31 Mart'la başlayan heyecan dolu serüven 23 Haziran akşamı olması gerektiği gibi sorunsuz bir şekilde sonuçlandı. 23 Haziran, belediye seçimlerinin ötesinde genel seçim havasında geçti. İstanbul'da ilk defa yüzde elli dört gibi yüksek oy oranı görüldü. 31 Mart sonuçlarına göre iki aday arasındaki on üç bin fark yedi yüz elli bin' e ulaştı.
Oylarını arttırması beklenen Ak Parti, mevcut oylarını korumak bir yana yaklaşık iki yüz elli bin oy kaybetti. CHP ise oylarını beş yüz bin arttırarak yüzde dokuz gibi önemli bir fark yakaladı. İlçe sonuçlarına baktığımızda başta Silivri olmak üzere birçok ilçede CHP oyları artış gösterdi. Ak Partinin Eyüp, Üsküdar, Fatih, Bayrampaşa gibi önemli kaleleri çöktü.
Seçim sonuçları gösterdi ki Millet ittifakı seçimi kazanmak için çok çalıştı. Cumhur İttifakı ise İstanbul'u kazanmak bir tarafa kaybetmek için her şeyi yaptı. Başta ekonomi 'de yaşanan sorunlar, başkanlık sistemi referandumuyla başlayan ittifak sistemi, seçmenin 31 Mart'ta benim verdiğim kararı yok hükmünde sayamazsınız çıkışı ve 31 Mart sonrası yapılan stratejik hatalar İstanbul'u kaybettirdi.
Seçime son bir hafta kala, Ak Parti'nin hizmet siyaseti yerine kimlik siyasetini tercih etmesi, Anadolu Ajansı tarafından PKK elebaşı Abdullah Öcalan'ın seçimlerle ilgili mektubunun yayınlanması, devlet kanalı TRT'de Osman Öcalan röportajı milliyetçi seçmeni Ak Parti'den uzaklaştırdı.
23 Haziran'ın asıl kazananı İstanbul seçmeni olmuştur. Prematüre olarak adlandırılan demokrasimiz artık kuvözden çıkarak gelişimini tamamlamıştır. Seçmen demokrasinin varlığını, sandığın gücünü tüm ülke kadar dünyaya da göstermiştir. Kaybeden Ak Parti kadar kazanan Ekrem İmamoğlu'na da iktidar gücünün ve kontrolün kendinde olduğunun işaretini vermiştir.
Bugün Tüm Türkiye için milat olsun. Geçmiş unutulsun çünkü kaybeden yok. Tüm İstanbul ve Türkiye kazandı. Zaman çalışma zamanı yeni başkanı ve icraatlarını takip zamanı. Zaman birlik içerisinde çok çalışarak Türkiye'yi hak ettiği yere taşıma zamanı...