“Çalmayacağız, çırpmayacağız, milletimize sahip çıkacağız”

Saadet Partisi Silivri Belediye Başkan Adayı Şükrü Yıldırım, yerel yönetim iddialarını dile getirirken, “Çalmayacağız, çırpmayacağız, milletin parasına ve malına sahip çıkacağız” dedi.

Türkiye'nin her yerinde kendi adaylarıyla 31 Mart yerel seçimlerine giren tek partinin Saadet Partisi olduğunun altını çizen Silivri Belediye Başkan Adayı Şükrü Yıldırım, “Kimseyle gizli ya da aleni bir ittifakımız yok. Milletimize güvenerek, Milli Görüş ruhumuzun ilk günkü heyecanıyla göreve talibiz” şeklinde konuştu.

Sevginar SALİ: Sizi tanıyabilir miyiz?
Şükrü YILDIRIM: 1980 Şanlıurfa doğumluyum. Marmara Üniversitesi Hukuk Fakültesi'ni kazanarak 1998 yılında İstanbul'a geldim. Burada 10 yıl avukatlık yaptım. 6 yıldır da Silivri'de avukatlık yapıyorum. İstanbul'da değişik sivil toplum örgütlerinde görev aldım. Vakıf yönetimlerinde bulundum.

“LİSE DÖNEMİMDEN BERİ MİLLİ GÖRÜŞÇÜYÜM”
Sevginar SALİ: Saadet Partisi'ne ilginiz ne zaman başladı?
Şükrü YILDIRIM: Lise dönemimden beri Milli Görüşçüyüm. Siyasette hep mutfak kısmındaydık. Görev almak şimdi nasip oldu. 31 Mart 2019 yerel seçimlerinde partimin Silivri Belediye Başkan Adayı olarak belirlendim.

“BULUNDUĞUM YERE MUTLAKA KATKI SUNMAK İSTERİM”
Sevginar SALİ: Belediye Başkan Adaylık süreciniz nasıl gelişti?
Şükrü YILDIRIM: Silivri'ye hizmet etmek istedim. Önce vakıf, sonra dernek olarak düşündüm. Bunun üzerinde yoğun bir şekilde çalıştım. Bulunduğum yere katkı sağlamak isterim. Bu öğrenciyken de böyledi. Örneğin yatılı okurken, hemen 5-6 öğrenci toplayıp kitap okuma etkinliği düzenlerdim. Üniversitede ‘Mesleği Öğrenme Grubu' kurdum. Hocalarım bile şaşırdı. Her hafta, bir hocamızın da katılımıyla konuları işlemeye başladık. Biz buraya nasıl katkı sağlarız diye düşündük. Bir süre sonra hocalarımız da toplantılara gelmeye başladı.

“EĞER TOPLUMUN SORUNLARINI GÖRÜYORSANIZ, ZAMANIN ÖNEMİ YOK”
Sevginar SALİ: Altı yıldır Silivri'de olduğunuzu söylediniz. Silivri'yi yönetmeye talip olmak için bu yeterli bir zaman mı?
Şükrü YILDIRIM: Yeterli bir zaman olduğunu düşünmüyorum, ama bu 30 yıl olsaydı da yeterli olmayacaktı. 20 yıl Urfa'da yaşadım, 20 yıldır da İstanbul'da yaşıyorum. 20 yıl Urfada'da yaşasaydım, orayı daha iyi bilecek miydim? Sanmıyorum. Siz bir toplumun sorunlarıyla ilgilenmiyorsanız, görmüyorsanız, orada 100 yıl da yaşasanız bir şey fayda etmez. Eğer toplumun sorunlarını görüyorsanız, size belki bir hafta da yeterli olur. İnsanlara güven vermek çok önemli. Ben Silivrili değilim ama bütün müvekkillerim Silivrili. Siz kaliteli olun, güven verin, insanlar gelip sizi bulur.

“TOPLUMU ANLAMAK İÇİN DUYARLILIK VE İLGİ GEREKLİ”
Sevginar SALİ: Yerel yönetimler biraz daha spesifik özellikler gerektiren bir alan. Bu konuda kendinize güveniyor musunuz?
Şükrü YILDIRIM: Hizmet üzerine olan bir mesleğim var. Bugün biz hukuktan çok sosyoloji ve psikoloji okuyoruz. Bizim Belediye Başkanlarımızın yüzde 80'i yerel yönetimlerle eğitim almamakta. Yıllarca Belediye Başkan Yardımcılığı yapıp toplumun sorunlarını bilmeyenler var. Toplumla ilgili bir aidiyet hissetmiyor, siyah camlı aracınıza binip evinize gidiyorsanız, 100 yıl da yaşasanız anlayamazsınız. Duyarlı ve ilgili olursanız, o toplumun sorunlarını bir iki yıl içinde de öğrenirsiniz.

“SİLİVRİ, CAZİBE MERKEZİ HALİNE GETİRİLMELİ”
Sevginar SALİ: Sizce Silivri'nin bugün en önemli sorunu ne?
Şükrü YILDIRIM: Aslında Silivri'nin bugün bir Alanya'dan farkı yok. Bir yandan denizi, bir yandan kırsal yaşamı, büyük kente yakınlığı güzel. Önemli olan burayı bir cazibe merkezi haline getirmek. Belki bu yerelde bazı insanların çok işine gelmeyebilir, ama bu bir gerçek. Denizi var, doğal yaşamı destekleyecek her şeyi var. Daha cazip hale gelebilir. Ulaşım sorunu var. En büyük problemi otopark. Şehir planlamasında sıkıntılar var. Yeni Mahalle'de kurulan yeni sitelerde oturuyorum. İnanın iki araç yan yana geçemiyoruz. Bu nasıl bir imar? Bir yol 6 metre mi gösterilir? Kaldırımları yaptığınız zaman araçlara 4 metrelik alan kalıyor. Park sorunu hat safhada. Kalepark bölgesini dolaştım. Tamam biz de gecekonduda yaşadık, ama bugün bir belediye olarak bu insanlara en azından yalıtım desteği verilmeli. Bu insanlara daire, arsa veremiyorsun ama o evleri insanca yaşanabilir bir hale getirebilirsin.

“1994 RUHU BUYDU İŞTE”
Sevginar SALİ: Sosyal Belediyecilik dendiğinde bunları mı anlamamız lazım?
Şükrü YILDIRIM: Sosyal Belediyecilik budur. 1994 Yıllarında biz bunu yaptık. Bugün Cumhurbaşkanı bile bizim o dönemdeki ruha dönmemiz gerekiyor diye bas bas bağırıyor. 1994 ruhu senin ruhun değildi ki? Milli Görüşün ruhuydu. Dünyanın en güzel plajını veya başka bir alanı yaparsınız, tamam bunlar da ihtiyaç ama başına su damlayan aileler varsa yaptıklarınızın anlamı kalmıyor.

“İSPARK'I BURADAN GÖNDERECEĞİM”
Örneğin İSPARK'ı buradan göndereceğim. Ben gidip bir yere oturup bir çay içeceksem, yasal bir değnekçi başımda olmamalı. Oraya en azından esnaf aracını park edecek. İSPARK'ın uygulaması yasal değil. Plakalara yazılan cezalara itiraz ettik ve bunlarla ilgili dava açmadılar. Sizden para istendiğinde vermeyin, “Cezamı plakama yazın” deyin. Bununla ilgili dava açamazlar.

“ÇALMAYACAĞIZ, ÇIRPMAYACAĞIZ, MİLLETİN PARASINA VE MALINA SAHİP ÇIKACAĞIZ”
Sevginar SALİ: Saadet Partisi'nin belediyeciliğinde ne var biraz anlatır mısınız?
Şükrü YILDIRIM: Bizim seçim bildirgemiz 1994 yılından beri aynıdır. Dediğimiz şudur; çalmayacağız, çırpmayacağız, milletin parasına ve malına sahip çıkacağız. Bize göre rüşvet veren de alan da suçludur. Devletin, milletin parası tekrar millete dönmeli. Temel mantığımız budur. Bu, bizim inancımızda da var. Hatır için birine ihale vermek de, hatır için birini işe almak da bize göre rüşvettir. Eğitimi, liyakati yoksa, gerçekten o işe yaramıyorsa ve işe alıyorsanız bu da bir rüşvettir. Bize göre alan da veren de aynıdır.

“BÜTÜN İL VE İLÇELERDE BELEDİYE BAŞKAN ADAYI GÖSTEREBİLEN TEK PARTİYİZ”
Sevginar SALİ: Yerel Belediyecilik, adayların
ötesinde aynı zamanda bir de bir ekip işi. Sizin ekibiniz belli mi?
Şükrü YILDIRIM: Bizim teşkilatımız var. Biz bugün Türkiye'de yanlış hatırlamıyorsam 1339 tane il ve ilçede Belediye Başkan Adayı gösteren tek partiyiz. Bunun örneği yok. İktidar partisi bile bütün il ve ilçelerde Belediye Başkan Adayı gösteremedi. Ekiple ilgili bir sorunumuz yok. Kendini yetiştirmiş, helal ile haramı, hak ve adaleti bilen insanlar hazır. Onlar her zaman hazırdı. Önemli olan hakkı hak edene vermek, başkasının hakkını çiğnememek. Bunları yerine getirdiğiniz zaman diğerleri zaten geliyor.

“İNSANLIK ONURUNA UYGUN OLAYAN YAŞAM SÜRDÜREN AİLELERİ TESPİT EDECEĞİM”
Sevginar SALİ: Diyelim ki Belediye Başkanı seçildiniz, ilk işiniz ne olacak?
Şükrü YILDIRIM: İlk işim, olumsuz şartlarda yaşayan insanları tespit etmek olacak. Eğer bir ailenin evi yaşam standartlarına, insanlık onuruna uygun değilse gereken yapılmalı. Bu uluslararası bildirgelerde ve anayasamızda var. Devlet, her vatandaşın onuruna yakışır şekilde yaşamasını sağlamak zorundadır. Yerel Yönetimin anlamı, mantığı da budur. Ankara'daki adam burayı bilmez. Benim birinci görevim yüzme havuzu yapmak değil, budur.

“SP'NİN İTTİFAKI MİLLETLE”
Sevginar SALİ: 31 Mart 2019 Yerel Seçimlerde sandığa gidecek olan Saadet Partili ev diğer partilerin seçmenlerine ne söylemek istersiniz?
Şükrü YILDIRIM: Seçmenimizin birinci önceliği Saadet Partisi'dir. Biz, gececi bir parti değiliz. 50 Yıllık bir geçmişimiz var, fikir partisiyiz. Geleneğimiz aynı; Refah Partisi'nin mantığı neyse, Saadet Partisi'nin de mantığı aynı. Fikrimizi maneviyat üzerine inşa etmişiz. Değişmeyen temel değerlerimiz var. Aristo da ‘Çalmayacaksın' diyordu. Biz de bugün çalmayacağız diyoruz.
Biz bu seçimde kimseyle ittifak kurmuyoruz, milletle ittifakımızı kurmaya çalışıyoruz. Esen rüzgâra kapılıp gidenler, şimdi partimize geri dönüyor.
Türkiye'deki Belediyecilik anlayışını nasıl değiştirdiğimizi bir araştırsınlar, geçmişimize bakıp bunu görebilirler.
Mevcut iktidar ve yöneticiler (AK Parti'nin), sahip olduğumuz prensiplerle birlikte bizden ayrıldıklarını beyan ettiler. Milletimiz de maalesef, bizim aynı kökten geldiğimiz ve aynı şekilde düşünüp hareket ettiğimiz bilgisini edindi. Artık öyle değil. Su tersine akmaya başladı. Halk da bunu görmeye başladı. Bunu görmek belki geç oldu, ama artık halkımız bunun farkında.
Silivrili seçmen kentlerinin geleceğini inşa ederken, kimler tarafından inşa edileceğini bilmeleri lazım. Hangi aday seçilirse, gelecekte Silivri'deki vatandaşın ne tip insanlarla muhatap olacağını iyi düşünmesi lazım. Diğer taraftan da 10 yıldır seçtikleri insanların ne yaptıklarını görmeliler. ‘Şu adam şunu yaptı' diyebiliyorlarsa, buyursunlar eskisinde ısrar etsinler. İyi düşünsünler. Bu, beş yıllık bir süreçtir. Bazen bir yola girilir, geri dönüşü olmaz.
Haber Merkezi