Başbakan'ın “Çılgın Projesi” konusunda çok yazıldı, çizildi... Özellikle yaygın basın, konunun üzerine her alanda düşerken, yerel basınımız yine her zamanki hatayı yaptı ve konuyu “yüzeysel” ve “alıntı” işledi... Oysa, yaygın basın, yerelden beslenir... Üstelik okuyucu açısından da, bu tip olaylarda, yerel basın, yaygın basından çok daha avantajlıdır. Yerel basının tek tek vatandaşa, sokaktaki Bakkal Ali Amca'nın ne düşündüğüne kadar inme imkanı varken, yaygın basın bunu yapsa yapsa 5-10 saniyelik ya da üç-beş kelimelik röportajlarla yapar...
Daha önce “iki yeni kent merkezi” konusunda da, benzer bir politikayı tüm yerel basın organları, ağız birliği etmişcesine izlemişti... Silivri'nin kimliğini baştan sonra değiştirecek projeler havada uçuşurken, siyasilerden, kanaat önderlerinden, beldelerin eski belediye başkanlarından, dernek başkanlarından, Silivrili mimarlardan, mühendislerden, şehir planlamacılarından, onların ne düşündüğünden, vatandaşın tepkisinden, ilgisinden kimse bahsetmedi. Okuduğumuz haberler, bir önceki gün yaygın basında ya da internet sitelerinde yer alan haberlerin, kopyala-yapıştır hallerinden başka bir şey değildi... En “detaylı” işleyeni, Silivri Belediye Başkanı Özcan Işıklar'ın açıklamasını ekledi habere, o kadar...
Oysa yerel basın, kendi gündemini oluşturmak kadar, ülkedeki gündemi “yerelleştirmekle” de mükelleftir...
Madem öyle, bu konuda eksik var, yaş olarak olmasa da bir çoğunun “meslek yaşı” olarak “ağabeyi” sayılacağımdan (Silivri'de halen görev yapan gazeteciler içerisinde, benim kadar eski ve tecrübeli olan ya bir kişi vardır, ya iki...) hele hele çoluk-çocuğun “babası” bile sayılabileceğimden, bu konudaki eksiği de biz giderelim...