"Korkunun kendisi; korkulan şeyden daha fazla zarar verir."
Kimin sözü bilmiyorum ama birkaç yıldır hep aklımın bir köşesinde bekliyor, ihtiyaç duyduğum (genelde zorlandığım ya da köşeye sıkışmış hissettiğim vakitlerde) bana çok iyi geliyor… Yaşadığımız hayatın bilgi, beceri ve yeteneklerimizi geliştirmenin yanı sıra cesaret yaklaşımına da ihtiyacımız olduğuna eminim…
Korkular yapamayacaklarımızın, cesaret yapacaklarımızın sınırını belirler!
Çok daha kötü günlerimiz oldu hem de yakın geçmişte. Elbet bugün yaşananların da üstesinden geleceğiz… Sadece doğru bir yönetim ve idare ile birlik olmaya, süreci iyi yönetmeye ihtiyacımız var. Türkiye'de pek çok millet, dinden, farklı düşünen, değişik siyasi tercihleri bulunan insanlar yaşıyor, çalışıyor… Her konuda ayrışabiliriz ama ülke çıkarlarına yönelik saldırı, dış tehdit söz konusu olduğunda birlikte hareket etmeliyiz, bir arada durmalıyız!
Para kaybedilir, kazanılır itibar ve ülke kaybedilince geri alınması çok zor olur…
***
Benim okuyucu sohbetlerim, kaynak belirtmeyi pek tercih etmediğim ve doğru bulmadığımdan başka başka insanların başına iş açıyor genelde. Bu defa Nurettin Gören “Özellikle adımı yazın” dedi…
Yanlışları ve eksiklerini görmeyen bir AK Partili olmadığını belirten Nurettin Bey'in otopark hususunda ve yollar ile ilgili aklına takılan kimi meseleler var…
- “Otopark yapmayan inşaatlardan parası peşinen belediye tarafından alınmıyor mu? Neden sonra sokaklarımızın yarısı tekrar İSPARK tarafından, ücretli otopark olarak parselleniyor?” diye soruyor…
- “İlçe Başkanımız, Boğluca Deresi yanındaki yeşil alanı otoparka ne hakla dönüştürüyor? İSPARK'a bu alanlar ne hakla peşkeş çekiliyor?” diyor…
- “9 yıldır kaybedilmiş ve bu sebepten cezalandırılan bir Silivri görüyorum” diye değerlendirmede bulunuyor, haksız bir değerlendirme olduğunu söylemek mümkün değil…
- “İSPARK Silivri'nin başına bela. Yolların yarısı otopark yapılmış… İBB eliyle değnekçilikten başka bir şey değil bu uygulama…” diye ekliyor…
- “Madem bölgeye hizmet bana söylesinler İSPARK'ta çalışan gençlerin kaçı Silivrili, kaçı İstanbul'un başka bölgelerinden parti kanalıyla buraya getirildi?”
- Yollardaki tümsek uygulamasını da değerlendiren Gören, “Dünyanın hiçbir yerinde bu yok. Hız sınırı varsa kamera konulur” diye belirtti.
- Kaldırımların ortasında dikilen ağaçlara da tepki gösteren Gören, “Eşimle el ele yürüyemediğim kaldırım uygulaması nedir Allah aşkına? Kaldırımın kenarına koy o ağacı, kaldırımın ortasına dikmek neyin nesi?” diye sordu…
***
Yapanlar, tasarlayanlar, hizmet lansmanları ile gücüne güç, etkinliğine etkinlik katanlar… İşte bu üstte sıraladıklarım da sizin hizmet için elinizi kuvvetlendirenlerin sitemleri… Katılırsınız, katılmazsınız, gereğini yaparsınız yapmazsınız… Vatandaşın sesini duyurmak benim için kafi… Bu arada iletilenler kamuoyunda ilk kez duyulan ya da konuşulmayan meseleler de değil...