CHP saflarında aktif siyaset ile geçirdiği 20 yılın ardından önemli bir sıradan milletvekili adaylık şansı yakalayan Doruk Bulut, tüm Silivrililerin oyuna talip olurken, Silivri ile Ankara arasındaki köprünün ayaklarını tamamlama sözü verdi.
“Ankara'dan değil, Silivri'den milletvekilliği yapmayı düşünüyorum” diyen Doruk Bulut, CHP İstanbul 3. Bölge Milletvekilliği Adaylığının çalışma startını verdi. Hürhaber'e konuşan Bulut, adaylık süreci, çalışmasının ilk günlerinde aldığı geri dönüşümleri, Muharrem İnce ve Özcan Işıklar ile ilgili sorularımıza da içtenlikle yanıtlar verdi.
“ADAYLIĞIMI PARTİMDEKİ ÖZGEÇMİŞİME BORÇLUYUM”
Sevginar SALİ: CHP İstanbul 3. Bölge 12. Sıra Milletvekili Adaylığını neye borçluyuz?
Doruk BULUT: Partimizdeki özgeçmişimize. 2003 yılında CHP'ye üye oldum. 2004 yılında belde başkanlığı görevi üstlendim, 2009 yılında Silivri'deki o muhteşem zaferin paydaşıydık. Tabi öncesinde belde başkanlığı ve Silivri'deki tüm örgüt organizasyonunda yer aldım. AK Parti'nin tek başına iktidar olduğu, ilçe başkanı bulamadığımız, Mümin Tuğlu'ya ilçe başkanlığı teklif edildiği, birçok kişinin görev tekliflerine “Kabul edemeyiz” dediği günlerde siyasete başladık. O zor dönemlerin sonrasında 2009'da Silivri Belediyesi'ni kazandığımız zaferi yaşadık. Üç dönem belediye meclis üyeliği yaptım, 2019'da da İstanbul Belediyesini kazandık.
Bununla beraber CHP Genel Merkez üst yönetiminde kurduğumuz iyi ilişkiler kendimizi tanıtmamız ve bir Belediye Başkanlığı iddiasında bulunmamamız etkili oldu. Siyasi kariyer hedefimizde milletvekilliğini aklımızın bir ucundan geçirmemiz. Dört senelik muhalefet meclis üyeliğinden, son senesinde bir değerlendirme, bir müracaat olarak adlandırdık. Sağ olsunlar bizi değerlendirdiler. Neticede 12. sıradan milletvekili adayı olduk. Partimiz bizi her görevde değerlendirdi. Seçilsek de seçilmesek de partimize olan borcumuzu canla başla çalışarak, partimize bir oy daha fazla kazandırmak ve Cumhurbaşkanımızı seçtirmek için mücadelemize devam edeceğiz.
“SİLİVRİ, ÖZLEDİĞİ DEĞİŞİM İÇİN GÜÇLÜ BİR DESTEK VERECEK”
Sevginar SALİ: Startı hafta sonu Semizkumlar ve Selimpaşa'dan verdiniz. Tepkiler nasıldı?
Doruk BULUT: İnanır mısınız belki de 2-3 bin kişiyle merhabalaştık. Kötü söz söylemeden karşımıza sadece “Kısmet” deyip tebessümlü ifadesi olmayan 2-3 kişi çıktı. Onun dışında muhteşem bir görüntü var. Hiç beklemediğimiz bir sonuç çıkacak. Sahada bunu gözlemliyoruz. İnsanların gözlerinin içi gülüyor. Ağlayan anneler oluyor. Bunlar Silivri gözlemlerimiz. 10-15 gün sonra bunu tekrar konuşabilirsek, Bağcılar, Esenyurt, Avcılar'daki durumu da sizinle paylaşabilirim. Silivri, özlediği değişim için güçlü bir şekilde destek verecek burası kesin.
“SİZDEN BİRİYİM, SİLİVRİ'YE HİZMET BORCUMU ÖDEYECEĞİM”
Sevginar SALİ: CHP'nin çok güçlü olduğu bir bölgede, CHP adına destek toplarken özel bir strateji geliştirme ihtiyacı hissediyor musunuz?
Doruk BULUT: Arkadaşlarımızla stratejiyi şöyle planladık; Silivri'den çıkmış bir yerel aday olarak, partinin il ve ilçe teşkilatlarıyla arasında senkronize edilmiş bir program olmadan bu 2-3 günü ilçemizde geçirelim diye düşündük. Sonrasında İstanbul'un muhtelif yerlerinde çalışmalar olacak. CHP'nin yoğun olduğu yerlerde CHP'ye oy istemek zor değil. Önemli bir sorumluluğumuz var; sadece CHP'lilerden değil, Silivri'de aynı sokakta yürümüş, düğünde beraber olmuş, cenazeye katılmış birinin Ankara'ya gitme ihtimalinin düşünülmesi yalnız CHP'li değil, geçmişte İYİ Parti, AK Parti, MHP, HDP'ye oy vermiş seçmenlerle de aramızda iyi bir elektrik yaratıyor. Buna olan güven ile inancım sonsuz.
Ben Silivri'nin çocuğuyum, o kadar çok sizden biriyim ki kendimi anlatmama bile gerek yok. Burada doğup büyüdüm ve siyaset yaptım. Silivri'ye hizmet borcumu ödeyeceğim.
“ANKARA'DAN DEĞİL, SİLİVRİ'DEN MİLLETVEKİLLİĞİ YAPMAYI DÜŞÜNÜYORUM”
Geçmişi çok yargılamak istemem ama Silivri'den milletvekili çıkmış diğer partili arkadaşların vatandaşın taleplerine gerekli cevapları veremediğini düşünüyorum. Sahada çalışırken bu cümlelerle karşılaşıyorum. Ben Ankara'dan değil, Silivri'den milletvekilliği yapmayı düşünüyorum.
“SİLİVRİ'DE YAŞAYAN HER PARTİLİNİN OYUNA TABİLİM”
Herkesin gönlünü alan, işini çözen, bu zamana kadar Ankara ile bağı kopmuş Silivri'nin birçok sorunun çözmeye talibim. Bu benim diğer ilçelere olan sorumluluğumdan farklı. Dolayısıyla Silivri'de yaşayan her partilinin oyuna tabilim. Onların da bana sahip çıkacağına, kucaklayacağına gönülden inanıyorum.
“HERKESİN HAK ETTİĞİNİ ALABİLMESİ İÇİN ANKARA'DA TAKİPÇİSİ OLACAĞIM”
Sadece 3. Bölgenin değil, Türkiye'nin tamamının mecliste temsilcisi olacağım. Buradaki geçmişimi inkâr edemem. İstifa etmiş bir yerel yönetici olarak buranın sorunlarını iyi biliyorum. Tabi vaatlerimiz arasında bulunan torpilsiz, liyakatli bir yeni Türkiye döneminde, hak eden herkesin hak ettiğini alabileceğinin takipçisi olacağım. Torpilin, aday kayırmanın değil, hak eden herkesin hak ettiğini alabilmesi için Ankara'da takipçisi olacağım.
Hatırlarsınız, Ankara'da AK Parti torpil kartların havada uçuştuğu gibi değil, kendi branşında ve mesleğinde başarılı olan ve devlette görev almaya haiz olan herkesin yer alması için takipçi olacağız. Bu amaçla yola çıktık.
“AYRIŞMANIN DEĞİL, BİRLEŞMENİN İSMİ OLDUĞU İÇİN CUMHURBAŞKANI OLMALI”
Sevginar SALİ: Kemal Kılıçdaroğlu neden Cumhurbaşkanımız olmalı?
Doruk BULUT: Kemal Kılıçdaroğlu, Türkiye'nin susadığı adalet ve demokrasiyi getirme, ülkemizin yaşadığı ekonomik buhranı sona erdirme yeterliliğine haiz. En önemlisi ayrışmanın değil, birleşmenin ismi olduğu için Cumhurbaşkanı olmalı. Büyük Türkiye gemisini yaşadığı bu yoğun dalgalı denizden sağlam ve sessiz limana taşıyacak ve sonrasında Türkiye'ye olan borcunu ödeyip sağlam bir noktada siyasi hayatını noktalayacak.
“CHP DIŞINDA BİR PARTİDE SİYASET YAPMAK HİÇBİR ZAMAN ARZUM OLMADI”
Sevginar SALİ: Bir zamanlar çok yakın olduğunuz Muharrem İnce'nin Memleket Partisi ve Cumhurbaşkanlığı adaylık sürecine Doruk Bulut'un durduğu noktayı merak ediyorum?
Doruk BULUT: Muharrem İnce ile olan birlikteliğimiz CHP'yi temsil ettiği bir yarışın birlikteliğiydi. CHP geleneğini Silivri'deki yeni jenerasyonun en sağlam temsilcilerinden biriyim. CHP dışında bir partide siyaset yapmak hiçbir zaman arzum olmadı.
Silivrililere sorarsanız, “Partinin çocuğudur, eskiden beri partidedir ve her zaman partide olmuştur” diye tanımlarlar. Partimden ayrılmayı hiçbir zaman düşünmedim. Ayrılmaması gerektiği fikrimi Muharrem İnce ile de paylaştım. Ağabeyimiz, dostumuzdur, ilişkimiz var ama artık ayrı yollarda siyaset yapıyoruz.
“ÖZCAN BAŞKAN DEĞERLENDİRİLSEYDİ BEN DE ONUN GİBİ DÜŞÜNECEKTİM”
Sevginar SALİ: Aynı listeye girmek için rakip olduğunuz Özcan Işıklar, “Doruk Bulut'un seçilmesi için en çok çalışacak olanlardan biri olacağım” dedi. Bu konuyla ilgili düşünceniz nedir?
Doruk BULUT: Aynı parti içindeki insanlar arasında Milletvekili aday adaylığın bir yarış olduğunu düşünmüyorum. Herkes kendi iddiasını koyuyor ve ittifaklarla olan zor bir dönemden geçtiğimiz için bir ön seçim, temayül yoklaması gibi bir yönelim oluşmadığı için parti takdir etti. Dolayısıyla aday adayları olarak birbirimize rakip değildik. Bugün ben değil de Özcan Başkan değerlendirilseydi ben de onun gibi düşünecektim, çünkü biz yaklaşık 15 yıl, ara ara referandum ve 3 yerel belediye seçiminde beraberdik. Onun da benimle beraber olduğunu görüyorum. Particilik bilinciyle, Türkiye'nin yeni yüzyılında, yeni döneminde bu değişimin bir parçası olabilmek, buna katkı sağlayabilmek adına, sadece Özcan Başkanın değil, CHP'de siyaset yapmış bütün arkadaşlarımızın muazzam destek mesajlarını ve telefonlarını alıyoruz. Aramızda hiçbir sorun olmadan, en küçüğünden en büyüğüne kadar mücadeleyi birlikte vereceğiz. Bu birlikteliği görmek ve yaşamaktan dolayı çok mutluyum.
“SİLİVRİ-ANKARA ARASINDAKİ KÖPRÜNÜN AYAKLARINI TAMAMLAMAYA TALİBİM”
Sevginar SALİ: 14 Mayıs'ta sandık başına gidecek olan Silivrililere mesajınız nedir?
Doruk BULUT: Kendi içlerinden birini Ankara'ya göndermenin ve orada görev yaparken bu sınavı nasıl vereceğinin beklentisini yaşamalarını, taşımalarını istiyorum. Silivri'nin birçok sorununu biliyorum. Yerelde bildiğim sorunları, Türkiye Büyük Millet Meclisi'ndeki genel ölçeğe taşıyacağım. Bu zamana kadar eksikliğini yaşadıkları Silivri-Ankara arasındaki köprünün ayaklarını tamamlamak ve çok daha önemlisi Türkiye'nin yeni dönemde ayrıştırıcı değil, birleştirici, herkesin birbirini kucakladığı, yüzünü Avrupa'ya dönmüş, bütün çağdaş demokratik programlarını tamamlamış, ekonomisini düzeltmiş bir ülkenin Silivri'den Ankara'ya gönderilmiş bir milletvekili olarak kişisel ve kurumsal sorunları çözmeye talibim. Bana inansınlar ve güvensinler. Yüzlerini kara çıkarmayacağım. Sorumluluğu sırtımda taşıyorum. Tüm Silivrili hemşerilerimizin oylarına talibiz.
“14 MAYIS'TAKİ SEÇİMİN ARDINDAN BİR SİYASİ BAHAR İKLİMİNE UYANMAYA SÖZ VERİYORUZ”
Kemal Kılıçdaroğlu'nun Cumhurbaşkanı olarak seçtirmek ise bizim seçilmemizden çok daha önemli. Silivri halkının bu süreçte Cumhurbaşkanı adayımız ve CHP'nin yanında ne denli güçlü duracağının sinyalleri toplumda zaten mevcut. Topyekûn bir destek için var gücümüzle çalışma ve mücadeleye devam edeceğiz; herkesi ülkemizin ihtiyacı olan iktidar değişikliği hamlesine karınca kararınca destek olmaya davet ediyorum. Ve tüm halkımıza 14 Mayıs'taki seçimin ardından sımsıcak, çiçek açmış bir siyasi bahar iklimine uyanmaya söz veriyoruz.
