Silivri'de son 30 yılda gerçekleşen tüm seçim süreçlerinde etkin bir rol oynayan Selami Değirmenci ile arkada bıraktığımız genel seçimler ve 2024 seçimlerini konuştuk. “CHP'nin delege seçimlerine bakıyor ve gülüyorum. Bugün çok net bir şekilde imzamı atarım ki asla Cumhuriyet Halk Partisi'nin Silivri'de yerel seçimlerde şansı yok. Çok net söylüyorum” diyen Değirmenci, gündemdeki siyasiler ve gelişmelere yönelik ses getirecek değerlendirmelerde bulundu.
2002 seçimlerinde üç dönem belediye başkanlığını yaptığı CHP ile yolları ayrılan Selami Değirmenci, sonraki süreçlerde partisinin ilçe başkanı da, milletvekili ve belediye başkan aday adayı oldu. CHP ile yıldızı, parti içi adalet arayışında bir türlü barışmayan Değirmenci, aktif siyasetten uzak durmaya çalışsa da tespitleri her dönem için önem arz etmeyi sürdürüyor.
“CUMHURBAŞKANI VE AK PARTİ IRK VE MEZHEP ÜZERİNDEN SİYASET YAPIYOR”
Sevginar SALİ: CHP açısından 14-28 Mayıs seçimlerinde istenilen neden olmadı? Sorun adayda mı, seçim stratejisinde miydi?
Selami DEĞİRMENCİ: Cumhurbaşkanlığı seçimlerinde,tabi doğal olarak adayla ilgili gerçekten bir problem vardı. Maalesef ülkenin büyük bir kesimi durumlara farklı bakıyor. Yani kötü aday olduğundan değil amaözellikle Cumhurbaşkanı ve AK Parti, ırk ve mezhep konusunu çok fazla işliyor. Onun üzerinden siyaset yapıyor, insanları birbirine düşürüyor ve düşman ediyor. Bu düşmanlık da sirayet etti.
“ALEVİ KÖKENLİ OLMASININ, ADAYLIĞINI ÇOK ETKİLEDİĞİNİ SANIYORUM”
Hiç kimse kusura bakmasın ama çok cahil bir halk olduk. Artık hiç çekinmeden söyleyebilirim bunu. Bunun sonucu olarak Kemal Kılıçdaroğlu'nun Alevi kökenli olmasının,adaylığını çok etkilediğini sanıyorum. Yani yoksa aday kalitesi olarak “bu aday kalitesizdir, olmamalıydı'' gibi bir söz asla söylemek mümkün değil.Şöyle bir baktığımızda kişisel olarak olması gereken aday, Cumhuriyet Halk Partisi içinde bence de Kemal Kılıçdaroğlu ama ırk ve mezhep ayrımını Sayın Cumhurbaşkanı'nın ve Ak Parti'nin kullanacağını açık bir şekilde beyan etmesi, ortaya dökmesi, bu sonucu zaten göstermişti.
Belki Meral Akşener de bu yüzden Kemal Kılıçdaroğlu'nun adaylığına karşı geldi. Bunun böyle olacağını görüyordu. Birçok kişi de görüyordu. Parti içinde de çok gören oldu.
“BU SEÇİMDE KILIÇDAROĞLU KAZANDI”
Ama ben hemen şunu da eklemek isterim ki aslında bu seçimde Kılıçdaroğlu kazandı. Bundan adım gibi eminim! Millet İttifakı, Cumhurbaşkanlığı seçimini kazandı ama vermediler.
“TAVRINI KOYMALIYIDI”
Onun kusuru da hiç kusura bakmasın, Kılıçdaroğlu'nundur. Bu mücadeleyi verecek olan kişi, ana muhalefet lideri ya da altılı masanın en büyük partisinin başındaki kişi olarak buna tavrını koymalıydı. Kılıçdaroğlu daha, anayasa oylamasında mühürsüz oy pusulalarının geçerli kabul edilmesinde,Türkiye'yi ayağa kaldırmadıysa,milletvekillerinin dokunulmazlığı alınırken, sessiz kalıp, hatta destek verdiğinde bu sonucun buraya geleceği çok net belliydi. O yüzden alınan seçimin, verilmemiş olmasından Kılıçdaroğlu'nu sorumlu tutuyorum.
“TAVİZ VERMEMİŞ OLMASI BU SONUCU GETİRDİ”
Sevginar SALİ: Kim aday olsaydı daha farklı bir sonuz olurdu? Aklınızda bir isim var mı?
Selami DEĞİRMENCİ: Ancak 10 puanın üzerinde bir fark atabilecek bir aday olsaydı seçimin seyrini değiştirebileceği söz konusu olabilirdi. Yoksa yine şimdiki gibiaslında 3-4 puanla kazanan herhangi bir aday olsaydı Ali, Veli, Ekrem İmamoğlu, Mansur Yavaş, Meral Akşener gibi, yine aynı şeyi yapacaklarına inanıyorum. Bu işte derin devletin işin içine girmiş olması, başta Kılıçdaroğlu'nun derin devlet ile yaptığı pazarlıklar, onlara taviz vermemiş olması bu sonucu getirdi.
“CHP ÖRGÜTLERLİ, SON 10 YILDA KILIÇDIROĞLU SAYESİNDE PASİFİZE EDİLDİ”
Sevginar SALİ: Örgüt ve teşkilatların çalışmasını nasıl değerlendiriyorsunuz? Aday dışında sahada onların ortaya koyduğu çalışma ve çaba yeterli miydi?
Selami DEĞİRMENCİ: Saha kısmında yeterli bir çalışma ortaya konmadığı bence bir gerçek amakonulsasonuç ne olurduonu bilmiyorum. Başta Cumhuriyet Halk Partisi örgütleri son 10 yılda Kemal Kılıçdaroğlu sayesinde gerçekten pasifize edildi. O örgütler zaten çok canlı olabilseydi, bu oyunları yapamazlardı. O örgütler, eski Cumhuriyet Halk Partisiörgütleri gibi olmuş olsaydı eğer Kılıçdaroğlu'nun genel başkanlığından önceki Cumhuriyet Halk Partisi örgütleri gibi olsaydı bu kadar rahat oyun yapmaları mümkün değildi. Yani parlamentoda o dönemde olanErcan Karakaş, Fikri Sağlar,ErkanAydın, Güven Gürkan gibi daha sayabileceğimiz bir sürü insan parlamentoyu ayağa kaldırıyordu. Şimdi hiçbir milletvekilinin, CHP Grup Başkanlığı'nın onayı dışında parlamentodaya da parlamento dışında görüş belirtme şansı yok.Pasifize edildiler. Zaten buna uygun milletvekili profili belirlendi.
“KILIÇDAROĞLU, SOL KESİMDE SANDIĞA GİDECEK ADAM BULAMAYACAK”
Kılıçdaroğlu'nun hazırladığı, kendisine biat edecek, kendi sözünden çıkmayacak, kişiliğini ortaya koymayacak insanlardan oluşan bir parlamentoyla olacak olan zaten bu.Alınmış seçimi de verirsiniz! Bundan sonra Kılıçdaroğlu, sol kesimde sandığa gidecek adam bulamayacak.
“İMAMOĞLU'NUN ADAY OLMASINI YANLIŞ BULUYORUM”
Sevginar SALİ: CHP'nin gündemi yoğun şekilde meşgul eden kurultay tartışmaları ışığında olabileceklere dair beklentiniz nedir? Kurultay sonucundan ne bekliyorsunuz?
Selami DEĞİRMENCİ: CHP'nin kurultay sonucundan hiçbir şey beklemiyorum! Bir kere Ekrem İmamoğlu'nun da aday olmasınıson derece yanlış buluyorum.Onu öncelikle söylemek isterim.
“KİM ÖN PLANA ÇIKMAYA KALKSA, SONRAKİ SEÇİMDE ASLA LİSTELERE GİREMEDİ”
Beklediğim şuydu, bu sonuçtan sonra Kılıçdaroğlu'nun “Tamam, arkadaşlar. Ben artık kenara çekiliyorum. Partinin de önünü açıyorum, buyursun isteyen aday olsun'' dediği anda şu anda deniyor ya “CHP'de aday yok, kim aday olacak?'' diye, en az 10 tane aday çıkardı. Kimse çıkamıyor ki, çıktığı anda bir daha politik hayatı bitiyor, ondan sonra bir daha siyaset yapma şansı yok. Kılıçdaroğlu olduğu müddetçe hepsini kesiyor. Bakın kim daha önce birazcık ön plana çıkmaya kalksa, ondan sonraki seçimde asla listelere giremedi.
“ “ADAY YOK!”HİKÂYESİ YALAN”
Dolayısıyla “zaten adam yok''hikayesi yalan. Cumhuriyet Halk Partisi'nde yerelde de çok değerli kadrolar var, genelde de çok değerli kadrolar varama çıkma şansları yok. Adam politika yapmak istiyor,Kılıçdaroğlu'na karşı “ben adayım'' dediği anda işi bitik.
“KILIÇDAROĞLU, KÜRT VE ALEVİ KURULTAY DELEGELERİ SAYESİNDE YERİNİ KORUYOR”
Zaten, seçilme şansı yok. Neden seçilme şansı yok? Kılıçdaroğlu maalesef Kürt ve Alevi, Kurultay delegeleri sayesinde orada yerini koruyor. Şöyle bir örnek vereyim, size Diyarbakır'da partinin, son seçimde biraz HDP'nin desteğinden dolayı arttırdı ama, normalde oyu1-1,5 civarında. Edirne, Kırklareli, Tekirdağ'a baktığınızda da ortalama %60-65'lerde oy alıyor. Cumhuriyet Halk Partisi, Edirne, Kırklareli, Tekirdağ kurultay delegesinin toplayın Diyarbakır kadar yapmıyor! Yani %65'i oy veren seçmenin kurultay delegesi Kılıçdaroğlu'na oy vermiyor ama %1 oy verenin, Hakkari'de, Şırnak'ta, Diyarbakır'da, Batman'da ki delegelerle partinin oyunun %1, %2 olduğu yerlerdeki delegasyonla,Kılıçdaroğlu orada kalabiliyor. Dolayısıyla Kılıçdaroğlu'nu yaşadığı müddetçe, nasıl Tayyip Bey'i göndermek mümkün değilse,CHP'nin başından göndermek mümkün olmayacak.
“CHP HIZLA ERİMEYE MAHKÛM”
Dolayısıyla Cumhuriyet Halk Partiside hızla erimeye mahkûm.Eğer Kılıçdaroğlu altılı masaya gösterdiği gayreti kendi parti örgütünü büyütmeye gösterseydi, yemin ediyorum bu sonuç çok daha ileri derecede olurdu ama öyle bir şey yok ki.
“İMAMOĞLU'NUN POLİTİKA HAYATI TEHLİKEDE”
Sevginar SALİ: Bu tespitlerinizden Ekrem İmamoğlu'nun siyasi hayatı ile 2024 İBB adaylığının tehlikede olduğunu çıkartabilir miyiz?
Selami DEĞİRMENCİ: Kesinlikle.Ekrem İmamoğlu'nun 2024'teki İBB adaylığı ve politika hayatı tehlikededir. Çıksa da seçilemez zaten artık. Muharrem İnce'nin yaptığını yapıyor. Bir kere bir ihanetin içine girdi.
“İL BAŞKANI YEREL SLEÇİMLERDE OLAĞANÜSTÜ PERFORMANS GÖSTERDİ”
Dün İl Başkanı için söylediği sözler ( “Erkek olsaydı onunla başka türlü konuşurdum” dediği iddiasını kast ediyor…) kabul edilir bir şey değil.Kendi içinde söyle, git kavga et, dövüş, ne yapıyorsan yap ama o insanlar senin oraya gelmende olağanüstü gayret gösterdiler. Bunu kabul edelim. İl Başkanı'nın yerel seçimlerde gösterdiği performans gerçekten olağanüstüydü. Kabul etmek lazım. Kurduğu ekipler çok farklıydı. TamamEkrem İmamoğlu'nun da ekipleri çok güzeldi ama özellikle HDP desteğinin ve daha sol partilerin CHP desteğini sağlanmasında, kabul edelim ki Canan Hanım'ın çok büyük katkısı vardı.Şimdi bu böyle bir laf söylenemez.İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanlığı'ndanGenel Başkanlığa aday oluyorsun ama hep kırarak, dökerek. Böyle hiç mümkün değil. Ben bundan sonra aday olsa da Ekrem İmamoğlu'nun artık tekrar seçilebileceği hiç inanmıyorum.
“YERELDE PARTİ MAALESEF O GÖREVE LAYIK OLMAYANLARIN ELİNDE”
Sevginar SALİ: CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu genel seçimler arifesinde bir helalleşme hareketi başlattı. O günden bugün delege seçimlerinin gerçekleştirildiği, yerel seçimlere hazırlıkların yapıldığı zamana kadar Silivri'de bununla ilgili hiçbir hareket ve gündem oluşmadı. Bu konuda sizin görüş ve beklentinizi merak ediyorum?
Selami DEĞİRMENCİ: Yerelde parti maalesef o göreve layık olmayanların elinde. Net bir şekilde söylüyorum. Bunu neye göre söylüyorum? Toplumda karşılığı olması lazım. O görevde olanların toplumsal karşılığınız yoksa o görevde bulunabilirsiniz, bir yere başkan olabilirsiniz ama asla lider olamazsınız!Lider olmak başka bir şey. Dolayısıyla hiçbir etkileri olmayan arkadaşlar, sadece üye sayılarını ellerinin altında tutarak,buna göre delege belirleyerek, o delegelerle ilçe seçimlerini sonuçlandırarakbaşardıklarını sanacaklar. Delege seçimlerine bakıyorum yine öyle yaptılar.
“CHP'NİN YEREL SEÇİMLERDE ŞANSI YOK”
Şu anda delege seçimlerine bakıyoruz, hakikaten gülünç buluyorum, gülüyorum.Bugün çok net bir şekilde imzamı atarım ki asla Cumhuriyet Halk Partisi'nin Silivri'de yerel seçimlerde şansı yok. Çok net söylüyorum.
“BANA DESTEK VERDİLER DİYE SİLİVRİ CHP'NİN BEYİN TAKIMINI İHRAC ETTİLER”
Partinin temel taşları vardır.Kendimi tamamen bunun dışında tutarak söylüyorum. Şimdi 42 tane insanı bana destek verdiler diye son yerel seçimde ihraç ettiler. Bu insanlar gerçekten Silivri'nin CHP'sinde beyin takımıydı. Birçok arkadaşlarımız her örgütsel eylemde, her harekette en başta olan, en fazla insanı hareketin içine katabilen isimlerdi.
“SEÇİMİ ALMAK İSTİYORSANIZ GİDİN O ADAMLARDAN ÖZÜR DİLEYİN DEDİM”
Onlara bu milletvekili seçiminde de söyledim. Eğer bu seçimi almak istiyorsanız ne olur gidin ve o adamlardan özür dileyin.Özür dileyin ve onları CHP'ye tekrar kazandırın. BakınCumhuriyet Halk Partisi'nin nasıl hareketlendiğini göreceksiniz. Yapmadılar.Bir gün onlarla pazarda karşılaştım. Yanında başka milletvekili adayı vardı. Bana ‘'Nasıl görüyorsun?''diye sordular “Böyle 11 alırsanız dua edin'' dedim. “Abi ne diyorsun sen'' dedi. Yani sizin bu yapınızla, böyle bir milletvekili listenizle, böyle örgüt yapınızla, bunu sağlamanız asla mümkün değil diye uyardım. Nitekim Silivri'de Özcan Bey'in başta koyulması sonra çıkarılarak,yerine Doruk Bey'in olması insanlara, “bize oy vermeyin'' demekti. Yani vermediler de ve 4.400 gibi bir oy çıktı. İşçi partisine verilen oyların yarısından fazlası Cumhuriyet Halk Partisi'ne gelseydiDoruk Bey şu anda milletvekiliydi.
“HATA ÜSTÜNE HATA YAPILDI”
Dolayısıylahep hata üstüne hata yapıldı. Bak yine yönetimden birkaç arkadaş benimle ilişkiye geçtiler. Benden tavsiye istediler. Aynı şeyi onlara da söyledim. Onlara “Gidin o ihraç ettiğiniz insanlardan özür dileyin. Onlar hata yapmadılar.Özcan'a oy vermeyerek hata yapmadılar. Gitmesi gerekiyordu çünkü son derece kirli bir belediyecilik sergiledi. O ve onun yanında yer alan Doruk yüzünden de Cumhuriyet Halk Partisi bu bölgede bir milletvekilinin kaybolmasına sebep oldu.
“DELEGE SEÇİMİNE MÜDAHALE ETMEYİN DEDİM”
Tavsiye isteyenlere ‘Hiçbir delege seçimine müdahale etmeyin. Koyun sandıkları kim çıkarsa kabul edin. Bu şu demek; bütün üyeler “Bana değer veriliyor, artık benim kararım önemli'' diyecek, hareketlenecek.Sandıklardan kim çıkarsahepimiz saygı duyacağız. Hiç kimse itiraz edemez çünkü özgür iradeyle seçilmiş.
“ÖRGÜTÜN İRADESİYLE BELİRLENMİŞ OLURSA ÖZCAN BEY BİLE OLSA ARKASINDA DURURUM”
Ve göreceksiniz bu hareket yerel seçimde burada başarıyı getirecek. Eğer almak istiyorsanız lütfen bunu yapın.' dedim. Ben şahsen öyle bir tavırda Özcan Bey bile aday olsa, örgütün iradesiyle belirlenmiş bir şekilde, sonuna kadar arkasında dururum.Ama gelip bana Melih'i, Bora'yı, Özcan'ı çıkartacak aman Allah'ım. Vizyonuna bakıyoruz zaten tutmuyor. Ayak oyunları ile aday olacak. Partiye üye olmasa da o kadar çok oy veren nitelikli genç tanıyorum ki. “BU İŞLERİ ÇOK İYİ YAPABİLECEK İYİ YETİŞEN GENÇLERİMİZ VAR”
Bu işleri çok iyi yapabilecek nitelikte insanlar, gençler var. Hani eğitim bu kadar seviyesiz bir hale geldi ama onun yanında iyi yetişen gençlerimiz de var. Sokmuyorsun ki.Partiye gelmeye kalksa, üye yapmıyorsun.
“ONLARA KARŞI OLABİLECEK İNSANLARI LİSTEDEN ÇIKARIYORLAR”
Yani bir örnek vereceğim size;İskender Oruç'u Gümüşyaka'dan partiye üye yaptılar, üyelik kaydı geldi.Şimdi delege seçimine giderken listede adı çıkmadı. Bu sadece bir örnek. Benzerleri temizleyerek delege listesi yapıyorlar.Yani olur ki, delege seçiminde onlara karşı olabilecek insanlar var ise listede onları çıkarmıyorlar. Delege seçimlerinde rahat olsunlar diye. E genel seçimde bu insanların oyuna ihtiyacınız yok mu? Ben böyle gülüp seyrediyorum.
“PARTİYİ ÜYELERE AÇMALILAR”
Sevginar SALİ: “Bu yapı ile CHP yerel seçimleri alamaz” diye çok kesin konuştunuz?
Selami DEĞİRMENCİ: Bu yapıyla alamaz diyorum.
Sevginar SALİ: Değişmesi mümkün mü yapının peki? Ne yaparlarsa seçimi kazanma şansları artar?
Selami DEĞİRMENCİ: Artık fırsatı büyük ölçüde kaçırdılar. Tekrar söylüyorum şu delege seçimlerinden başlayarak partiyi bir kere üyelere açacaklar. Kaliteli birçok insan var. Bunları partisine katılacaklar, sonra özgür iradeyle delege seçimi yaptıracaklar, müdahale etmeyecekler.Orada o İlçe kongresinde çıkan yönetime de herkes sahip çıkacak.
“ÖNSEÇİM İSTEDİK VE KAZANDIK”
Size bir şey hatırlatayım,1999 seçimlerine bakın.Cumhuriyet Halk Partisi'ninmilletvekili seçimlerinde barajının altında kaldığı benim de belediye başkan adayı olduğum… Baktık, parti çok kötüye gidiyor. Baykal, İstanbul'da ön seçim yapmama kararı aldı. O zaman ilçe başkanımız Necmi Şimşek ile Baykal'a gittik dedik ki “Biz Silivri'de ön seçim istiyoruz''. Dedi ki “Ya herkes ön seçim olmasın diye istiyor, siz niye istiyorsunuz?''. Dedim ki“ Partinin oyu gitti. Şimdi bana iyi bir liste yap derseniz ben size çok kaliteli bir liste yaparım meclis olarak ama bu görevde gözü olan birçok insanı ben yerel seçim çalışmalarında hareketlendirmek istiyorum.Ön seçimi yapalım. Belediye başkanlığına aday olan varsa çıksın.Seçime az kaldı, o insanları göreceksiniz yerel seçimlerde çok aktif halde tutacağız'' dedim. Aynen öyle oldu. Eğer o ön seçimi yapmasaydık 1999 seçimlerinde alma şansımız hiç yoktu.
“CHP'NİN GÜCÜYLE KAZANMADIK Kİ”
SevginarSALİ: “CHP kimi aday yapsa yapsın” kazanır söylemi “Yeter ki oylar bölünmesin” ön şartı ile dillendirilmeye devam ediliyor. Gerçeklik ve gerçekleşme durumu sizce ne? CHP'nin siyasi üstünlük, öncelik hali ne ölçüde etkisini koruyor?
Selami DEĞİRMENCİ: Hayır. CHP'nin %34 bir oyu var zaten. Şimdi zaten İYİParti ile olan ittifak da gitti. HDP de bundan sonra o eski desteği artık sağlamaz Cumhuriyet Halk Partisi'ne.Böyle bir üstünlük de yoktu zaten. 1994'te genelde parti 4.5 iken ben seçim kazandım. CHP'nin gücüyle kazanmadık ki. 99'da parti, barajın altında kaldı ben seçimi kazandım. Şimdi herkes buraya “CHP'ninkalesi'' diyor. CHP'nin kalesi ise il genel meclisine niye vermediler?Milletvekilliğinde niye vermediler? Milletvekilliğinde 1994 seçimlerinde CHP'nin oyu %4.5'ti,ben %21.5 ile seçildim.1999 seçimlerinde parti %8.5'ti, ben %29.5 ile seçildim.Nasıl partinin oyu?!
“IŞIKLAR, BELDELERİN KAPATILMASININ AVANTAJIYLA KAZANDI”
2009'da Özcan Işıklar beldelerin kapatılmasının avantajıyla kazandı. Kapatılan belde belediyeleri içinde bir tane CHP'li yoktu. Ama hepsinde CHP birinci çıktı. Neden?Oradaki halkın belediyesinin kapatılmış olmasından kaynaklanan nedenlerle CHP'ye oy verdi. Peki, öteki seçimde nasıl kazandı?Seçime 35 ay kala, 17-25 Aralık olayları patladı.
“İYİ PARTİ'NİN ADAYI BİZE ZARAR VERECEK AMA ÇOK ETKİLİ OLMAYACAK”
Sevginar SALİ: İYİ Parti'nin Silivri'de 2024 yerel seçimlere ne tür etkilerini öngörüyorsunuz?
Selami DEĞİRMENCİ: İYİ Parti'den yerel seçimlerde aday çıkar ise tabi ki bize, CHP'YE zarar verecektir ama kazanabilecek nitelikte bir aday değilse çok etkili olmayacak. Şöyle, bizim dönemden örnek vereyim; mesela MHP bizim dönemimizde %15 civarındaoy alıyordu ama yerel seçimlerde %4-5'i geçmiyordu. MHP'lilerin çok büyük bölümü, 3 seçimde de bana çok destek verdiler. Sonra da Özcan Bey'e destek verdiler. Hatırlarsanız kendi partisinden aday olmasına rağmen oraya oy vermediler. Dolayısıyla zaten İYİ Parti'nin çok büyük bir bölümü CHP'den gidenler, orada MHP'den de var ama esas yapısı, içinde gördüğüm arkadaşlara baktığımızda bence CHP ağırlıkta. Tabi ki 1000 oyun bile önemi var.
“VOLKAN BAŞKANIN ÇALIŞMALARINI BAŞARILI BULUYORUM”
Sevginar SALİ: Mevcut iktidar açısından durum ne? CHP nasıl bir rakiple karşı karşıya biraz da oraya bakalım mı?
Selami DEĞİRMENCİ: Bir kere açıkça söylemek gerekirse ben Volkan başkanın çalışmalarını başarılı buluyorum. Bunu söylemek zorundayım. Bu ona destek anlamına gelmez. Ortaya koyduğu projeler, belediye bütçesiyle yapılabilecek işler değil. Sağladığı üst düzey ilişkilerle bunları yapıyor. Gerek büyükşehirde hani Ekrem İmamoğlu ile çatışıyormuş gibi gözükse de iyi destekler aldığını görüyorum. Sonuçta işleri yapılıyor. Merkezi hükümetten şu son yaptığı E-5 üzerindeki çalışma belediye bütçesiyle, ömür boyu yapılamayacak olan bir proje. Normal şartlarda hükümet programına bile asla giremeyecek bir yatırım. Çünkü o kadar çok acil bir olay değil. Devletin o kadar çok bekleyen yatırımları varken tamamen ikili ilişkilerle bunları başarmış bir insan var. Şimdi Selimpaşa'da 650 yataklı bir hastanenin başlaması. Kültür ve Gençlik Merkezi'nin yapılması, belediyenin bütçesi bunlara yetmez.
“ÖNEMLİ OLAN BAĞIŞLARIN KAMU YARARINA KULLANILMIŞ OLMASI”
Sevginar SALİ: Silivri Belediyesinde yatırımların önemli bir bölümü de alınan bağışlar ile gerçekleştiriliyor bu hususta da muhalefetin iktidara yönelik eleştirisi söz konusu?
Selami DEĞİRMENCİ: Hangimiz bağış almadık? Önemli olan o bağışların kamu yararına kullanılmış olması. Şu da olabilirdi, bağışları çaktırmadan cebine de alabilirdi. Çok büyük bir bölümünü hiç kimse anlamazdı bile, cebine girerdi.
“ÖZCAN BEYİN DÖNEMİNDE BAĞIŞLAR BULGARİSTAN VE YUNANİSTAN KUMARHANELERİNDE HARCANDI”
Bunu Özcan Bey'de yaşamadık mı? Bağışlar Bulgaristan, Yunanistan kumarhanelerinde harcandı. Yatırıma hiç dönüşmedi.
Alınan bağış eğer kamu yararına kullanılıyorsa, bir de şu var tabi, iş karşılığında bağış alıyorsanız ve yasa dışı bir iş yapıyorsanız o da etik ve ahlaki değil. Öyle değilse belediye Ali'ye Veli'ye bir rant sağlıyorsa, ondan da payını alacak. Onu da kendi halkının lehine kullanacak. Zaten yasanın izin verdiği ölçüde bir bağış. Volkan Bey kendisine yöneltilen eleştirilere çok fazla yanıt vermiyor. Belki ondan dolayı ‘sükut ikrardan gelir' algısı oluşabilir. Hayır bağış alınabilir.
“ÖNCE KENDİ DÖNEMLERİNDEKİ BAĞIŞLARIN HESABINI VERSİNLER”
Bu bağış ile ilgili eleştirileri hele hele CHP'nin 15 yıldır meclisinde olan arkadaşların dile getirmesi bence çok anlamsız. Kendi dönemlerinde olan bağışları nereye gittiği çok açık. Önce onların bir hesabını vermeleri lazım. Bize o hesabı verecek olan sadece Özcan değil ki, Doruk ile Melih de onunla birlikteydi. Bora da onunla birlikteydi. O bağışları bir kere nereye gittiğini açıklasınlar. Sonra Volkan Bey'den hesap sorsunlar.
“VİZYONUNUZ GENİŞSE, PROJELER ÜRETEBİLİYORSANIZ BAŞARILI OLABİLİRSİNİZ”
Sevginar SALİ: Muhalefetin mecliste yeterli bir performans ortaya koymadığı eleştirileri hakkında ne düşünüyorsunuz? Bu CHP'nin başarısızlığı mı, iktidarın başarısı mı?
Selami DEĞİRMENCİ: İktidar istediği kadar başarılı olsun eğer sizin vizyonunuz genişse ondan daha ileri projeler üretebiliyorsanız, hayal bile olsa başarılı olabilirsiniz. Bir proje ortaya koyarsınız, “ya bunu hangi bütçeyle yapacaksınız?'' diyebilirler, “bulurum'' dersin. Mesela Volkan Yılmaz nasıl buluyor? Sende daha ileri derecede bir proje sunarsın, Silivri'nin geleceğiyle ilgili bir vizyon ortaya koyarsın, millet seni dinler.
“PROJELERİNİ BELİRLEMİŞ BİRİ VAR, ÖTEDE KAPALI KUTU VAR”
Biz ne dinliyoruz 4.5 yıldır? Melih mi aday olacak? Bora mı aday olacak? Ben de bakıyorum, mesela Melih'e neden destek vereyim? 14 yıldır mecliste olan bir adamın ne düşündüğünü ben bilmiyorum Silivri ile ilgili. Bir tane projesini bilmiyoruz. Bora dersen hepten yok. İyi çocuklar bunlar insanın yüzüne gülüyorlar, efendiler. Güzel ama ben oy kullanırken yerel seçimlerde bakacağım, genel seçimler gibi değil. Silivri'ye kim daha çok yararlı olacak? Burada projelerini ve vizyonunu ortaya koymuş, gelecekte de az çok yaptıklarından yapabilecekleri ortada olan bir Başkan var. Ötede de, kapalı kutu, hiçbir düşüncesi yok, Silivri ile ilgili hiçbir şeyi yok. Siz hiç duydunuz mu Bora ya da Melih'in Silivri ile ilgili ne düşündüğünü? Ara sıra Özcan Bey projelerinden falan bahsediyor yine her zamanki gibi. Ama adı en çok geçen iki arkadaştan hiçbir şey yok. O zaman insanlar neden destek verecek? Asla mümkün değil. “MHP'nin oyu %4 de CHP'nin ki %22 kazanamaz da…” Hiç alakası yok. CHP'nin oyu %4 iken ben %29 ile seçim kazandım.
Bora bana ikide bir haber yolluyor “Geleceğim abi desteğini isteyeceğim''diyorlar. Tamam iste, ben de sana destek vereyim de çık da ortaya bir vizyon koy. Ne için Belediye Başkanı aday oluyorsun, sen bu Silivri'ye nasıl bir hizmet vereceksin? Onu göster Silivri halkına insanlar da senin ardından gelsin.
“SİLİVRİ'Yİ ÇOK SEVİYORUM, VARIMI YOĞUMU HAYATIMI VERDİM”
Sevginar SALİ: Aktif bir siyasi göreviniz yok uzun bir süredir. Ama siyasi gündemi belirleme yeteneğinizden pek bir şey yitirmediniz bu süreçte. Son süreçlerdeki duruşunuzda politik güdünüzün Özcan Işıklar karşıtlığı üzerine fazlasıyla kurgulandığı izlenimi gerçeği ne kadar yansıtıyor? Özetle son süreçteki değerlendirmelerinizin temelinde yatan Silivri sevginiz mi, Işıklar karşıtlığınız mı?
Selami DEĞİRMENCİ: Siyasetle aslında 4 yıldır ilgilendiğim yok. Sadece ara sıra 1-2 kere siz geldiniz, sohbet ettik. 1-2 böyle Doruk Bulut konusunda Kaan'la söyleşi yaptık. Onun dışında benim demeçlerimle ön plana çıkma gayretim falan yok. Ben tamamen dışında kalıyorum. Ama ben Silivri'yi çok seviyorum, hayatımı verdim. Ben bu konuda Silivri için çocuğumuihmal ettim. Varımızı, yoğumuzu tükettik. Ben burada garsonluk yapıyorum15 yıllık Belediye Başkanı olarak.
“İDEALLERİM VARDI”
İdeallerim vardı. Temiz yönetim. Kamu malına zarar vermeyeceğiz, yetim hakkı yemeyeceğiz. Dürüst idarecilik yapacağız. Yaptığımıza da inanıyorum. Benden sonraki arkadaşların ahlaksız davranışları beni çıldırtıyor. Ben kendimi niye feda ettim o zaman?
“YÖNETİCİLERİN DESTEK VERMİŞ OLMASI ESAS BENİ ÇILDIRTIYOR”
O adamın yapmış olması ayrı bir olay ama onun onları yapmış olmasına destek veren genel merkez,yöneticilerin destek vermiş olması esas beni çıldırtıyor.
Benim Özcan düşmanlığım yok.Özcan değil benim derdim artık takıntım yok.Bu konuda da (biraz konunun dışına çıkacağız belik ama) Özcan bey milletvekili adayı olacağı zaman gittim, ona “Aday olma Özcan, zarar verirsin, kaybettireceksin” dedim. Bana “Arkadaşlar istiyor, olacağım'' dedi. Ona aday olmasını istemediğimi ve olursa onun karşısında olacağımı söyledim çünkü çok kötü bir yönetim sergiledi. Semih'ten randevu istedim, bizi buluşturdu orada söyledim; olma dedim. 2019 seçimlerinde elimde belge yokken onun bütün ayıplarını ortaya koydum. Ona ‘Şimdi elimizde belgeler de var. Seni sokağa çıkılmaz bir hale getiririm. Ona göre… Bunu yapmak istemiyorum. Seninle bir problemim yok.Sen iyi bir adam değilsin, çıkma sokaklara. Çünkü sen kötü yönettin. Bu Silivri halkının kaynaklarını gittin başka yerde yedin. Ben buna sessiz kalamam yaşadığım müddetçe' dedim. Bunlara karşılık “Yapacağım abi”, “Sen beni affedemez misin? Sana yaptıklarımdan dolayı vicdan azabı çekiyorum. Hele hastaneye bir geldin ziyaret ettin ya beni de iyice bitirdin'' dedi. “Bırak artık” dedi. ‘Bırakacağım sen aday olma, senle hiçbir zorum yok' dedim. ‘Dost da olur oturur konuşur da' dedim. “Olacağım” dedi. ‘Olursan ben sana hiç üzülmüyorum zaten de çoluk çocuğun sokağa çıkamayacak hale gelecek' dedim. Bir aydan fazla genel merkezi bombardımana tuttum. Doruk'u da onu da aday yapamazsınız diye. Yaparsanız çok kötü olacak diye. Sonra onu aldılar bu sefer Doruk'u koydular. Aynı takımın adamı.
“BEN SİLİVRİ'Yİ DÜŞÜNÜYORUM”
Sonuçta Özcan benim asla rakibim değil. Bora için de aynı şeyi söylüyorum o benim kardeşim ama hiçbir varlık koymuyor. Sen benden destek isteyeceksen 4 yıl önce geleceksin. Ben sana neler yapabileceğini anlatacağım. Ufkunu, senin vizyonunu açacağım. Yani, git çalış, oku, araştır, başarılı belediyeler o kadar çok ki Türkiye'de, dolaş, neler yaptıklarına bir bak. Bu yapılanlardan daha iyisini ortaya koymaya çalış. Sadece “CHP'nin burada oyu yüksek, bende CHP adayıyım, seçimi kazanırım'' demeyin. Vallahi de billahi de kazanamazlar. Bunlara hiçbir düşmanlığım yok. Melih'e de Bora'ya da. 15 yıl meclis üyeliği yapıp insan da hiçbir dönem Silivri ile ilgili tek bir söz meclis kürsüsünden söylememişse kusura bakmasınlar Silivri'ye hayatına vermiş bir insan olarak onlara destek olamam. Aynı partiden olmamhiç önemli değil. Ben Silivri'yi düşünüyorum.
Sevginar SALİ