Buğra Kavuncu, İYİ Parti iftarındaydı

Buğra Kavuncu, İYİ Parti iftarındaydı

31.05.2019 14:05:19

İYİ Parti Silivri İlçe Başkanlığının düzenlediği iftar programına katılan İstanbul İl Başkanı Buğra Kavuncu, 23 Haziran seçimlerine ilişkin yaptığı konuşmada, “31 Mart'ta alnımızın teriyle kazanmış olduğumuz başarıyı hukuki olmayan yollarla elimizden aldılar. Bir avuç insanın bu ülkeye kurmuş olduğu tahakkümün altında kalmayacağız!” dedi.

İYİ Parti Silivri İlçe Başkanı Av. Ozan Ersaraç ve yönetiminin ev sahipliğinde 29 Mayıs Çarşamba günü, Palmiye Düğün ve Toplantı Salonu'nda gerçekleşen iftar yemeğine İYİ Parti İstanbul İl Başkanı Buğra Kavuncu, Tekirdağ İYİ Parti İl Başkanı Sertaç Alkaya, İYİ Parti İstanbul İl Disiplin Kurulu Başkanı Zeki Bulgan, Kapaklı İYİ Parti İlçe Başkanı Yusuf Çetin, Çorlu İYİ Parti İlçe Başkanı İlker Atasever, Küçükçekmece İYİ Parti İlçe Başkanı Fatma Çolak, Esenyurt İYİ Parti İlçe Başkanı Hakan Akkuş, Çerkezköy İYİ Parti İlçe Başkanı Yasemin Erseçkin, CHP Silivri İlçe Başkanı Suna Göçengil, CHP Silivri İlçe Kadın Kolları Başkanı Elif Yılmazer, CHP Silivri İlçe Gençlik Kolları Başkanı Berker Esen, Silivri Belediyesi önceki dönem Başkanı Özcan Işıklar, Silivri Şoförler ve Otomobilciler Esnaf Odası Başkanı Recep Akıncı, Silivri Birleşik Esnaf ve Sanatkarlar Odası Başkanı Nuray Koçer, Silivri Yeni Sanayi Sitesi İşletme Kooperatifi Başkanı Ercan Çalışkan, Silivri Kent Konseyi Başkanı Prof. Dr. Oğuz Özyaral, Alibeyspor Kulübü Başkanı Ali Tonta, Silivri Güreş Ağası Çetin Ceylan, il yöneticileri, belediye meclis üyeleri, siyasi parti temsilcileri, sivil toplum kuruluşu temsilcileri, mahalle muhtarları ile çok sayıda davetli katıldı. İftar öncesinde Kur'an-ı Kerim tilaveti ile başlayan programda, akşam ezanının okunmasıyla birlikte hep birlikte oruçlar açıldı.

ERSARAÇ: İSTANBULLULAR YSK ELİYLE YAPILAN HUKUKSUZLUKLAR KARŞISINDA SESSİZ KALMAYACAK, KENDİNE DÜŞENİ VE GEREĞİNİ YAPACAKTIR
Katılımcılara hitaben selamlama konuşması yapan Silivri İlçe Başkanı Ozan Ersaraç, “Kıymetli hazirûn, muhterem misafirler iftarımıza teşrif ettiniz, hoş geldiniz, sefalar getirdiniz. Bugün malumunuz 29 Mayıs, İstanbul'un Fethi'nin 566. yıldönümünü kutluyoruz. Sevgili Peygamberimizin övgüsüne, müjdesine mazhar olan Fatih Sultan Mehmet'in ve Türk-İslam tarihi boyunca gelmiş geçmiş bütün şehitlerimizin ruhuna buradan dualarımızı armağan ediyoruz. Bugün 2008 yılında kaybettiğimiz ‘Türkiye'm' şairi Dilaver Cebeci hocamızın da ölüm yıldönümü. Onun da ruhuna dualarımızı gönderiyoruz. Ve yine dün kaybettiğimiz Türk milliyetçiliğinin dev isimlerinden kıymetli Naci Memiş hocamıza da buradan dualarımızı gönderelim istiyorum. Biliyorsunuz 31 Mart tarihinde İstanbulluların helal oylarıyla seçilen Ekrem İmamoğlu Başkanımızın yaşadığı hukuksuzluk sonucu önümüzde 23 Haziran seçimi var. Yine aynı helal oyların yanı sıra bu defa bu haksızlığa dur diyecek olan İstanbullu hemşerilerimizin de ben Ekrem İmamoğlu'na destek olacaklarını, onun sesine ses vereceklerini ve bu haksızlığa dur diyeceklerini düşünüyorum. Sözlerimi çok uzatmak istemiyorum. Mikrofonu helal oylarla kazanılmış olan 31 Mart zaferinin mimarlarından İstanbul İl Başkanımız Sayın Buğra Kavuncu'ya bırakmak istiyorum” dedi.

KAVUNCU: MİLLET İTTİFAKI 31 MART'TA MİLLETİN DUYGULARINA TERCÜMAN OLARAK BAŞARILI BİR SONUÇ ALDI
Ersaraç'ın ardından katılımcılara seslenen İstanbul İl Başkanı Buğra Kavuncu, iptal edilen İstanbul seçimlerine değindi, 23 Haziran'da tekrarlanacak olan seçimle ilgili izleyecekleri stratejiyi anlattı. Kavuncu, şunları kaydetti: “Sağ olsun Ozan Başkan iltifat etti. 31 Mart'taki başarı Millet İttifakı'nın başarısıdır. Hepinizin başarısıdır. Teşkilatlarımızda koşturan bütün arkadaşlarımızın emeği vardır. Ben yapılan bu ittifakı çok önemsiyorum. 24 Haziran sürecinden önce başlayan bu birliktelik Türkiye'yi bambaşka bir noktaya getirdi. Türkiye'de siyaset artık farklı bir düzlemde konuşulmaya başlandı. Bunun olmasının altında yatan en büyük faktör iki partinin Genel Başkanları Sayın Meral Akşener ve Kemal Kılıçdaroğlu'nun yapmış olduğu Millet İttifakı'dır. Onları da buradan saygıyla anıyoruz. Geçtiğimiz gün Şile Teşkilatımızın iftarı vardı. Masamızda Edirne Milletvekili Okan bey oturuyordu. Kendisini tanıtırken, “Ben CHP'nin milletvekiliyim aslında bir dönem de sizin vekilinizdim” dedi. Önce anlamadık çünkü yaşanılanları çabuk unutuyoruz. Sonra hepimiz fark ettik. Hatırlarsanız 24 Haziran seçim sürecinden önce bizim seçimlere katılıp katılamayacağımızla alakalı tartışmaların yapıldığı bir dönemde her iki partinin lideri bir araya gelip kurulan kirli tezgâhı bozmuşlardı ve CHP'den bize geçen milletvekilleriyle biz İYİ Parti olarak o seçimlere katılabilme hakkını elde etmiştik. Millet İttifakı çok akıllıca, planlı ve hakikaten milletin ihtiyaçlarına cevap verecek bir şekilde kuruldu.

“MİLLETİN EMANET ETTİĞİ ZAFERİ İMAMOĞLU'NA TESLİM ETMEK İÇİN HER TÜRLÜ MÜCADELEYİ YAPACAĞIZ"
Bugün geldiğimiz noktaya öyle bir iki günde gelmedik. Bunun arkasında ciddi fedakârlıklar yatıyor. Bugün Türkiye'de 17 yıl sonra Adana'da, Antalya'da, Ankara'da, daha birçok ilçede ve en nihayetinde 25 yıldır tek bir zihniyet tarafından yönetilen İstanbul belediyesindeki değişikliğin altında yatan işte bu Millet İttifakı'nın sağduyusudur. 31 Mart'ta milletin iradesine bir darbe vurulmuştur. 31 Mart'ta hakkımız gasp edilmiştir. 31 Mart'ta alnımızın teriyle kazanmış olduğumuz başarıyı hukuki olmayan yollarla elimizden aldılar. Bir avuç insanın bu ülkeye kurmuş olduğu tahakkümün altında kalmayacağız!

“BU YAPILANLAR MÜSLÜMANLIĞA SIĞMAZ”
Öyle bir hale geldi ki zihinler kapanmış artık. Biliyorsunuz Sayın İmamoğlu yaptığı ziyaretlerde bir delikanlıya meramını anlatmak için dakikalarını harcadı. Eyüp Peygamber sabrıyla dakikalarca uğraştı fakat zihinler o kadar kapanmış, öyle bir perde çekilmiş ki ne yapsanız boş… Mübarek Ramazan ayındayız, bu yapılanlar ne Müslümanlığa ne insanlığa ne de vicdanlara sığar!

“SABIRLA İSTANBUL'A NASIL BİR YÖNETİM İSTEDİĞİMİZİ ANLATACAĞIZ, KUCAKLAŞACAĞIZ, BULUŞACAĞIZ”
Bugün Üsküdar'da halk pazarında seçim çalışması yaparken bir vatandaş yolumuzu çevirdi. “Siz nasıl olur da terör örgütlerine destek vermeye kalkan bir zihniyetle birlikte hareket edersiniz?” diye aynen Sayın İmamoğlu'nun yaşadığını bize orada yaşatmaya çalıştı. Anlatmaya çalıştım, mümkün değil. Aynı tornadan, aynı kalıptan çıkmış gibi bir anlayış var. Bir dakika sabredip de gerçekten ne konuşulduğunu dinlemeye bile tahammülü yok. Bunlar doğru şeyler değil ama biz seçim kampanyasına başladığımız ilk günden beri tebessüm edeceğiz, sabırla anlatacağız, yılmadan derdimizi izah etmeye çalışacağız dedik.

“CHP İLE 31 MART'TA YAPTIĞIMIZ KOORDİNELİ ÇALIŞMAYI 23 HAZİRAN'DA DA DEVAM ETTİREREK HEM SAHAYA HEM DE SANDIĞA YANSITACAĞIZ”
Bunları söylüyorum ama haftalarca, aylarca uğraşıp kazanmış olduğumuz seçimin hukuksuzca elimizden alınmış olması içime hiç sinmiyor. İnanın kendime neden diye soruyorum ama başka çaremiz yok. Başka çaremiz yok derken hukukun dışına çıkarak herhangi bir tepki göstermeyi biz ne düşündük ne arzu ettik ne de böyle bir şeyi herhangi bir şekilde teklif ettik. Biz yine hukuk çerçevesinde mücadelemizi sonuna kadar devam ettirip inşallah 23 Haziran'da 31 Mart'taki zaferi ikiye üçe katlayıp en güzel cevabı hep birlikte vereceğiz. 24 Haziran sabahı itibariyle bambaşka bir Türkiye'ye uyanacağız.

“BİR KEZ DAHA BU İŞİ BİTİRMEK ZORUNDAYIZ”
İYİ Parti İstanbul İl Başkanlığı olarak isterdik ki sadece belediye konuşulsun, projeler konuşsun, projeler yarışsın. Fakat YSK'nın aldığı kararla iş başka yere geldi. Konu sadece bir belediye seçimi olmaktan farklı bir noktaya gelmiştir, bunun sorumlusu da bizler değiliz. Türkiye'de demokrasiye ve kurumlara olan inancın zedelenmemesi için 23 Haziran'da biz 31 Mart'ta bitirdiğimiz işi bir kez daha bitirmek zorundayız. Aksi takdirde inanın çocuklarımızın geleceğiyle alakalı ciddi tereddütler içerisinde olmamız söz konusu. Bir ülkede sisteme olan inanç kaybolursa, kurumlara olan inanç zedelenirse bunun bedelini sadece sebebiyet verenler ödemez, hep beraber öderiz. Aynı gemideyiz.

“BÖYLE BİR YSK İLE YENİ SEÇİMLERİN YAPILACAK OLMASI DA SEÇİM GÜVENLİĞİ YÖNÜNDEN EN BÜYÜK TEHLİKEDİR"
Aramızda seçim güvenliğiyle ilgili çalışan arkadaşlarımız var. Biliyorsunuz 6 Mayıs'ta alınan daha sonra açıklanan 250 sayfalık gerekçeli kararda 31 Mart seçimlerinin iptal edilmesiyle ilgili ana gerekçe olarak sandık kurullarında kamu görevlilerinin olmaması gösterildi. Biz hukuk işleri ve seçim işleri komisyonumuzla beraber Kaymakamlıklardan İlçe Seçim Kurullarına gönderilen listeleri takip ettik ve bir şeyle karşılaştık. Listelerde ve bu listelerden atanacak potansiyel sandık kurulu adaylarının içerisinde onlarca kamu görevlisi olmayan insan var. Yani İlçe Seçim Kurullarının sandık kurullarına tekrar kamu görevlisi olmayan yetkilileri atama ihtimalleri çok yüksek. Yeniledikleri seçimde yapmaları gereken ilk şey nedir? İptal gerekçesiyle ilgili gerekli tedbirleri almaktır değil mi? Samimiyetsizliğin net olarak görüldüğü nokta da buradadır. Seçimlerin iptal edilmesinin sebebinin iktidarın bu sonucu kabullenememesinin tek göstergesidir bu. Biz şu anda YSK'nın aslında itibarını koruyoruz. YSK'nın kamuoyunda yitirmiş olduğu saygınlığı yaptığımız bu çalışmalarla tekrar kazandırmak istiyoruz. Kazandırmak zorundayız çünkü itibarını kaybetmiş bir YSK, bundan 3-5 yıl sonra yapılacak bir seçimde yine her ilçede bir anarşinin eseri olacak. Bunun cezasını kim çekecek? Bunun cezasını sizler, çocuklarımız çekecek. Dolayısıyla biz demokrasi çerçevesinde sonuna kadar mücadelemize devam edeceğiz. Bu akşam burada toplanmamıza vesile olan Silivri ilçe Teşkilatımıza Ozan Başkanımızın nezdinde çok teşekkür ediyorum, saygılar sunuyorum.”

İftar yemeği konuşmaların ardından Marmara Fasıl Grubu'nun canlı performansıyla ilerleyen saatlere kadar devam etti.
Hazal BAŞARAN

YORUM YAP