"Bireyi anlaması gereken politik grup iktidar değildir. İktidar, sahip olduğu gücü tüm araçlarıyla kullanırken bireyi anlamaktan öte, kendi varlığını kabul ettirmek için çalışır. Bireyi anlamaya çalışmak, iktidarın zorunlu olmadığı ancak ömrünü uzatan bir tavırdır. Bu siyasetin doğasında vardır. Gerçekte "bireyi” anlaması gereken, muhalefettir. Çünkü muhalefetin iktidara gidecek yolu, seçmen-birey karmaşık iç dünyası ve çok değişkenli taleplerinin doğasının anlaşılmasından geçer.”
***
Ne istediğiniz kadar bunu ‘hangi konumdayken’ talep ettiğinizin önemli olduğu gerçeğini kabul etmemiz gerekiyor. Seçim stratejilerini belirleyen siyasi parti ve adayları gelecek hedeflerine ulaşmak için çalışırken bugün içinde bulundukları koşulları öncelikli olarak, geçmişte yaptıkları ve söylediklerini de kapsam ile nitelikleri ölçüsünde dikkate almak zorunda.
İlk dönemini tamamlamak üzere olan Özcan Işıklar’ın ikinci dönem için destek toplaması ne kadar kolaysa, üç dönemin ardından Selami Değirmenci’nin yeniden seçilmek için seçmen katkısını talep etmesi o kadar zor...
Seçim kaybetmiş bir Hüseyin Turan’ın (oyunu arttırarak olması farklı değerlendirmelere yol açabilir ama sonucu değiştirmeye yetmiyor) omuzlarındaki ağırlık, o dönemin ikinci adamı olmasına rağmen Metin Karakaş’ta yok yok.
Geçtiğimiz günler sohbet ettiğimiz bölgemizin tanınmış hayırseverlerinden Nurullah Baldöktü, eğitim alanındaki hassasiyetinden yola çıkarak üniversitelerde belediyecilik alanının açılması gerektiğini belirtti. Üniversitesi henüz yok ama bir başkan adayının yerel yönetim tecrübesi mutlaka olmalı…
Meclis üyeliği bile yapmadan belediye başkan adaylığına aday olanları anlamakta yaşadığım zorluğu kendimi (halka hizmet etmek uğrunda kelle koltukta yola çıkanların heyecanını zedelememek adına) ne kadar zorlarsam zorlayayım aşmakta güçlük çekiyorum…
Bu işin bir okulu olsa ve onu bitirip bile gelse adaylar yine tecrübe kriterimden vazgeçmem.
Size de mutlaka olmuştur? Bir kişinin yaptığı işi kenardan izleyip ‘Aa ne kadar kolay bunu ben de yaparım’ dedikten sonra, ‘Aaaa hiç de görüldüğü gibi kolay değilmiş…’ tepkisinin kahramanı durumuna düştüğünüz anları hatırlayın…
Birçok aday adayımız var bir yerden elemeler olacak…
Ve de siyasilerimizin bayram programları… CHP’den Özcan Işıklar ve Selami Değirmenci, AK Parti’nin neredeyse tüm aday adayları sahadaydı… İletişim teknolojilerinin çok gelişmesi sizi yanıltmasın, dünyamızda belki birçok şey değişti ama ‘yüz yüze iletişim’in halen belirleyici ve en etkilisi olmayı sürdürüyor.
Seçmenin desteğini kazanmak adına akıl ve mantık yönünden yapabileceklerinizin yelpazesi son derece geniş ve de etkilidir muhakkak. Ama ‘duygular’ hani şu pek çoklarının gerçek manasına inmeden kolayca telaffuz ettiği ‘gönüllere girme’ meselesi daha önelikli… Her şeyin bittiği nokta budur! Çünkü " ‘Yeni birey’ duygu ve inancı, aklın önüne koyduğunu” adeta haykırıyor… ‘Yeni liderler’, ‘yeni bireylere’ ulaşmak için duygu (milliyetçiliğin çok önemli ağırlığı ve yükselişi söz konusu) ve inançlara hitap etmeli… Silivri örneğinde başarılı olanlara bir de bu gözle bakın… Işıklar’ın, ‘dindar’ ve ‘dinci’ ayrımı üzerinde duruşuyla, "Oyunu alamasam bile gönüllerini alırım” söylemlerini, "Ramazan Bayramı da bizim Zafer Bayramı da, 23 Nisan da bizim Şeker Bayramı da…” açıklamalarını hatırlayın…
BAŞSAĞLIĞI
Haberdar Gazetesi’nin imtiyaz sahibi Mehmet Mert’in babası Asker Mert dün kansere karşı verdiği hayat savaşını kaybetti. 82 yaşındaki Asker Mert’in cenazesi bugün (21/10/2013 Pazartesi) öğle namazına müteakiben Kumburgaz Merkez Camii’nde kılınacak cenaze namazının ardından Kumburgaz Mezarlığı’nda toprağa verilecek.
Hürhaber Gazetesi olarak Merhuma Allah’tan rahmet, ailesi ve tüm yakınlarına başsağlığı diliyoruz.
İyi haftalar...