Geçtiğimiz gün ilginç bir ikilem yaşadım…
Büyük Kılıçlı'da İstanbul Enerji AŞ yetkilileri Seymen Çöp Gazından Enerji Üretim Projesi hakkında bilgilendirme toplantısı düzenlediler.
Olayın ifade şekline baktığınızda ve bölgede yaşanan rahatsızlıktan yola çıkarak ‘iyi bir şey' olacağını düşünüyorsunuz… Öncesinde de bu gaz yakma tesisinin kurulmamasından kokunun çevreye salındığı ve çevre sakinlerini rahatsız ettiğini yaşananlar çerçevesinde konuşmuşluğumuz var…
“Seymen Çöp Gazından Enerji Üretim Projesi” faydalı bir şey gibi görünüyor…
Büyük Kılıçlı'ya girişte toplantının olacağı yere mesafeli konuşlanan bir otobüs jandarmayı fark edince ayarlarım bozuldu : )
Bilgi vermeye gelen yetkililer, tedirgin, halk çekmek zorunda kaldığı kötü kokudan sebep çok tepkili… Kimsenin kimseyi dinleyecek, anlayacak hali yok diye düşünürken işler zamanla rayına girdi…
Çöp istasyonundan kurtuluşumuz yok anladığım kadarıyla… Zararları ve etkilerini doğru yönetmek zorundayız…
Çöp depolama alanı kurulurken aslında Çöp Gazından Enerji Üretim Tesisi de faaliyete aynı anda geçmeliymiş ama bizde işler biliyorsunuz sonradan, sonraya yoluna giriyor…
Yetkililer çöp toplama ve imha konusunda nereden nereye geldiğimizi hatırlatınca ve de daha gidilecek ne kadar çok yolumuz ve kat etmemiz gereken gelişme olduğunu ifade edince; ‘Çöp gazından enerji üretim tesisi'ne de şükür diye geçirdim içimden…
İstanbul Enerji AŞ yetkililerinin ısrarla vurguladığı yapılacak tesisin birinci amacı elektrik üretmek değil; kokuyu ortadan kaldırmak… İstanbul'un 17 ton çöpünü getirenlerden iyi bir şey beklemek çok mümkün değil! Ama iyi şeylere inanmaya ihtiyacımız var… Kötülüğe karşı çıkışlarımız faydasız, iyi gibi görünen şeylere güvenmemiz imkânsız hale gelmiş…
Ne diyeyim ki!? İnşallah o berbat kokudan kurtulacağımız bir yatırım olur gerçekten…
YILMAZ, İYİCE ISINDI
6 Ay görev, bir afet yeni bir belediye başkanının göreve adaptasyonu için yeterli oluyor galiba : ) Ya da en azından Volkan Yılmaz'a yeterli geldi… Göreve başladığı günden bu yana attığı adımlar, karar ve eylemleri çerçevesinde sergilediği görev performansı, düğünü, cenazesi, festivali, afeti, muhalefete yönelik tutumu derken iyice alıştığını söylemek mümkün.
Hiç özgüven eksiklik emaresi göstermedi ama içinde zaman zaman bir takım küçük kıyametler kopmuştur : )
