Silivri Belediye Meclisi Pazartesi günü Kasım Ayı ilk oturumunu gerçekleştirdi. Rutin gündem, maddeler sular seller gibi geçti gitti. Başkan Özcan Işıklar, salona girer girmez epey toparlanmış izlenimi verdi. Derken; Saray Bosna'nın Starigrad şehri ile kardeş olmamız konusuna dayandı mevzu. Başkan başladı konuşmaya. Osmanlı mirasından girdi, Türklüğün yaşatılmasından çıktı. Saray Bosna ziyaretini eleştiri ile değerlendirenler varsa benim gibi yerin dibine girmiştir utancından. Başkan ziyaret nedeninin altını öyle kutsal ve anlamlı sözcük ve ifadelerle doldurdu ki; "Helal olsun Başkan bir daha git, yine git" diye tezahürat yapamadığım için eksik hissettim.
Valla dalga geçmiyorum. Ama başkan ikna kabiliyeti ile siyaset becerisini kullanarak bizleri, aksi düşünenleri oylum oylum oynatıyor. 180 derece çark ettiriyor.
Bu kadar mı? Değil konu geldi TAVAK'a üniversite için Gümüşyaka'dan yer kiralanmasına. Başkan konuşuyor, hepimiz hülyalı hayallere dalıyoruz. Gerçek mi bunlar? Mümkün mü? Bu kadar eleştirdik adamcağızı Fener'e iki, Gümüşyaka'ya iki'den geçtim yüzde ellisini yapsın, başka da Silivri'ye bir çivi çakmasa, ağzımızı açıp "Helal olsun" dan başka bir şey diyemeyiz.
Başbakan, Cumhurbaşkanı, Hükümet destekli göndermeler ile herkesi avuncunun içine aldı Işıklar.
Ya Başkan çok ilerisini görüyor, sizi bilemem ama ben sığlık içerisinde kıvranıyorum!
İnşallah, ikincisi doğru olur! Hiç gocunmam!
CHP saflarından yükselen eleştirilere rağmen, toplumun diğer kesimlerinde Işıklar'ın Başkanlığı ile ilgili ifade edilen olumlu izlenimleri duydukça şaşırıp kalıyorum. Nedeni nedir? CHP tabanı Işıklar'ın Silivri'ye yaptıklarından ziyade siyasi ve seçim nedenli verilen sözlerin yerine getirilmeyişiyle duygu, düşüncelerine yön veriyor. "Düne kadar ben de eleştiriyordum bana ne sözü verdi?" diye düşündüm kendi kendime. Bendeki 'rahatsızlık' başka. Beklenti yüksek, karşılığında yapılanlar tatmin etmeye yetmiyor. Beklenti biraz normla olsa yapılanlar yetecek de artacak bile demek ki! Ya da şu anda buna inanmak istiyorum.
Benim akıl hocalarımdan (mentor) birine göre "durumun" iyimiş Başkanım! Bunun üzerine ben de rahatsız olduğum konuları yeniden gözden geçirmeye karar verdim. Şimdi o meşhur gülümseme yüzüne yerleşmiştir, üslubuma bakıp da yanılma vallahi de billahi de dalga geçmiyorum. Zaten bu durumda bir başkası ile değil ancak kendimle dalga geçebilirim.
Yanılmadığımı öğrendiğim bir başka gözlemim; Işıklar'ın yalnızlığı. Kendi ayarında yerel yönetim birikimi, bilgi ve tecrübesi olan insan yok etrafında maalesef. "Ekibim, ekibim" diye ortalıkları inletiyordu, o ekibi kurmanın ne kadar zor olduğunu anlaması için yeterince zaman geçti anlaşılan. Ekip var gerçi de Işıklar'ın "Ekibim" diyerek sahipleneceği bir kadronun varlığı kuşkulu.
Aydın Üniversitesi'ne konuşmacı olarak katılımını anlattı Işıklar bir de son mecliste. Belediyeden konuyla ilgili bültende konunun ayrıntılarını merak edenleriniz takip etmiştir. Adil (Sirkecioğlu) Abi ile meclisi konuşuyoruz, "Sevginar senin bir köşe yazın vardı 'Dersimiz Silivri, Hocamız Işıklar' diye aklıma o geldi" dedi.
Benim aklımdan hiç çıkmıyor! Işıklar, konuşmaya başladı mı hep kendimi derste hissediyorum. O kadar da güzel konuşuyor ki, tıp diye kalıyorsunuz.
Valla Işıklar'dan mükemmel bir hoca olacağı fikri tamamıyla benimsiyorum. Ama Belediye Başkanlığı konusunda aynı tespiti yapmak için daha fazlasına ihtiyaç ve zaman var anlaşılan! Potansiyel var ama…
İnsanları takdir edip, övme özürlüsü olduğumdan kesin emin olmak üzereyim!
Beklenmeyen yerden olduğu için biraz sert gelmiş olabilir ama Ahmet Yücegök, siyasi kimliğine doğru şekilde büründü. Bunu belirtmeden geçemeyeceğim. Hem iktidar hem de muhalefet olunmadığı gerçeğini atlamışım, görmemi sağladığı için teşekkür ederim. Taze seçilmişlerin eleştiriye tahammülü yoktur, olgunlukla karşılayışı da takdir edilmesi gereken bir diğer yönü.
Anlaştığımızı düşünüyorum. Ben görüşlerimi o da gerekçelerini ortaya koydu. Silivri halkının merakını da gidermişsek ne mutlu bize!
AKP Grubu'nda dikkat çeken isim değerlendirmesi yaptım geçtiğimiz haftalar… CHP içinde gayreti, emeği, fedakarlığına dair duyumlar aldığım isim de Nazif Konuk. İtiraf ediyorum, dışardan bakıp da edindiğim izlenimler pek gerçekle örtüşmüyormuş onu fark ettim. Son derece ağır başlı, efendi ve saygılı bir tutum içerisinde.
CHP'nin neden meclis üyesi yapmaya karar verdiği 3-5 kişiye henüz bir anlam verebilmiş değilim işin doğrusu. Ama böyle cevherler çıkınca aradan "Vardır bi bildikleri"ye inanmak istiyorum.
"AKP'ninkileri hepsi mi çok anlamlı" derseniz, kamuflajı iyi yapıyorlar! Kabul ediyorum! Kandırılmak yerine acı da olsa samimiyeti tercih ederim yine de.
Bardağa hep boş tarafından mı bakıyorum? Dolu tarafından bakma konusunda gayret edeceğim söz!
