Bu rezillik Silivri’ye yakışıyor mu?

Bir yıl önce kadardı; sanıyorum tam da bu zamanlardı muhtemelen… Cem Soydaş'ın ısrarlı davetini geri çevirememiş, Silivri Taekwondo Kulübü'nün kuşak sınavı için Kapalı Spor Salonuna gitmiştim… İliklerime kadar donduğum hissiyatının ötesinde yüzlerce çocuğun muntazam bir şekilde, bir düzen ve tertip içinde saatlerce kalışına hayran kalışımı anımsıyorum… Sporcular salonun içinde yalın ayak saatlerce, gözleri antrenörlerinin bir işaretine odaklanmışken izleyici koltuklarında seyirci ve aileler donmama mücadelesi veriyordu!
***
Geçen akşam sıcacık evimde, battaniyeme sarılı otururken bir velinin Silivri Kapalı Spor Salonunda çektiği resimleri ve onlara eklediği isyanını sosyal medyada görünce sahip olduğum rahatlıktan utandım!
Salonun soğuğunu yemiş biri olarak, o temizlik ve hijyenden nasibini almamış ortamları görünce kahroldum…
Birkaç görüşme sonrası salonda fareleri nasıl cirit attığını, hırsızlık olaylarını da bol bol dinledim…
Bu mu devletimizin, yetkililerimizin yüzlerce çocuğa spor imkanı tanıdığı ortam için uygun gördükleri şartlar?
Bir insanı bağlasanız durmayacak bu ortama her akşam yüzlerce çocuk ve yetişkin çeşitli branşlarda spor yapmak üzere gidiyor… Ne spor aşkıymış arkadaş! Ben kapısını açmazdım. Sonra da diyoruz ki çocuklarımızı kötü alışkanlıklardan kurtarmak için uygun ortamlar hazırlıyoruz!!! Belli… Aslında gazeteciliğin gereği şimdi bütün spor sahalarını gezip ne halde olduklarını gözler önüne sermeyi gerektiriyor… Ama biz her şeyi eksik yaptığımız gibi gazetecilikte de kör, topalız!
İlçe Spor ve Gençlik Müdürümüz Emrah Babuşçu, bu manzara karşısında inşallah benden daha çok utanmıştır! Kaymakam Bey'in yaşadığı üzüntüyü de tahmin ederim…
Bence “Önce insan” diyen Belediye Başkanımızın da bununla ilgili yapacakları olmalı…
Devletimiz, yetkililerimiz yapıyor… Vatandaş olarak bizim de kamuya ait alanlardaki yatırımları evimizi ve kendi eşyalarımızı korur gibi kollamamız gerektiğini eklemesek bu olayın önemli bir ayağı eksik kalır…
Silivri'de yaşamak güzel olsun ve kalsın istiyorsak, çirkinleştiren unsurları ortadan kaldırmalıyız… Elbirliğiyle… Bir tarafın veya kişinin hepimiz için yapacakları belli sınırlarda kalır…
Bir kulüp veya futbolculara milyonları yağdırırken, yüzlerce çocuğu bu pisliğe mahkûm eden zihniyeti kınıyorum!
Söyleyeceklerim bu kadar sanmayın, maksadım kaş yapmak gözlerinize ihtiyacım yok! Ama siz onları ara sıra kullanın bence…