Hayat da garip, siyaset de… Aslında siyaset hayatın da kendisi.
"İlçe Başkanlığı ile ilgili Turan görevlendirilmişti. Demiral da bunun üzerine ‘bırakıyorum’ kararını açıkladı” diyorum "O İl’in ilçe başkanıydı” diyorlar. "Demiral’ın kalacağı başından belliydi. Turan’ın gelişi hakkındaki haberleriniz yanlıştı” diyenlerden bir ricam var, Demiral’a Hüseyin Turan’ı arayıp, tebrik edip etmediğini sorun lütfen. Zaten Demiral da Turan’ın İl tarafından görevlendirildiği durumu karşısında bırakma kararını yönetimde açıkladı.
Bundan çıkan sonuç hakkında sesli düşünelim;Turan, Genel Merkez engeline takıldı demek ki. Demiral da "Genel Merkez ve İl’in kararıyla devam etmem konusunda talimat geldi” diyor. Emir büyük yerden… E, gönül de bu işten yana… Uzun lafın kısası AK Parti Silivri’de Demiral ile yola devam edecek. Öncesinde ve sonrasında yapılanlar artık birer geçmiş zaman…
Demiral’ın devam edeceği kesinleşti de ‘nasıl’ mevzusu karışık. Demiral’ın oturduğu koltuk için girişilen rekabette ve öncesinde kendisine yöneltilen eleştirileri sessizce izlemesi bugünkü başarısının stratejisi olarak yorumlanıyor. Bence sadece olup bitene nasıl müdahale edeceğini kestiremediği için sessiz kalmayı eğledi. Fırtınalı denizde bir şimşek de kendisi çaksaydı batırırdı kaptanı olduğu gemiyi… Gereksiz bir yoğunluk ve yorgunluk yaratmadı… Rekabet boyutunu aşıp kavgaya dönüşen süreçten uzak durarak kendini temize çekti.
İlçe başkanı olmayı istemedi, Metin Karakaş’ın büyük siyasi planları doğrultusunda oldu…
Devam etmek istemedi Hüseyin Turan’dan sebep iş ona döndü…
Bazı şeyler kaderdir… Olur, ne yaparsanız yapın, ne söylerseniz söyleyin olur ve kendinizi içinde bulursunuz.
Ve nereye gitmek gerektiği gibi nerede durmak gerektiği konusunun da siyasette önemli olduğunu bir kez daha tecrübe ettik.
Şimdi yeni yönetim belirleme süreci var… Kimse AK Parti Demiral ile devam etme kararı aldı diye siyaseti bırakmayacak.
Demiral’ın seçilmiş bir ilçe başkanı olması için sadece partisi tarafından tek aday gösterilmesi yeterli olmayacak. Banazılı grubuna yönelik yaklaşımı Kaynarca ve Turan etkisinde ne kadar olduğunun bir bakıma ölçüsü olacak. Devam etmesinin doğru bir karar olduğu ile ilgili belli kesimi ikna etmesi zaten imkansız; bunlarla mücadelesi kongre öncesi gibi sonrasında da sürecek. Farklı cephelerde yeni savaşlara girişmemesinde şahsi istikbali açısından yarar var. İntikam çok tatlı, kızgınlığın etkisinde yapılanlar çok keyifli olabilir… Ama acısı sonradan çıkar!
Aralık’ta ilçe kongresi, Ocak’ta genel seçim startı…
Tüm bu gelişmeler ışığında Özcan Işıklar’ın ne kadar şanslı olduğu ile ilgili inancımın yenilendiğine…
Bir bayanın ilçe başkanlığı konumunu erkek egemen rakiplerine karşı koruduğu ile ilgili mutluluğumu… Cesaret dersi ile ilgili ilham alabilecek örneklerin çevremizde çoğalmasının sevincini de kaydedeyim…
HERŞEY DAHA GÜZEL OLSUN İNŞALLAH
Değinmek istediğim bir konu daha var oda farklı alanda yine bir kadın mücadelesi… Nagihan Aytaç Uyanık’ın işlettiği Keyf-i Mola… Piri Mehmet Paşa Camiinin hemen duvarı dibinde kahve ve çay satan bir yer. Bir kadın girişimcinin işletmesi. Mal Müdürlüğünün belediyeye boş olarak terk ettiği alanda sonraki süreçte ticari faaliyet yapılamayacağından doğan bir netice ile iş yeri mahkeme kararı gereği mühürlendi. Edindiğim bilgilere göre Silivri Belediyesinin iyi niyetle sunduğu fırsat yasalar gereği sonlandırılmak zorunda kaldı. Yeni bir yer gösterilerek oluşan sıkıntının giderilmesi için Nagihan Hanım ve belediye yetkililerin birlikte değerlendirmede bulunduklarını öğrendim. Konu olumlu bir şekilde neticelenecek muhtemelen. Her şeyin bir sebebi vardır muhakkak. Bundan sonra da daha güzel olacak inşallah özellikle Nagihan Hanım için… Bol şans...