CHP'nin dünkü basın toplantısına ilk tepki AK Parti'den geldi. “Daha yaşanabilir bir Silivri için çalışmalarımızı devam ettiriyoruz” diyen Bozoğlu, CHP'lileri eleştirirken Cumhur İttifakına sahip çıktı.
Mutlu Bozoğlu imzasıyla yapılan açıklama aynen şu şekilde: “Geçtiğimiz günlerde CHP İlçe Başkanı basın ile buluşmuş ve birtakım açıklamalar yapmıştır. Bunun üzerine tarafımıza söz hakkı hasıl olmuştur.
Evvela belirtmek isterim ki birkaç meclis üyesi ile yan yana oturup ezberlenmiş bazı cümleleri kameralara söyleyivermek çok kolay. “İBB tarafından şu yapıldı, bu yapıldı” şeklinde cümleler kurup hemen ardından ‘Reklam Yapmıyoruz' deniyor olması da cabası. Algı oyunlarından bahsedip araya reklamlarını sıkıştırıvermiş olmaları yüzümüzde tebessüm oluşturmadı değil.
Gelelim asıl konulara. Silivri Belediye Başkanı Volkan Yılmaz'ı ‘Proje Sahiplenici' olarak nitelendirilmiş olması ve bizleri de bu durumdan rahatsız görmeleri ne acı. Nitekim böyle düşünmelerini anlayabiliyoruz. Çünkü içinde bulundukları ‘millet İttifakı'nın anlaşmalara dayalı kurulmuş bir gruplaşma olduğunu apaçık bilmekteyiz. Her ne kadar bu durumu kabul etmeseler de kendi Genel Başkan Yardımcılarının daha birkaç gün evvel Kuzey Irak'ta Mesut Barzaniyi bizzat ziyarette bulunmuş olması bu durumun en büyük göstergelerinden biridir. Oysa Cumhur İttifakı milletin teveccühü ile oluşmuş; öyle diğerlerinin yaptığı gibi kapalı kapılar ardında masa başında geliştirilmemiştir.
Bu arada pankartçılık ile algı yönetiminden bahsetmişler. Zamanında Boğluca Deresi bölgesinde yapılan çalışmayı ve daha nicelerini kendileri pankartlarla sahiplendiklerini herhalde unutuvermişler. Öyle ki pankartçılıkta bir ileri seviyeye taşınmışlardı da ‘vatandaş'ın biri yine pankart ile cevap vermek durumunda kalmıştı. O yüzden bu konuyu Silivri Halkının teveccühüne bırakıyoruz. Bırakalım da algı oyunu yapılıp yapılmadığına onlar karar versin.
Sarı taksi konusuna gelince öncelikle teşekkür ediyoruz ki bizim de çalışmalar yaptığımızı, takipçi olduğumuzu söyleyivermiş. Yalnız beyfendiye önerimiz 5216 sayılı kanunda da belirtildiği üzere UKOME üyelerinin kimler olduğunu öğrenmesidir. Nitekim UKOME kararları her ne kadar Büyükşehir Belediye Başkanı onayı ile yürürlüğe giriyor olsa da kararı son noktaya UKOME üyelerinin oylamaları getirmektedir. Bu sebeple sanki tek imza ile Silivri'ye sarı taksiyi getirmişsiniz gibi davranmazsanız algı oyunu yapıyor gibi görünmeyeceğinizi belirtmek isteriz.
Genel siyaset noktasına geldiğimizde ise yangınlardan bahsetmişler. Tek bir video ile yangın döneminde hükümet tarafından yapılanların üzerini kapatmaya çalışmışlar. Sosyal devlet anlayışını bugüne dek Türkiye'de bu kadar iyi sürdürebilen bir hükümet neredeyse olmamıştır. IMF kapılarında yardım dilenen, bazı devletlerin başkanlarının önünde el pençe divan duran bir ülkeden; IMF'e borcu olmayan, kendi yaralarını kendi içinde saran ve hatta ülke dışındaki mazlumların imdadına koşan bir ülke haline gelmişiz fakat muhalefetimiz ancak yapılan icraatlerin üzerini örtmek için çabalıyor. İsterdik ki yapılan çalışmalara benzerleri ile cevap versinler; tabi kapalı kapılar ardında anlaşmalar yapıp CHP'nin arka bahçesini terörist yuvası haline getirenlerden bunu beklemek de şahsımız adına hata olur.
Biz biliyoruz ki CHP İlçe Başkanı hükümetimiz ve Silivri Belediyesinin ilçemizde yaptığı çalışmalardan haberdar olmasına rağmen muhalefetlik yapmaya çalışmak adına hepsini görmezden geliyor gibi davranmaktadır. Kendisine önerimiz sokağa çıkması ve yapılan çalışmalar hakkında evvela doğru bilgi toplayıp ardından yeni cümleler ezberleyip kameralar karşısına geçmesidir.
Sevgili Silivrililer, Bizler milletinin yoluna taş koyan değil; yoldan taşı kaldıran, devletinin ve milletinin feraseti, Güçlü ve Büyük Türkiye İdealine sahip olan Genel Başkanımız, Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan'ın yanında, önünde ve dahi arkasında bu vatan, bu topraklar ve halkımız için canımızı dişimize takıyoruz. Mazlum coğrafyanın sesi olabilmek, zalime karşı durmak için savaşıyor; daha yaşanabilir bir Silivri için çalışmalarımızı devam ettiriyoruz.”
