CHP Grup Sözcüsü Bora Balcıoğlu, Silivri Belediyesi'nin 2021 yılı faaliyet raporuna ret kararı vermelerinin gerekçelerini “Bugünü kurtaran değil, geleceği tasarlayan” bir belediyecilik anlayışını kurumsallaştırmalıyız...!”, “Bağışlar bizi işkillendiriyor”, “Seçim döneminde verdiğiniz vaatlerinizin tamamlanma oranı oldukça düşük” ve “Sayın Başkanının vizyonerliği hususunda kendisini yeterli göremiyoruz” diyerek açıkladı.
CHP'nin Silivri Belediyesi'nin 2021 yılı faaliyet raporuna ret kararı ve gerekçelerini partinin yeni Grup Başkan Vekili Bora Balcıoğlu söz alarak izah etti.
“KİMSEYİ KIRMADAN ELEŞTİRİLERİMİ İFADE ETMEYE VE PARTİMİN TARİHSEL ÖNEMİNE LAYIK OLMAYA ÇALIŞIRIM”
Cuma günü CHP Grup Başkan Vekili olarak Silivri Belediyesi'nin 2021 yılı faaliyet raporu hakkında söz alan Bora Balcıoğlu şu konuşmayı yaptı: “Belediyemizin 2021 yılı faaliyet raporunu değerlendirmek ve rapor hakkında vereceğimiz kararı açıklamak maksadıyla söz almış bulunmaktayım. Sizleri saygıyla selamlıyorum.
Konuşmama başlamadan önce bir hususta bilgilendirme yapmak isterim: Siyasi hitaplarımda kelimelerimi özenle seçmeye, kimseyi kırmadan eleştirilerimi ifade etmeye ve Partimin tarihsel önemine layık olmaya çalışırım. Nezaketin ve zarafetin gücüne inananlardanım. Aynı özeni sırası geldiğinde muhataplarımızdan da beklediğimi peşinen ifade etmek isterim. Son olarak; eleştireceğimiz kimseleri sadece “görev ve sorumlulukları özelinde” değerlendirmeye tabi tuttuğumuzun da bilinmesini isterim.
Pek çok siyasi gibi bizler de görevimizi ifa ederken Alp Arslan'lardan, Kanuni Sultan Süleymanlar'dan ve Ulu Önder Gazi Mustafa Kemal Atatürk'ten aldığımız güçten besleniyoruz. Onlar gibi çalışkan, mücadeleci ve stratejik düşünceye hakim olmak için var gücümüzle çalışıyoruz.
“SİYASİ ÇALIŞMALARIMIZDAKİ TEMEL HEDEFİMİZ HEMŞEHRİLERİMİZİN SORUNLARINI ORTADAN KALDIRMAK”
Siyasi çalışmalarımızdaki temel hedefimiz hemşehrilerimizin sorunlarını ortadan kaldırmak, yaşamlarını kolaylaştırmak ve huzur içinde yaşadıkları bir Silivri'yi inşa etmektir. Kentimizin bir cazibe merkezi olmasını, örnek gösterilmesini istiyoruz. Tüm çabamız bunun içindir.
Belediye Başkanlığı ve meclis üyeliği görevleri bulunanların, kamu yararının olduğu durumlarda siyasi farklılıkları gözetmeksizin sadece halka yararlı olmaları gerektiğini düşünen ve savunanlardanım.
“ÖZEL SEKTÖR KÂR AMACI GÜDER, DEVLET HİZMET AMACI GÜDER”
Sayın Belediye başkanımızın ve yönetiminin kıvançla bahsettiği kurum bütçesinin olumlu seyrediyor olması durumundan sözlerime başlamak istiyorum. Mali tablolar incelendiğinde kurumumuzun borçluluk ve mali durumunda olumlu gelişmelerin olduğu görülmektedir. Bu bir başarıdır. Tebrik ederiz. Sayın Başkan ve ekibi, doğrudan ve belki sadece mali durumu iyileştirici bir düstur benimsedikleri için eğer kâr amacı güden bir şirkette yönetici olsalardı muhtemelen terfi alacaklardı zira bilinen bir kural vardır: Özel sektör kâr amacı güder, devlet hizmet amacı güder. Ancak kurumumuz kâr amacı güden bir özel şirket değil, hizmet amacı güden bir kamu kurumudur. Dolayısıyla önceliğimiz, elimizde var olan kaynakları yasal, hakkaniyetli ve ivedi biçimde kamuya aktarmaktır. Bu pozisyondaki kamu görevlisinin birincil hedefi, var olan yahut var olabilecek kaynakları kamunun yararına ve katma değerli biçimde ,tekrar ediyorum, bir an önce dönüştürmektir.
“BAŞKANLIĞI İÇİN EN ÖNEMLİ ŞART İDARECİLİK DEĞİL VİZYONER BİR DÜŞÜNCE YAPISINA SAHİP OLMAKTIR”
Eğer yönettiğiniz kurumun, on yıllardır süregeldiği şekilde neredeyse kendi kendine devam edebileceği sistemleri ve gelenekleri varsa -ki belediyeler bu sistemlere ve geleneklere sahiptir- o sistemin verimini biraz daha artırmak, sizi vizyoner ya da salt mükemmel yapmaz; iyi bir bürokrat, iyi bir idareci yapar. Örnek idareci olmak oldukça kıymetlidir ancak belediye başkanlığı için en önemli şart idarecilik değil vizyoner bir düşünce yapısına sahip olmaktır.
Mevcut durumdaki gibi genel ve yerel iktidarın aynı siyasi partiden seçilmiş olduğu dönemlerde ilgili bakanlıkların öz kaynaklarıyla bu şehirlere ayrıcalık tanıyarak doğrudan daha fazla yatırım yapma yöntemini izlediğini göz önüne alırsak, ilçe belediye başkanı ve ekibinin, günü geçirecek rutin çalışmalara yoğunluk vermek yerine, “gelecek nesil için şehrimizde istihdam artırıcı faaliyetlere dönük kapsamlı çalışmalar yapmak”, “şehrimizi tarım turizmi konusunda ilk akla gelen şehir yapmak“ ya da “şehrimizi teknoloji üssü yapmak” gibi “kapsamlı fikirsel çalışmaları” merkezine alması gerektiği açıkça ortaya çıkacaktır. Önceki yönetimin şehri adeta “tarım başkenti yapmak” büyük düşünce ve çabası gibi…
“YEREL SİYASİ PARTİNİN AYNI OLMASININ AVANTAJ OLARAK BENİMSENMESİNİ DOĞRU BULMUYORUZ”
Tutanaklara geçmesi açısından şunu da söylemek isterim: toplanma amacımıza halel gelmemesi amacıyla “siyasi holiganizm ve siyasi fanatizm hususlarındaki diğer tüm görüşlerimizi gerektiğinde açıklama hakkımızı saklı tutarak; yukarıda bahsettiğim genel ve yerel siyasi partinin aynı olmasının avantaj olarak benimsenmesini doğru bulmadığımızı; bu pratiğin karşısında olduğumuzu; ilk genel seçimlerde sandıktan 1. çıkarak iktidar olacak olan partimizin bu uygulamanın yerine sadece “yasa ve adaleti” yerleştireceğini söyleyerek özetliyorum.
“SİLİVRİ'DE CHP İKTİDAR OLSA BUNLAR YAPILIR MIYDI?”
Yeri gelmişken siyasi fanatizmin bir-iki örneğinden de bahsetmek isterim gündemimizle ilgili olduğu için… Şehrimize bir yüzme havuzu yapıldı. “Öncelik derecesi hakkındaki tartışma hakkımız” saklı kalarak; düşünen, projelendiren, uygulayan ve uygulanmasını sağlayanlara şahsım ve grubum adına teşekkür ediyorum. Ülkemizin mevcut siyasi iklimini göz önüne alarak ekranlardan bizleri takip eden hemşehrilerimize soruyorum: Bugün eğer ülke yönetiminde mevcut iktidar ve şehrimizde de Cumhuriyet Halk Partisi'nin iktidarı olsa idi bu yüzme havuzu buraya öncelikli biçimde yapılır mıydı?
2021 yılında yeniden kullanıma açılan Tarihi köprümüz sizce yerel yönetimde Cumhur İttifakı üyesi siyasi parti olmasa idi, bu dönemde yeniden hizmete açılır mıydı?
Yanıtlar konusunda kararsız kalan yurttaşlarımız 2009-2019 yıllarını inceleyebilirler.
Neden böyle örnekler verdim?
Siyasi bağlantıların yer yer imtiyazlara dönüşmesi neticesinde yapılan mahsuplaşmalar; bütçemizi oldukça rahatlatmıştır. Bu mahsuplaşmalarda Sayın Başkan'ın girişimlerinin önemli yer tuttuğunu düşünmekle birlikte asıl önemin Cumhur İttifakı'nın başarılı olması ya da öyle görünmesine katkı sunmak olduğunu değerlendiriyorum. Önceki yönetimde mahsuplaşmaların pek yapılamadığını not olarak söylemek istiyorum. Şehrimizin bütçesinin rahatlaması stratejik düşünce ile birleşip yerinde kullanıldığında yurttaşlarımıza katma değer sağlayacaktır.
BAĞIŞLAR KONUSUNDA UYARIDA BULUNDU
Bu konuda -naçizane- bir uyarıda bulunmak istiyorum: “N'olursa olsun canım. Silivri bir şeyler kazanıyor ya! Varsın siyasi fanatizm olsun” düşüncesi bir süre sonra evrilir ve “N'olursa olsun canım. bağış geliyor ya gerisi önemli değil'e ” dönüşür. Uyarıyorum. Bu düşünceye zinhar kapılmamalıyız.
“YURTTAŞLARI, GEREĞİNDEN FAZLA VE ZAMANSIZ YASAL DÜZENLEMELERE TABİ TUTMAK UYGUN OLMAMIŞTIR”
Bütçeyi denk hâle getirmek; kaynak artırmak ve verimli kullanmak, tasarruf yapmak... Bunlar çok önemlidir. Ancak bunları başarmaya çalışırken kurumların varoluş amaçları olan yurttaşları, gereğinden fazla yahut zamansız yasal düzenlemelere tabi tutmak, bilhassa salgın döneminin ezici etkilerinin olduğu bir dönemde, hiç uygun olmamıştır. Rayiç bedel düzenlemenizden bahsediyorum. Düzenleme döneminde itirazlarımızı yapmıştık ancak bir defa daha buradan halkımıza hatırlatmayı uygun buldum.
“YETERİNCE BAŞARILI OLMADIĞINIZI DEĞERLENDİRİYORUZ”
En az tasarruf yapmak kadar önemli olan bir diğer husus da yapılan tasarrufun tekrar kamuya hakkaniyetli ve ölçülü biçimde aktarılmasıdır. Bu aktarım hususunda seçim vaatlerinizi de göz önüne alarak bugüne kadar yeterince başarılı olmadığınızı değerlendiriyoruz. Ya da bizler aceleci davranıyoruz ve sizin ilan ettiğiniz gibi “atılım yılınızda” bahsettiğiniz vaatlerinizden ve projelerinizden başımızı kaldıramayacak, adeta yatırıma boğulacağız. Umarım böyle olur ve biz de size teşekkür ederiz. İzleyip göreceğiz.
“ŞEHRİMİZ YARARINA DESTEK VE İŞBİRLİĞİ İSTENDİĞİNDE BAŞKANIMIZIN VE MECLİSİMİZİN YANINDA OLACAĞIZ”
Meclisimizin huzurunda halkımıza bir defa daha hatırlatıyorum: Şehrimiz yararına destek ve işbirliği istendiğinde Başkanımızın ve meclisimizin yanında olacağız.
“MENFAAT HESABI KİMİ ZAMAN İNSANLARI, YASA VE VİCDAN YOLUNDAN SAPTIRABİLİYOR”
Sayın başkan, değerli üyeler; Dünyamızı çıkar beklemeden de insanların ve kurumların birbirlerine destek olabileceği bir yer haline getirebilmek için var gücümüzle hep beraber çabalıyoruz. Ancak içinde bulunduğumuz konjonktür hâlâ pek çok kişinin, kurumun karşılıksız, çıkar amacı gütmeden hareket etmesini neredeyse olanaksız kılıyor. Menfaat hesabı kimi zaman insanları, yasa ve vicdan yolundan saptırabiliyor. İnançlı bir insanım ve o yüzden atacağım her imzadan önce diyorum ki “Yaradan beni şaşırtmasın. Halkıma, aileme ve en önemlisi evlatlarıma karşı utandırmasın.” Bu duygularım tüm mesai arkadaşlarım için de temennimdir.
“BAĞIŞLAR KALEMİ HASSAS VE KAYGAN BİR TABANA OTURMAKTADIR!”
Böyle bir girizgâh yapmamın sebebi mâlumunuzdur: Bağışlar kalemi hassas ve kaygan bir tabana oturmaktadır! Suiistimale açık bir konudur. Bu konuda yapılan çalışmalar oldukça kıymetlidir. Bağış yöntemi ile devletimize, şehrimizde kullanılmak üzere menkul ve gayrimenkuller kazandırdı yönetimimiz. Teşekkür ederiz.
“BAZI BAĞIŞLAR BİZLERİN DİKKATİNİ ÇEKMEKTEDİR”
Kâğıt üzerinden inceleyebildiğimiz kadarıyla, bütçemizin fazla vermesini sağlayan dolaylı kalemlerden birisi, kişi veya kurumlardan gelen bağışlardır. Sizlere bu noktada hatırlatmak istediğimiz bizce hayati öneme sahip bir husus vardır: Her bağış olmasa da bazı bağışlar kamunun, dolayısıyla başkan ve yönetimini denetleme yetkisi olan bizlerin dikkatini çekmektedir. Daha önce bağışlar meselesi sebebiyle resmen ve fiilen üzerinde durduğumuz, sizlere sorduğumuz bazı hususlar olmuştu.
Cumhuriyet Halk Partisi dedikodulara, kötü maksatlı söylemlere, iftiralara değer vermez; siyasi açıdan rakibinin aleyhine kullanabilecek olsa dahi hiçbir ortamda müfterileri payelendirmez! O sebeple resmi kurum ve belgelerden aldığımız yazılı ve şifahi bilgiler ışığında ve ayrıca yaşanan bazı resmi ve fiili gelişmelerin ardından bağışlar meselesine daha da fazla eğiliyoruz.
Bu noktada şu hususa dikkat çekmeyi ve uyarıyı yapmayı elzem buluyoruz: Kaçak yapılar ile mücadele, kentlerin daha yaşanabilir olmasını sağlamasının yanı sıra yurttaşların kanunlara ve devletin gücüne olan inancının artmasına da katkı sağlamaktadır.
Bir kentte, nüfus yoğunluğunun sıfıra yakın olduğu alanlarda kaçak yapıyı tespit edebilen bir kamu kurumunun; şehrin yıllık ortalamada muhtemelen en yoğun noktasındaki kaçak yapıyı tespit edememesi hadisesi açıkçası bizleri kuşkulandırmıştır. Bazı benzer başka örneklerin de var olması bizleri kuşkulandırmakla kalmamış aynı zamanda işkillendirmiştir de!
Konunun kararlılıkla takipçisi olmaya devam edeceğimizi ve gerekli gördüğümüzde resmi ve fiili mücadelemizi yapacağımızı halkımıza ve meclisimize tekraren hatırlatıyoruz.
Bağışlar meselesi konusunda meramımızı anlatabildiğimizi, uyarımızı yapabildiğimizi düşünüyor; bu konu hakkında diğer tüm görüşlerimizi de gerektiğinde açıklamak üzere saklı tuttuğumuzu bildiriyorum.
FAALİYET RAPORUNA RET KARARININ GEREKÇELERİ
Kararımızın gerekçelerini 4 madde ile özetlemek isterim:
“BUGÜNÜ KURTARAN DEĞİL, GELECEĞİ TASARLAYAN” BİR BELEDİYECİLİK ANLAYIŞINI KURUMSALLAŞTIRMALIYIZ...!
Mahalli idarelerin yapması gereken rutin ve zorunlu işler bir yana (çöp, park, yol); önceliğimiz “Geleceğin Silivri'sini“ kurmaktır... “Bugünü kurtaran değil, geleceği tasarlayan” bir belediyecilik anlayışını kurumsallaştırmalıyız... Fırsatlarımız var... (Denizi, tarihi, doğası, hizmet sektörleri) Genç nüfus, geniş tarım alanları, geliştirmeye müsait alternatif ulaşım imkanlarının varlığı, kültürel ve sosyal hayat anlamında cazibe merkezi olması, turizm potansiyeli, üniversite yerleri, kurumlar arası iyi ilişkiler... Kısacası ilçemizin bir hikâyesi var. Yöneticilerin de kenti iyi tanıması ve ona göre uygun projeler geliştirmesi gerekiyor...
“BAĞIŞLAR BİZİ İŞKİLLENDİRİYOR”
Bağışlar meselesi: Bağış yöntemine kesinlikle karşı değiliz ancak bazı gelişmeler bizleri endişelendirmekle kalmıyor işkillendiriyor.
“SEÇİM DÖNEMİNDE VERDİĞİNİZ VAATLERİNİZİN TAMAMLANMA ORANI OLDUKÇA DÜŞÜK”
Tasarruf yöntemlerinizi desteklemekle beraber; kurumumuzun ekonomik açıdan görece daha rahat olmasına karşın seçim döneminde verdiğiniz vaatlerinizin tamamlanma oranı oldukça düşük görünmekte. Bu durum ret kararımızı vermemizde baskın rol oynamıştır.
“SAYIN BAŞKANININ VİZYONERLİĞİ HUSUSUNDA KENDİSİNİ YETERLİ GÖREMİYORUZ”
Bizler faaliyet raporunu belediye başkanının şahsında sadeleştirdiğimizde, o belediye başkanının iki özelliği olup olmadığına ve o özelliklerini layıkıyla kullanıp kullanamadığına bakıyoruz: Birisi vizyonu, vizyoner zihin yapısı; diğeri iyi bir idareci olup olmadığı... Geride bıraktığımız 2 yıla baktığımızda Sayın Başkanının vizyonerliği hususunda kendisini yeterli göremiyoruz.
Gece gündüz demeden, büyük bir özveri ile emeklerini Silivri Halkı'na harcayan belediyemizdeki tüm mesai arkadaşlarımıza gönülden teşekkür ediyorum. Sağ olsunlar.
Sayın Başkan ve yönetiminin uyarı ve önerilerimizi değerlendireceklerini biliyor; bu düşüncelerle sizleri ve ekranlardan bizleri takip eden hemşehrilerimizi saygıyla selamlıyorum.”
Sevginar SALİ