“Cumhuriyet aziz milletimizin çektiği sıkıntıların mukaddes bir ödülüdür”
Silivri Ülkü Ocakları Başkanı Özgür Bedel, Cumhuriyetimizin 100. Yıldönümü vesilesi ile değerlendirmesini şu şekilde gerçekleştirdi: “Türkiye Cumhuriyeti köklü bir devlet geleneğinin 1923 yılında şekillenmesidir. Aradan geçen bir asır içinde çok çetin badireler atlatılmış olduğu bilinen bir gerçektir.
Yaşanan gerginlikler kaoslar gün be gün cumhuriyetimizin güçlenmesini sağlamaktan öteye gitmediğini görmekteyiz. Bu günlere kolay gelinmediğini Gazi Mustafa Kemal Paşa ve hatıralarına bakarsak çok net göreceğiz. “Efendiler yarın cumhuriyeti ilan edeceğiz” denilen geceye kadar fikri anlamda bir olgunlaşma yaşandığı gibi o güne kadar verilen mücadelelerin nihayetini mükemmellikle sonlandırma arzusundan doğmuştur Cumhuriyet.
İlanından ta ki bu güne kadar gerek askeri darbelerle, askeri muhtıralarla, içerden; içerdeki hainlerin fonlanmasıyla dışarıdan pek çok saldırıya maruz kalan cumhuriyetimiz her daim milletimizin fedakarlık ve ferasetiyle daha da güçlenerek bu günlere gelmiştir. Malumunuz 15 Temmuz 2016 günü dış kaynaklardan beslenen beyinleri satılmış bir takım aşağılığın saldırısına maruz kalan cumhuriyetimiz yüce milletimizin feraseti başta Sayın Büyüğümüz Devlet Bey ve Dönemin Cumhurbaşkanı Sayın Tayyip Bey‘in dik duruşu karşısında ciddi bir hezimete uğratılmıştır.
Dün Anayasamızın ilk dört maddesi tartışılırken bugün Türk ve Türkiye Yüzyılı vizyonuna bürünmüş bir sistem ile daha güçlü daha kendinden emin bir Türkiye inşa edilmiştir. Bölgesine ve dünyaya yön veren kuruluşunda Başbuğ Mustafa Kemal Paşa'nın hayali olan bir Türkiye olma yolunda çok büyük ve önemli adımlar atılmıştır.
Ülkü Ocakları olarak bakmış açımız her daim “Önce ülkem ve milletim” diyen Sayın Devlet Bahçeli büyüğümüzün bakış açısıdır. Milletimiz için her faydanın ülkemiz için her çıkarın önemli olduğu görüşündeyiz. Bu günlere kolay gelinmedi.
Bu topraklar bu vatan için çok değil daha yüz yıl önce verdiğimiz şehitler gelir gözümüzün önüne. Bu gün dünden daha iyi olsun diye en değerli olması gereken canlarını, canlarından aziz bildikleri bu millet ve bu devlet için seve seve feda edenler bu ülkeyi bu bayrağı bizim için daha aziz daha mukaddes kılmaktadır.
Özetle cumhuriyet tarih boyunca aziz milletimizin çektiği sıkıntıların mukaddes bir ödülüdür. Özellikle milli mücadele döneminde canlarını hiçe sayan tüm şehit ve gazilerimizi rahmetle milletle anıyorum. Bizler başta Sayın Genel Başkanımız Sayın Ahmet Yiğit Yıldırım Bey ve tüm Türk gençliği olarak Ülkü Ocakları her bir ferdi ile şehitlerimizin emanet olan bu mukaddes vatanı ve yönetim şekli ile bu mukaddes Türk Devletini şehitlerimizin emaneti bilip kanımızın son damlasına, gücümüzün son katresine kadar savunmayı vazife edinmiş bir düşüncenin savunucularıyız.
Allah başta bu ülkenin kuruluşunda kadını, erkeği, genci, yaşlısı hatta çocukluğunu yaşamak yerine ülkesini savunmayı kendine vazife edinen on beşlilerden, tüm ecdadımızdan razı olsun. Rahat uyuyabilirler. Emanetleri olan bu ülke, bu millet şeref ve namusumuzdur. Çiğnetmeyiz…
100.yılını kutlayacağımız Aziz Milletimizin Cumhuriyet Bayramı; Ulu Önder Gâzi Mustafa Kemal Atatürk'ün öncülüğünde, Türkiye Büyük Millet Meclisi'nin 29 Ekim 1923'te Cumhuriyet yönetimini ilân etmesi anısına, her yıl 29 Ekim günü kutlanan millî bir bayramımızdır...
Türkiye Cumhuriyeti; bağımsızlığına düşkün, onurlu yaşamaktan başka düşüncesi olmayan
Aziz Milletimizin eseridir... Aynı zamanda Millî Mücadelenin taçlanmış hâlidir... Cumhuriyetimizin harcı; Aziz Milletimizin ittifak ve irade hassasiyeti ile karılmıştır... Muhafaza ve müdafaası da yine bu duruş ve mücadele anlayışı ile sağlanacaktır...İnancımız budur...
Türkiye'nin düşüşünü, inişini, dağılış ve parçalanışını bekleyen, bu lânet emele hizmet eden kim varsa; hem Milletimizin varlığına kastetmek isteyen hem de Cumhuriyetin değerlerine hücum eden hainlerdir...Bu hain kadroların oyunlarına Milli Mücadelede gözünü kırpmadan şehadete koşan ecdadımız nasıl geçit vermediyse; milli mücadele ruhuna sadık, vatanın her köşesinin şehit kanlarıyla sulandığı bilincine sahip; Türkiye Cumhuriyeti'nin 57. Alayı Ülkü Ocakları tarafından da geçit verilmeyecek, gereken cevap en sert şekilde verilecektir...
Ülkü Ocakları; Türkiye Cumhuriyeti'nin bekâsını ve birliğini sonuna kadar koruyacaktır...Bundan, hiç kimsenin şüphesi ve endişesi olmamalıdır...”
