Ali Gülcü

Danışman

"Danışmandım" dedi çocuk!
Genelde bir şirkette yöneticiyken ayrıldıktan sonra karşılaştığımız büyüklerimiz de öyle söyler.
" Şimdi ne yapıyorsunuz?"
" Bir şirkete danışmanlık yapıyorum!"
Kem bakılıp nazar değeceği düşünülerek şirket ismi söylenmez!
Arkadaş arasında da öyle dillendirilir;
" Filanca beyi görüyor musun?"
"Geçenlerde karşılaştık hepinize selamı var."
" Ne yapıyormuş?"
" Bir şirkete danışmanlık."
" Hangi şirket?"
" Adı üzerinde, bir şirket işte!"
Dört şirkete kadar danışmanlık yapan büyüklerimiz oldu zamanında, insan; madem adam bu kadar önemliydi neden şutladılar diye düşünmüyor toy zamanlarında, e bize kahraman lazım, idol lazım, benzemek isteyeceğimiz birileri lazım ki koşalım sonrası goy goy;
" Ağbi adam bir ayrıldı kapış kapış oldu! Yakasından tutan mı istersin, paçasına yapışan mı, bilmem nerenin CEO'su aramış, kimseye söyleme dedi ama aramızda kalacağına inanarak anlatıyorum, ne istiyorsan tamam demiş, yurt dışında çalışmayı düşün- müyorum demiş bizimki, kestirip atmış..."
Şimdi karşımda oturan delikanlı "danışmandım" deyince gülümsedim tabi normal Benjamin Button'ı görür gibi oldum karşımda, seksen yaşında doğmuş yirmi dört yaşında danışmanlığı bırakmış!
Söylediği de şirket ciddi bir şirket.
Çaylar geldi, gazetelere baktım biraz, telefon görüşmeleri, internetten hava durumu, vatandaş beni meteorolojide çalışıyor zannediyor;
" Ali kar yağar mı?"
" Hafta sonu hava nasıl olacak?"
Çok sorulunca otomatikman görev ediniyorsun; "rüzgar doğu ve güneydoğudan 2 ila 4, batısı kuzey batıdan 2 ila 4, dalga; 1 ila 1,5 metre, görüş iyi, yağış anında orta sahi rahat olun fırtına beklenmiyor..."
"Şşşş birader neyi danışıyorlardı sana o şirkette?"
"Danışmada duruyordum ağbi ben, mesela biri geldi müdürle görüşecek, müsait mi diye telefonla arıyordum, gelsin derse..."

YORUM YAP