Çayırdere’li …
Sayalar’lı …
Danamandra’lı kardeşime sesleniyorum …
Sandık önünüze geliyor…
İktidarın temsilcileri Köyünüze gelecek bir çuval laf edecekler , hepinize el sallayıp geri dönecekler …
Sizden ricam …
Bir zahmet …
"Ne oldu bizim tapulara ?.” diye sorun …
Bakalım ne diyecekler …
BUNU DA GÖRDÜK
----------------------------
Bir Başbakan çıkıyor "suçüstü yapılmış bir yolsuzluk operasyonu " sonrasında yakalananlara karşı olması gerekirken.Tam tersine onları arkalıyor.Bakanları ve çocukları gırtlağına kadar bu işin içinde olduğunu sonradan yayınlanan kasetlerden anlıyoruz…
Kendi oğlunun da içinde bulunduğu bu tarihi yolsuzluk baskınından sonra yakalanan bakan ve çocuklarına " temize çıkın öyle gelin " demesi gerekirken …
O tam tersine " o paralar hayır işi için "
"darbe teşebbüsü " diyor.
Hiç sıkılmadan …
"Papağan " gibi tekrarlıyor…
Düşünebiliyor musunuz ?
Bu bir Başbakan …
Tarihin en büyük yolsuzluk operasyonunu aklamak için elinden geleni yapmaya çalışıyor.Gece gündüz demeden " suçüstü " yakalananları kurtarmak için TBMM’sini çalıştırıyor.Gece yarıları yasa yapılıyor.Gece yarıları Cumhurbaşkanı imzalıyor. Gece yarısı Ana Muhalefet PartisiAnayasa Mahkemesine gidiyor.Ve,ayni gece yarısı Anayasa Mahkemesince iade ediyor…
Meğer …
Herkesin izlediği o görüntüler "hayalmiş "
17 Aralık 2013 Tarihimde gördüklerimiz yalanmış …
Ve…
Şu an " içerde " kimse kalmadı …
Gazeteciler ve Ergenekon tutukluları hariç …
Eveeet …
Bunu da gördük …
İSTER İNAN / İSTER İNANMA
-----------------------------------------
"Bir politikacı hırsızlığa dayalı bir eylem içindeyken yakalanırsa : Mağdurdur…
Kesin Komplodur…Bütün suç yakalayanındır…Montajdır…Dublajdır…Yalandır …İftiradır…Genel Değil özeldir…İstifa akıldan bile geçmez …Kasetin yayınlanması kabul edilemez …Kasetten söz edilmesi bile caizdeğildir…”
(Ahmet Hakan- 1/3/2014 -Hürriyet -Muhafazakar siyasette HIRSIZLIK )
GÜNE UYAN
---------------------
"Propagandası yapılan şeyin gerçek ya da yalan olduğu o kadar önemli değildir,önemli olan ne kadar kişiye ulaştığı ve ne kadar insanı inandırabildiğidir.”
(Joseph Goebbeis)
