Ve AK Parti’nin de sır gibi sakladığı meclis üyesi listesi açıklandı. İlçe Başkanı Dilek Demiral’ın dediği kadar büyük bir sürpriz olmadı işin doğrusu. Başkan Adayı sürprizini geçen başka da bir gelişme olmaz bu vakitten sonra. CHP’nin de AK Parti’nin de listesinde, teşkilatlar tarafından tanınmasına rağmen, kamuoyunda çok bilinmeyen isimler olduğundan açıkçası tedbirli yaklaşıyorum. Ama insanların yorumlarını dikkate almamak çok mümkün değil… CHP’nin listesine, rakipler bile şapka çıkartırken, AK Parti’ninkine kendi üyeleri bile eleştirel yaklaşıyor. Aday beklentisi (sadece Karakaş değil Turan’ın çıkmasını bekleyen de geniş bir kesim vardı) karşılanmadıktan sonra bir de liste beklentisinde olumlu sonuç elde edemeyen kişilerin, oy bazında olmasa da çalışma sürecinde desteklerini esirgemeleri yeni sıkıntıların sebebi olabilir.
CHP’de bir bayanın liste başı olması, onun da siyasi kimliğinden ziyade farklı özellikler/niteliklere sahip olduğu konumda bulunması değişik bir etki yarattı (itirazı olanlara saygı duyuyorum ama ben Saadet Gencoğlu’nun vizyonuyla bulunduğu yere çok şey katacağına inanıyorum).
Diğer yandan AK Parti teşkilat vurgusunu Rıfat Kutlu’yla gerçekleştirdi; hem genç hem de teşkilat emektarı. "Karakaş’ın hakkı yendi, emekleri hiçe sayıldı…” muhabbetinden sonra Kutlu’nun liste başı oluşu teşkilat emektarlarının yüreğine su serpmiştir muhakkak.
CHP birinci sırada değil, ama devamında sıkı bir örgüt temsil noktası yakalıyor; eğilim yoklaması sağ olsun! AK Parti bölgesel dağılımda biraz tekrara düştüğünden (Selimpaşa-2, Değirmenköy-2, Rizeli-2 gibi), geniş kesimlere ulaşma açısından sıkıntı yaşayabilir.
Meclis kadrosunda yeni isimlerin temsili ve gençlere verilen sorumluluk heyecan ve merak uyandırıyor. Kuşkusuz hareket de katacak. AK Parti’nin eski başkanları kontenjanda değerlendirmesi doğru bir yaklaşım. Her ne kadar bedeli olsa da.
AK Parti’de Yalçın Yönet’in liste dışı kalması da sürpriz olarak değerlendirilebilir. Meclis dışından başkan yardımcılığı gibi bir takım sözlerin kendisine verildiği konuşuluyor ama seçimden önce ve seçimden sonra işler, koşullar çok büyük değişiklik arz edebiliyor.
Tamer Şişman’ın 2. Sırasına şapka çıkarmadan geçilir mi?! Ben tebrik ediyorum valla, bu adamdaki siyasi dehayı kabul etmemek çare değil. Değiştiremediğin şeyi kabul edeceksin! Bükemediğin eli öpeceksin de derler buna…
Tahir Sert’in adaylığı ile AK Parti’ye iktidar şansı veren bir kesim, meclis listesiyle bu şansın azaldığı görüş noktasına geldi. Nasıl bu kadar emin ve hızlı sonuca ulaştıklarını tartışmak niyetinde değilim; bir görüş olarak aklımın bir ucuna yazarım. Ama şu bir gerçek ki; Sert’in adaylık çalışması hiç de beklentileri karşılayacak düzeyde değil. Teşkilat ile bütünleşme ve onları harekete geçirme, iktidar heyecanı katma noktasında istenilen, beklenen düzeyde olduğunu söylemek imkansız. Tahir Sert’in seçimi kazanmak istediğini yaptıkları ve konuştuklarına bakınca söylemek çok zor. Işıklar’ın kazanma azmi ve kararlılığının rüzgarı bile esmiyor Sert’te… Siyaset heyecan ve iddia işi. Duymadığı heyecanı, taşımadığı iddiayı başkalarına geçirmek de zor her halde.
Işıklar ve Tuğlu’nun Silivri siyaset tecrübesine karşın Tahir Sert ve Dilek Demiral’ın bu konuyla bugüne kadar yeterince ve etkili ilgilenmemiş olmasının etkisi çok bariz.
Her iki aday ve ekibi için bundan sonraki süreç daha zorlu olacak. Liste beklentisi ile hoşgörü dozu bol tutulan yaklaşımlar, bundan sora daha acımasız bir şekle bürünecek.
Herkese kolay gelsin, iyi olan kazansın; Silivri için hayırlısı olsun! Silivri kazanırsa kimse kaybetmez…
