“Dar oligarşik kadro kırılmadan hizmet olanağı olmaz”

“Dar oligarşik kadro kırılmadan hizmet olanağı olmaz”

02.02.2018 10:07:33

İYİ Parti Silivri Kurucu Başkanı Avukat Ozan Ersaraç, teşkilat çalışmalarını değerlendirdi ve ilçemiz siyasetine ilişkin şu yorumda bulundu: “Silivri'nin en büyük sıkıntısı şu; belli başlı gruplar var ve bunlar her yerdeler. Yerleşmiş, kökleşmiş, değiştirilemeyen, her şeyi elinde tutan, dar oligarşik bir kadro söz konusu. Öncelikle bunun kırılması gerektiğini düşünüyorum. Bu dar oligarşik kadro kırılmadan Silivrili hemşerilerimize hizmet edebilmemiz çok olanaklı olmaz.”

3 Şubat 2018 Cumartesi günü ilk genel kurullarını gerçekleştirmeye hazırlanan İYİ Parti'nin teşkilatlanma süresini Kurucu İlçe Başkanı Ozan Ersaraç ile konuştuk.

“ÜYE KAMPANYALARI YAPIYORUZ”
Sevginar SALİ: İYİ Parti'nin Silivri'de kuruluş süreci tamamlandı teşkilatlanma çalışmaları nasıl gidiyor?
Ozan ERSARAÇ: Resmi olarak kuruluşumuzu 20 Aralık'ta İl Dernekler Müdürlüğünden yaptık. Alındı belgesini almamızla birlikte kuruluşumuzu gerçekleştirmiş olduk. İlçe Teşkilat binamızda yaklaşık 1 aylık tadilat süreci oldu. Bu Pazartesi ile bir haftayı tamamladık. Bu 1 aylık süreçte de boş durmadık. Yeni kurulan bir parti olduğumuz için yönetimi birbiriyle kaynaştırmaya çalıştık. Ondan sonra da yavaş yavaş bu halkayı genişletmeye başladık. Sıkışık bir takvim içerisinde kongre hazırlığına yönelik üye kayıtlarına başladık. Üye kayıt formlarımız geldi ve iki gün içerisinde yapabildiğimiz kadar üye ile kongre başvurumuzu yaptık. Şu anda yaklaşık 400 üyeye ulaştık. Günde ortalama 35 ile 50 arasında yeni üye kaydı geliyor. Yönetimdeki arkadaşlarımız yakın çevrelerinden getiriyorlar, yoldan geçerken buraya uğrayıp üye olmak isteyen insanlar da oluyor. Üyelik çalışmalarına hız verdik. Merkezi yerlerde, sahilde, çarşı meydanında, pazarda stantlar kuracağız. Genel Merkez'in 5 milyon, İstanbul İl Başkanlığının 1 milyon üye kampanyası var. O çerçevede agresif vaziyette bir üye kampanyası yürüteceğiz.

“SEÇİME GİRMEMİZİN ENGELLENMESİ İHTİMALİNE KARŞILIK HIZLI BİR KONGRE SÜRECİNE GİRDİK”
Sevginar SALİ: Baskın bir ilçe kongresi olduğu eleştirilerine ne diyeceksiniz?
Ozan ERSARAÇ: Bu İYİ Parti'yi seçime sokmama çabası olursa diye hemen hızlıca yapılan bir kongre süreci. Ne zaman kongre yapacağımıza İlçe olarak biz karar vermiyoruz. İstanbul'un bütün ilçelerinin 3-4 Şubat ve 10-11 Şubat'ta kongreleri bitecek. Aynı anda kongreye gidiliyor. Yanlış bilmiyorsam bugün itibariyle 73 il olması lazım neredeyse Türkiye'nin tamamında teşkilatlanmamızı bitirdik. Bunun haricinde 10 Aralık 2017'de Genel Merkez'imiz Kurucular Kurulu ile birlikte esasında ilk kongresini de yaptı.

“10 HAZİRAN 2018 TARİHİNDEN İTİBAREN YAPILACAK HER SEÇİME İYİ PARTİ GİREBİLİYOR”
YSK'nın yayınladığı listeler var, son zamanlarda “İYİ Parti seçimlere katılamıyor” tarzında biraz şayia oldu biliyorsunuz. Bugün itibariyle yapılacak bir seçime doğru İYİ Parti katılamaz. Neden? Seçim Kanununa göre gerekli yeterliliği sağladıktan sonra yani illerdeki teşkilatlanma artı olarak partinin büyük kurultayının yapılması şart. Bunları sağladıktan sonra yeni kurulan bir partinin seçime girebilmesi için 6 aylık bir bekleme süresi var. Biz bu 6 aylık bekleme süresini 10 Haziran 2018'de sağlamış oluyoruz. 10 Haziran 2018 tarihinden yapılacak her seçime İYİ Parti girebiliyor. Bundan önce seçim olursa ne olur? Genel Merkez'imizin alfabedeki harf sayısınca planı vardır. Onlardan birini uygulamaya alırlar, İYİ Parti seçime girer.

“TÜRKİYE'DE SON SENELERDE HUKUK ARTIK İYİCE RAFA KALDIRILDI”
Fakat şu anda biz olağan gidecek bir prosedürü konuşuyoruz. Bu kongreler niye sıkışık takvimde yapılıyor biraz ondan bahsedelim. Türkiye'de son senelerde hukuk artık iyice rafa kaldırıldı. Herhangi bir hukuk devletinin kaidesinin işlediği bir Türkiye yok maalesef. Bir şekilde bir yerden tutturmaya çalışırlar da “Siz daha ilçe ve il kongrelerini yapmadan direkt olarak Genel Merkez kongrenizi yapmışsınız, o sebeple seçime girme yeterliliğiniz yoktur” demesin, diyemesin diye bize iktidar sahipleri hızlıca ilçe ve il kongrelerimizi bitirip tekrar yine Genel Merkez'de bir kongre daha yapacağız. Yapılabilecek bir baskın, erken seçime hazırlıklı olmak maksadıyla sıkışık bir kongre takvimi izlendi. İllerde de bu böyle olacak. Hemen bitiminde de Genel Merkez kongresi yapılacak.

“BİRAZ İZOLE KALMIŞIM”
Sevginar SALİ: Kuruluş sürecinde Silivri'de sizi en çok zorlayan şey neydi?
Ozan ERSARAÇ: Özeleştiri yapayım; ben biraz izole kalmışım, bu kadar olduğunun farkında değildim. İş dolayısıyla herhâlde belli çevrelerle tanışıyormuşum. Esnaf ve bir kısım bürokrasi tanışıklığımız olan çevreler bunlarmış. Bunun haricinde insanlara kendimi tanıtmak zorunda kaldım. Tanıtırken zorlanmadım, kolayca tanıttım kendimi ama bunun için vakit harcamak gerekti. Şimdi tek tek geziyoruz, insanlara kendimizi tanıtmaya çalışıyoruz. En çok bunda zorlandık. Onun haricinde zorlandığımız bir konu olmadı.

“KÖYLERDE İLGİ MERKEZDEN DAHA FAZLA”
Sevginar SALİ: Üye kampanyası için statlar kuracağınızı söylediniz. Bununla ilgili köy ve mahallelere ulaşma noktasında özel herhangi bir üyelik çalışma planınız var mı?
Ozan ERSARAÇ: Mahallelerde teşkilatlanmaya başladık yavaş yavaş.

Sevginar SALİ: İlgi nasıl?
Ozan ERSARAÇ: Merkezde de yoğun bir ilgi var ama köylerdeki ilgi çok daha yüksek şu anda. İnsanlar merak ediyorlar. İlçe Teşkilat binamız hizmete girmeden köylere ziyarete gitmedik. İnsanlar “nereye gelelim?”, “ne zaman üye olabiliriz?” vs. dediklerinde bekleyin demek istemedik. O sebeple İlçe Teşkilat binamız açıldıktan sonra köy ziyaretleri yapmayı planladık. Kongrenin hemen bitiminde köy gezilerine başlayacağız. Başlangıçta oluşturduğumuz halkayı yavaş yavaş genişleterek köylerde de teşkilatlanacağız.

“İZLEDİĞİMİZ BİREBİR TEŞKİLATLANMA MODELİ”
Bizim teşkilatlanma modelimiz Birebir Teşkilatlanma Modeli olacak yani insanlara dokunarak teşkilatlanacağız. Mahalle Başkanı atayıp da ondan sonra o Mahalle Başkanının haricinde insanların muhatap bulamayacağı bir teşkilatlanma sistemi olmayacak. Kapımız hep açık. Devamlı da ayaklarına gideceğiz. Sadece seçim dönemlerinde veya kongre zamanları köy ziyareti yapmaktan bahsetmiyorum. Düzenli olarak köy ziyaretlerinde bulunacağız.

“DİĞER PARTİLERDEN AVANTAJIMIZ, LİDERİMİZİN ADINI TEMİZLEMEYE UĞRAŞMIYORUZ”
Sevginar SALİ: Bölgemizde Meral Akşener ismi birçok kapıyı kolayca açıyordur diye düşünüyorum?
Ozan ERSARAÇ: Meral Akşener'in ismi bizim için büyük kolaylık zaten. Kapıları çok rahat açıyoruz. Diğer siyasi partilerden bizim avantajımız biraz da bu, liderimizin adını temizlemeye uğraşmıyoruz. Genel Başkanımızın ismini söylediğimiz zaman zaten herkes çok pozitif bakıyor. Özellikle kadınlar. Yüzde yüzün oyuna talibiz ama yüzde yüz oy da tek bir yerde toplanmaz illa ki diğer partilere de oy gidecektir. Ama diğer partilere oy verenlerin hanımları, kızları, yeğenleri bence oylarını bizden yana kullanacaklardır diye düşünüyorum. Büyük sürpriz yapacak kadınlar.

“GENEL BAŞKANIMIZIN BÖLGEMİZE ÖZEL İLGİSİ VAR”
Sevginar SALİ: Meral Akşener, 3. Bölge'ye Genel Başkan olarak hiç gelmedi diye hatırlıyorum.
Ozan ERSARAÇ: Doğru, parti kurulduktan sonra gelmedi.
Sevginar SALİ: Var mı bir program?
Ozan ERSARAÇ: Meral hanımın programı çok yoğun. Pazar günü Güngören'de Afrin için “Sana Canını Verenden Kanını Esirgeme” başlığı ile bir kan bağışı kampanyası vardı. İstanbul'dan başlamak üzere bütün illerde organize olan Kızılay'la ortak yürüttüğümüz bir kan bağışı kampanyamız söz konusu. Meral hanım bunu Güngören'de Kale Center önünde başlattı. İstanbul'da ilçe bazında bir etkinlik için ilk orada bulundu. Genel Başkanımız şu anda devamlı İl Başkanlığı açılışı yapıyor ve bütün Türkiye'yi geziyor. İllerin açılışı bittikten sonra buraya gelecektir diye düşünüyorum. Buranın vekili olduğu için senelerce, İstanbul 3. Bölge'ye özel bir ilgisi var.

“HALK NEZDİNDE KIRMAMIZ GEREKEN YOĞUN BİR ÖNYARGI YOK”
Sevginar SALİ: En sık aldığınız olumlu ve olumsuz tepkiler neler? Silivri halkının İYİ Parti'ye yaklaşımını bize özetler misiniz?
Ozan ERSARAÇ: Kötü tepki görmüyoruz, en çok o mutlu ediyor. Göreve başladığımızdan beri “ben kesinlikle size oy vermem” diyenle karşılaşmadım. “Kesinlikle oy vereceğim” diyenler var ve “düşünebiliriz tabi ki”, “seviyoruz Meral hanımı” diyenler var... Halk nezdinde kırmamız gereken yoğun bir önyargı yok. Sempati var. Herkes kendinden bir şeyler bulabiliyor bizde. Zaten öyle bir yapıyız. Her siyasi görüşten arkadaşların bir araya geldiği bir yapımız var. O da halkta karşılık bulmuş gözüküyor. Ondan yana memnunuz.

“ÖNYARGILI, İÇERİKSİZ, NİTELİKSİZ, BOŞ ELEŞTİRİYE AÇIKÇASI KIRILIYORUM”
Üzüldüğümüz nokta da şu; gelip bizi görmeden, bizi hiç tanımadan, ne beni ne yönetimdeki arkadaşlarımızı tenzilatlar yapılıyor. Sanki biz gizli saklı iş yapıyormuşuz, kapalı devre bir sistem oluşturmuşuz gibi… Bizle alakalı öne sürülebilecek, takacak bir bahane bulamıyorlar. Bir tane kendini bilmez benle alakalı “FETÖ'cülerin avukatı” diye yazdı. Hukuki olarak tekzip ettim. Yazısını kaldırıp yayımlamak durumunda kaldı çünkü iftira attı. Geçen gün bir diğeri yok işte, “İlçe Merkezi'nde çocuklar gibi ellerini kaldırıp fotoğraflar çektirmekten, çilekli pasta yemekten başka bir şey yapmıyorlar” yazmış. Sinerji yaratan etkinlikler yapıyoruz. Doğum günümde yaptığımız toplantı sonunda arkadaşlar bir hoşluk yapmışlar, bir pasta kestiler. Ortada bahane edilebilecek hiçbir şey yok, bunlara takıyorlar. İlginç ilginç şeyler. Bu tip önyargılı, içeriksiz, niteliksiz, boş eleştiriye açıkçası kırılıyorum. İçi dolu bir şey olduğu zaman eleştirilmeyi ben de, yönetimdeki arkadaşlarım da isterler. Devamlı kendimizi geliştirmeye çalışıyoruz zaten. Yönetimdeki arkadaşlarımızın yüzde 70-80'i daha önce siyaset yapmamış kişiler. O sebeple kendilerini geliştirecek bir ortam da yaratmaya çalışıyorlar. Gerek tecrübeli arkadaşlara soruyorlar gerek kendileri araştırıyorlar. Mesela dün akşam yönetim kurulu toplantımız vardı. Çiçek hanım, yönetici arkadaşlarımızdan biri aynı zamanda işaret dili eğitmeni. Şu anda bir proje geliştiriyoruz. İşitme engellilere yönelik de partinin ana hedeflerini anlatacak bir video hazırlama düşüncesindeyiz. Yani üretmeye, bir şeyler yapmaya çabalıyoruz. Ama bu köksüz, mesnetsiz eleştiriler de canımızı sıkıyor, biraz şevkimizi kırıyor.

“MEVCUT PARTİLER AMAÇLARINDAN UZAKLAŞTI”
Sevginar SALİ: İnsanlar neden İYİ Parti'yi tercih etmeli?
Ozan ERSARAÇ: Mevcut siyasi partilerin amaçlarından uzaklaştığını gördük. İktidar partisi şu anda zaten yozlaşmayı, yolsuzluğu, imza attıkları son 15 yılda Türkiye'nin uçurumun kenarına gelmesini, devletin beka sorunu yaşamasını temsil ediyor. Görünürde muhalefet partileri içeriksiz kaldı. Milliyetçi Hareket Partisi Türk milliyetçiliğini temsil edemez hale geldi. “Milliyetçiliği ayaklarımın altına aldım” diyen bir insanla aynı noktada buluştular. Cumhuriyet Halk Partisi'ne bakıyoruz, Cumhuriyetin temel değerlerinden, Atatürk'ten ödün verir hale geldi. İnsanlar daha önce olmayan bir fikri öne sürdüğümüz için İYİ Parti'ye gelmiyorlar. Vatanseverlik, Atatürkçülük, Cumhuriyetin temel değerlerine saygılı olmak, herhangi bir terör örgütü ile bağlantılı olmamak bizim şiarımız. Bunun haricinde sağ-sol vs. bizde hiçbir ayrım yok. Merkez partiyiz diyoruz, saymış olduğum bu değerlere saygılı olan herkesi bünyemizde buluşturuyoruz. İnsanlar artık diğer siyasi partilerin bu fikirleri temsil etmediklerini gördü. O yüzden zaten akın akın İYİ Parti'ye geliyorlar.

“İLÇE SEÇİM KURULUNA HER GÜN KAÇ İSTİFA GELDİĞİNİ SORUN”
Silivri için söylüyorum, gidin İlçe Seçim Kurulu'na bütün partilerden her gün kaç istifa geldiğini sorun. İnsanları buna sevk edecek bir şey var olması lazım. İnsanlar eskiden mensubu olduğu partiler tarafından kendilerine ihanet edildiğini düşünüyorlar. Mevcut partiler istifa eden üyelerini suçlar haldeler. “Siz hainlik yaptınız, davanızı sattınız” diyorlar. İlk önce özeleştiri yapmaları gerekir.

“HİÇ KİMSEYİ ÖNCEKİ SİYASİ AİDİYETLERİYLE DEĞERLENDİRMİYORUZ”
İnsanlar neden İYİ Parti'ye geliyor dedik ya, biz İYİ Parti'de özgür vaziyette herkesin kendini ifade edebileceği bir ortam oluşturduk. Hiç kimseyi önceki siyasi aidiyetleriyle değerlendirmiyoruz. Genel Başkanımız, “Gelen kimse gömleğini çıkarmasın” diyor. Yani üzerinizdeki gömlek Cumhuriyetçi, Atatürkçü, Cumhuriyet Halk Partisi tabanlı bir gömlekse üzerinizde dursun, ülkücüyseniz çıkarmayın üzerinizde dursun. Hepimiz üstümüze ortak bir iş önlüğü giyiyoruz, kolları sıvıyoruz, Türkiye için çalışmaya başlıyoruz. Yaptığımız bu. İnsanlar bu yüzde İYİ Parti'ye geliyorlar. Diğer partiler tarafından değer görmeyen gençler geleceğe dair kaybettikleri umutlarını burada yeşertebileceklerini gördükleri için İYİ Parti'ye geliyorlar.

“KADIN KOLLARI SANKİ KADINLARIN OYALANMASI İÇİN OLUŞTURULMUŞ BİR YAPI GİBİ”
Sevginar SALİ: Biraz da teşkilatlanma yapısından söz edelim… Kadın Kolları olmayacak ya Gençlik Kolları?
Ozan ERSARAÇ: Kadın Kollarımız yok. Biz Kadın Kollarını cinsiyetçi ve ayrımcı bir yaklaşım olarak görüyoruz. Sanki onları oyalamak için oluşturulmuş bir şey gibi. Toplanıp aralarında gün yapsınlar, anca o rolü biçermiş gibi bir yapılanma Kadın Kolları. Benim geçmişten beri çok karşı olduğum bir yapılanmaydı zaten. Biz kadınlara ana kademede yer veriyoruz. Mesela İlçe Sekreterimiz Yeşim Selimoğlu hanım divan üyemiz bir kadın. Ana kademenin farklı noktalarında da ilçe olarak kadınlara görevler vereceğiz. Genel Başkanımız kadın, haricinde Başkanlık Divanı'nda da kadın arkadaşlarımız etkin rollerdeler.
Gençlik Kolları Genel Başkanımız atandı; Osman Ertürk Özel bey. Kendisi meslektaşım, avukattır. Hem de çok sevdiğim bir dostumdur. Tanışıklığımız eskiye dayanır. Yapılanmanın nasıl olacağıyla alakalı kendisiyle görüştüm. Gençlik Kollarıyla ilgili bir yönetmelik yayınlanacak. O yönetmelik çerçevesinde Gençlik Kolları Genel Merkezi İl Gençlik Kolu Başkanlarını belirleyecek. İl Gençlik Kolu Başkanları da ilçelere evvela atama yapacaklar. Atamalardan sonra Gençlik Kolları da kendi içerisinde kendi kongrelerini yapacaklar ve ilçe yönetimlerinden bağımsız bir yapı olarak gelişecek. Yönetmelik imza aşamasında diye biliyorum. Gençlik Kollarıyla ilgili durumlar da yakın zamanda hız kazanır.

“ŞİARIM HEP BÜTÜN MİLLETİ BİR ARAYA GETİREBİLMEK OLMUŞTUR”
Sevginar SALİ: Genç bir siyasetçi olarak örnek aldığınız isimler var mı?
Ozan ERSARAÇ: Gerek yerli gerek yabancı politikacılar var tabi. Öncelikle bir politikacıdan öte devlet adamı olarak birleştirici karakteriyle Gazi Mustafa Kemal Atatürk benim örnek aldığım bir insan. Hem teşkilatçı hem de fikir babam olması yönünden rahmetli Alparslan Türkeş, çok örnek aldığım bir isim. Keza Genel Başkanımız Sayın Meral Akşener, her kesimden insanı kucaklayabilmesi ile örnek aldığım bir isimdir. Ben çok idealistimdir. Her kesimi kucaklayıcı bir siyaset yapılmasını öngörürüm. Türk milliyetçisiyim. Ülkücü kökenden geliyorum. Şiarım hep bütün milleti bir araya getirebilmek olmuştur. Ayrım gözetmeden insanları bir araya getirme düşüncesi şimdiye kadar çok başarılamadı maalesef. İYİ Parti'nin yapısını ve insanlardan gelen olumlu tepkileri gördükten sonra bunun başarılabileceğine olan inancım çok yükseldi. Kendime birleştirici ve bütünleştirici liderleri örnek aldım hep. Öyle de hareket ettim. Bundan sonra da öyle hareket edeceğim. O hedefimizi de gerçekleştireceğiz diye düşünüyorum.

“TÜRKİYE'DEKİ EN BÜYÜK KARARTMAYI YAŞIYORUZ”
Sevginar SALİ: Parti kuruluşundan sonraki sürecin ardından bir durağanlık mı oldu?
Ozan ERSARAÇ: Herhalde Türkiye'deki en büyük karartmayı yaşıyoruz. Tarihte böyle bir karartma yoktur. Genel Başkanımız bir yere çıkarılıp konuşturulmuyor. Bir tane televizyon kanalında göremiyoruz. Mesela Afrin için başlatılan kan bağışı kampanyasını başka bir parti yapsa büyük haber olurdu. Ama bakıyorsunuz ana haber bülteninin bitimine yakın lütfen belki bir 1,5 dakikalık bir yayın yapabiliyor televizyon kanalları. Genel Başkanımız ve İl Başkanımız çeşitli televizyon kanallarını ziyaret ettiler ve görüşmeler yaptılar. Orada birebir, “Biz size yer vermek istiyoruz. Fakat çok büyük baskı var. Öyle şeyler yapın ki “yer vermek zorunda kaldık, yan, bunu da atlayamazdık” diyelim” demişler. Hadise bu. Bu karartmayı aşmaya çalışıyoruz.
Çok şükür Silivri'de çok fazla karartma yaşamıyoruz. Sağ olun sizler, bir iki tanesi hariç, olmak üzere diğer yerel basın mensubu arkadaşlar bize yer veriyorlar. Sesimizi duyurmamıza vesile oluyorsunuz, teşekkür ederim ama ülke genelinde ağır bir karartma yaşıyoruz. İlk Aşamadaki heyecan biraz durağanlaştı mı diye sordunuz. Yeni olan her şey heyecan yaratır. Bir mağaza tadilat aşamasındayken bir insanlar burası ne olacak acaba diye merak ederler. İlk aşamada partimizden yeni parti diye bahsedilirken büyük bir heyecan vardı. İnsanlar ne olduğunu görmek istiyorlardı. Diğer partiyi destekleyenlerde de, iktidar sahiplerinde de merak vardı. Belli şeyler ortaya çıktıktan sonra yüksek olan heyecanın biraz düşmesi normal. Çünkü insanlar meraklarına karşılık buldu. Halk nezdinde bir heyecan düşmesi yok. Özellikle Silivri özelinde hiç yok. Heyecan dalgası yükselerek gidiyor ve insanlar ‘biz de bir şeyler yapalım' noktasındalar. Esasında yüksek bir heyecan var, merak kayboldu diyebiliriz.

“BENİM İŞİMİ KOLAYLAŞTIRIYOR, BİRLİKTE ÇALIŞTIĞIM ARKADAŞLARA BAZEN SIKINTI VEREBİLİYOR”
Sevginar SALİ: Hukukçu olmak, siyaseti olmanızı kolaylaştırıyor mu, zorlaştırıyor mu?
Ozan ERSARAÇ: Bazı noktalarda kolaylaştırıyor, bazı yerlerde zorlaştırıyor. Kongre süreçleri hep evrak işleri olduğu için ben de o işlerle haşır neşir olduğumdan yabancılık çekmedim. Her hukukçu bunları bilmez ama ben hep siyaset içerisinde de Hukuk Komisyonlarında çalıştığım için bu tip şeylerle hep uğraşırdım zaten. O noktada kolaylaştırıyor. Benim işimi zorlaştırmıyor ama birlikte çalıştığımız arkadaşlarımın işini zorlaştırıyor didik didik her şeyi kontrol ediyorum. Öyle bir huyum var, meslek hastalığı. Bu birlikte çalıştığım arkadaşlara bazen sıkıntı verebiliyordur diye düşünüyorum.

“BU DAR OLİGARŞİK KADRO KIRILMADAN SİLİVRİLİ HEMŞERİLERİMİZE HİZMET EDEBİLMEMİZ ÇOK OLANAKLI OLMAZ”
Sevginar SALİ: Silivri siyasetini daha işlevsel ve topluma, kentimize yararlı kılacak eksikliği sizce ne?
Ozan ERSARAÇ: Ben çok kısa zamandır Silivri'de değilim. Yaklaşık 5,5 yıldır Silivri'de yaşıyorum. Ondan önce de bir ayağım hep buradaydı. Tanımak için yeterli bir zamandır sabit ikamet ediyorum. Silivri'nin en büyük sıkıntısı şu; belli başlı gruplar var ve bunlar her yerdeler. Yerleşmiş, kökleşmiş, değiştirilemeyen, her şeyi elinde tutan, dar oligarşik bir kadro söz konusu. Öncelikle bunun kırılması gerektiğini düşünüyorum. Bu dar oligarşik kadro kırılmadan Silivrili hemşerilerimize hizmet edebilmemiz çok olanaklı olmaz. Çünkü bu kadro her şeyi elinde tutmak istiyor. Benle alakalı bile “nereden çıktı bu çocuk”, “kimse bunu tanımıyor”, “kimlerdenmiş” deniliyor. “Kimlerdenmiş'in” açılımı ‘kimin adamı'. En önemlisi “kimlerdenmiş” sorusu ayrımcılık kokuyor. Bu ayrımcılık mensubiyet şuurundan dolayı değil, tamamen dar çevre oligarşisi. Bunun kırılması için biz herhâlde ilk adım olduk. O oligarşinin içerisinde olmayan insanların da bir yerlere gelebildiğini insanların görmesi lazım. Gördükçe cesaret bulacaklardır.

“ARTIK ELİMİZİ DEĞİL, KOMPLE GÖVDEMİZİ TAŞIN ALTINA  SOKMAMIZ GEREKİYORDU”
Sevginar SALİ: İYİ Parti Silivri İlçe Başkanlığına sizi ikna eden nedenler nelerdi?
Ozan ERSARAÇ: Daha önce de gelen çok teklif oldu. Ben bir siyasi yapıya dahil olsam bile farklı siyasi yapılardan da geldi, kabul etmedim. Silivri'ye yerleştikten sonra da teklifler aldım, onların da hiçbirini kabul etmedim. Biz 2019'da yapılacak seçimleri bir nevi köprüden önceki son çıkış gibi görüyoruz. 2019'da bu iş oldu oldu olmazsa Türkiye'yi çok daha sıkıntılı bir süreç bekliyor. Türkiye'yi normalleştirmemiz lazım. Bunun nasıl Türkiye için başarılması gerektiğini düşünüyorsak, Silivri için de aynısını düşünüyorum. Ve başaracağımıza da inandığım için öncelikle kabul ettim.
İkincisi de Genel Başkanımız Meral hanımın teveccühleridir tabi. Her zaman için bizi onurlandırıyorlar. Onun gayretlerine bir omuz da burada ben verebileyim, gözü arkada kalmasın düşüncesi de İlçe Başkanlığını kabul etmem de çok etkisi olmuştur. Zira İlçe Başkanlığı işlerinizden feragat etmeyi gerektiren, çok vakit alan bir iş. Ben şimdiye kadar hep il yönetimlerinde görev yaptım, ilçe yönetiminde dahi bulunmadım. Yine öyle bir şey bekliyor, öyle faydalı olabilirim diye düşünüyordum. Hukuk Komisyonları vs. gibi. Ama bu noktada artık elimizi değil, komple gövdemizi taşın altına sokmamız gerekti. Yapılması gerektiğini, yapılması gerekiyorsa en iyi de kendim yapabilirim diye düşündüğüm için buradayım.

“ÖNYARGILI OLMASINLAR, GELİP BİZİ GÖRSÜNLER”
Sevginar SALİ: 3 Şubat 2018 Cumartesi günü saat 10.00'da ilk ilçe kongreniz var; bununla ilgili mesajınız nedir?
Ozan ERSARAÇ: Partililerimizi demiyorum, bize sempati duyan, sempati duymuyorsa bile merak eden kim varsa Cumartesi kongremize bekleriz. Saat 10.00'dan itibaren başlayacak. Bize karşı önyargılı olmasınlar. Gelip görsünler. Hep bir arada olalım. Ufak da olsa kendi yerimizde, bayram havasında bir kongre geçirmeyi planlıyoruz. İnşallah öyle de olacaktır diyorum. Herkesi bekliyorum.

YORUM YAP