Eee Her Şeyin Bir Başlangıcı Olduğu Gibi Sonu Da Var...

Çay doldurdum kendime, üzerine sigara yaktım... Yazıyı okur da Toroğlu takılır diye altını çizme ihtiyacı duyuyorum; evimdeyim Hocam!
Hislerimi dinliyorum...
Nötürüm yahu!
Ne üzüldüm ne de sevindim...
Yıllardır izlerim Maraton'u... Kendimi müdavim olarak tanımlayabilirim...
Erman Toroğlu'nu izlerken sinirden deliye döndüğüm, terliği ekrana fırlattığım da oldu... " Helal olsun adama" dediğim, ekran karşısında makaraları koy verip kahkahalar attığım da...
Köşe yazılarını sevmedim, takip de etmedim, etmiyorum da...

Şansal Büyüka sürekli ikinci plandaydı...
Toroğlu gündem yaratacak açıklamalar yapıyor, Büyüka sık sık " yapma hocam, etme hocam" diyordu...
Erman Hoca yine de söyleyeceğinden geri kalmıyor inandıklarını dillendiriyordu...

Düşündüklerini hesapsız kitapsız anlatan adamları sever, dünyanın en önemli olayını dinleseler dahi tepki vermeyen, yüzü değişmeyen adamlardan korkarım!

Profesyonel iş hayatının bana öğrettiği bir şey var; şirketler kimin başını yiyecekse, öncesinde;  en çok onu pohpohluyor!  

Durduk yere amiriniz, müdürünüz alışık olmadığınız zamanlarda telefon açıp hal hatır soruyor, "gel bu gece dağıtalım" deyip yemeğe çağıyorsa "bavulunuzu hazırlamaya başlayın" derim...

Erman Toroğlu'nun Maraton'dan ayrılması Digitürk için kayıp olarak görülebileceği gibi fırsat olarak da değerlendirilebilir...

Toroğlu muhakkak başka bir televizyon kanalı ile anlaşacak, izleyicisini de peşinden sürükleyecektir... Ahmet Çakar ve Erman Toroğlu'nun yan yana geldiğini düşünsenize!
Ortaya Hıncal Uluç... Haşmet de gelsin arada şiir okusun!

Tahminim bundan sonra derin insan Şansal Büyüka Maraton'a çıkmaz!
Çıkarsa ne diyecek Toroğlu'na?
" Kusura bakma birader bu işler böyle!"

Fırsat;  Maraton'un yeni ikilisinde...
Hakan Şükür, Rıdvan Dilmen benim favorilerim...