Mevcut yöneticileri bizlere başarılı olarak gösterenlerin cevap vermesini beklediğim konu bu değil mi? Başarının sırrı bu mu?
Tesisleşme vizyonu çevresinde endüstriyel futbol döneminde başarı gelmeyeceğini kaç defa yazdık çizdik.
“İnsan”, “değer”, “iletişim”, “sportif başarı” işte bunlara endeksli bir yönetim olmadan, olmuyor. Bir yerlerde bir şeyler eksik kalıyor. Yarım kalıyor
Yoksa bu yönetim kadrosu ile bu kadarı bize yeter mi diyoruz?
Dünyanın bu hızlı değişim, küreselleşme, entegrasyon ve hız döneminde artık lokallik bitti. Yerellik kabul edilemiyor. Yerelde de diyaloglar çok önemli. Bağlar koptu mu tekrar birleşme çok zor oluyor.
Mehmet Demirkol' un bir tespiti var, “Kulüpler bu kadar kötü yönetilmeye devam ettiği sürece, yeni nesiller artık Chelsea, Barcelona, Manchester United' ı tutacak” diyor.
Doğru.
Altına imza atılır.
Ülkemizde çocuklar bile hafta sonları izledikleri Süper Lig maçlarının ardından sahadaki futbola gülüyorlar.
Süper Lig oyuncularının performans ile dalga geçiliyor.
Sahadaki görüntülerden sıkılıyorlar.
Çünkü önlerinde dünyanın en önemli ligleri açık.
Dünyada futbolun seviyesini görüyor, biliyorlar.
Hatta şu an köşe sahibi olan pek çok spor yazarından da iyi biliyorlar.
İnanın ki.
Futbol artık globalleşti.
Ülke futbolunda sahnelenen oyun ile dalga geçiliyor.
Evet, bu futbolla dalga geçiyorlar.
Bir de hafta sonu Karagümrük maçını izleselerdi ne düşünürdü bu çocuklar acaba?
Evlere şenlik.
Karagümrük bu oyunla bu kadar puanı nasıl topladı valla meraklar içindeyim.
Karagümrük ligde kendini kurtardıysa bu oyun ile biz neden düştük?
İlginç deli sorular.
Şimdi ise çocuklar bile ülkemizde kulüp yönetim kalitesini görüyorlar. 8 yaşındaki bir çocuk, "Böyle bir takım neden kurulur anlamak mümkün değil diyebiliyor” mesela!!!.
Kötüye kötü, eğriye eğri diyemeden, başarı nasıl gelecek?
Eleştiremiyorsun zira eleştiri kaldıramıyorlar.
Sonra ana avrat sövüyorlar. Gerçi kötü söz sahibinindir.
İnsan ‘kayırmak' yerine, ‘insan odaklı' yönetim olmadan başarı nasıl gelecek? Bunu dile getirmeyen, hatta aksini başarı olarak bize ısıtıp sunan medyanın hiç mi kabahati yok?
Kral çıplak değil mi arkadaş?
“Futbolumuzdaki bu yönetemeyen yöneticiler kulübü” Türk Futbolu'na da bize de yeter mi diyorsunuz?
Bu mu başarı?
Doğru düzgün altyapı bile kuramayan, senelerce ilk 11 seviyesinde futbolcu çıkartamayan, kulüpleri borç içinde yüzmesine neden olan yöneticilere, bu ülkede başarılı diyoruz.
Bu tespitim tüm takımlar için geçerli.
Bu değerli yöneticileri başarılı buluyoruz, eleştirmekten imtina ediyoruz, çünkü tarafsız değiliz.
Bana kalırsa gerçekçi hiç değiliz.
Türk sporu bu şekilde bir yere gitmez. Kulüp yöneticileri, kulüplerin zararlarından doğrudan sorumlu hale getirilmeden, bir yere de gitmeyeceğiz.
Bakın o zaman bu koltuklara talip olmak o kadar kolay olacak mı?